مَا يَفْتَحِ اللَّهُ لِلنَّاسِ مِن رَّحْمَةٍ فَلَا مُمْسِكَ لَهَا وَمَا يُمْسِكْ فَلَا مُرْسِلَ لَهُ مِن بَعْدِهِ وَهُوَ الْعَزِيزُ الْحَكِيمُ
Mâ yeftehillâhu lin nâsi min rahmetin fe lâ mumsike lehâ, ve mâ yumsik fe lâ mursile lehu min ba’dihî, ve huvel azîzul hakîm(hakîmu).
mâ | : şey, ne |
yeftehillâhu (yeftehi allâhu) | : Allah’ın açtığı |
li en nâsi | : insanlar için, insanlara |
min rahmetin | : rahmetten |
fe | : o zaman |
lâ | : yoktur |
mumsike | : tutacak olan, tutan kimse |
lehâ | : onu |
ve mâ | : ve şey, ne |
yumsik | : tutar |
fe | : o zaman |
lâ | : yoktur |
mursile | : gönderen, gönderecek olan |
lehu | : onu |
min ba’di-hi | : ondan sonra |
ve huve el azîzu | : ve o azîz, üstün ve güçlü |
el hakîmu | : hüküm ve hikmet sahibi |
Diyanet İşleri = Allah, insanlar için ne rahmet açarsa, artık onu tutacak (engelleyecek) yoktur. Neyi de tutarsa, bundan sonra onu gönderecek yoktur. O, mutlak güç sahibidir, hüküm ve hikmet sahibidir.
Abdulbaki Gölpınarlı = Allah'ın, kullarına rahmet ve ihsânına dâir lûtfedeceği şeye mâni olan bulunamaz ve eğer kısar da vermezse ondan başka gönderecek de olamaz ve odur üstün, hüküm ve hikmet sâhibi.
Abdullah Parlıyan = Allah'ın insanlar için açacağı rahmet kapısını, kimse kapatamaz ve O'nun kapattığını da, kimse açamaz. Çünkü O güçlüdür, O'nun gücüne hiçbir güç erişemez ve yaptığı herşeyi yerli yerince yapar.
Adem Uğur = Allah'ın insanlara açacağı herhangi bir rahmeti tutup hapseden olamaz. O'nun tuttuğunu O'ndan sonra salıverecek de yoktur. O, üstündür, hikmet sahibidir.
Ahmed Hulusi = Allâh, insanlara bir rahmet açacaksa, onu engelleyecek yoktur! O'ndan sonra, kapattığını da açığa çıkaracak yoktur! "HÛ"; Aziyz'dir, Hakiym'dir.
Ahmet Tekin = Allah’ın, insanların iyiliği, kurtuluşu için açmaya devam ettiği rahmet ve merhamet kapılarını, hayır, yağmur, rızık, vahiy, hidayet, dua, yardım, sağlık ve tevbe kapılarını kimse tutup, kapatamaz. Onun tutup engellediği rahmet ve merhamet kapılarını da, onun dışında, kimse açıp, rahmet ve merhamet yağdıramaz. Kudretli, hikmet sahibi ve hükümran olan O’dur.
Ahmet Varol = Allah'ın insanlara açtığı bir rahmeti tutacak yoktur. O'nun tuttuğunu da ondan sonra salacak yoktur. O güçlüdür, hakimdir.
Ali Bulaç = Allah, insanlar için rahmetinden her neyi açacak olsa, artık onu kısıp tutacak yoktur; her neyi kısar / tutarsa, artık onu da ondan sonra salıverecek yoktur. O, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.
Ali Fikri Yavuz = Allah’ın insanlara göndereceği herhangi bir rahmet ve nimeti engelleyip tutacak yoktur. Her neyi de tutarsa, onu da ondan sonra salacak yoktur. O, Azîz’dir= her şeye galibdir. Hakîm’dir= hükmünde hikmet sahibidir.
Ali Ünal = Eğer Allah insanlar için bir rahmet kapısı açmışsa, o rahmetin insanlara ulaşmasını engelleyecek hiçbir güç yoktur. Aynı şekilde, eğer rahmetinin kapısını kaparsa, bu defa artık o rahmeti gönderecek hiçbir güç de yoktur. O, Azîz (mutlak izzet ve ululuk sahibi, her işte üstün ve mutlak galip)tir; Hakîm (her hüküm ve icraatında pek çok hikmetler bulunan)dır.
Bayraktar Bayraklı = Allah'ın insanlara verdiği rahmeti önleyebilecek yoktur. O'nun önlediğini de ardından salıverecek yoktur. O çok güçlüdür; bilgedir.
Bekir Sadak = Allah'in insanlara verdigi rahmeti oneleyebilecek yoktur. O'nun onledigini de ardindan saliverecek yoktur. O, guclu'dur, Hakim'dir.
Celal Yıldırım = Allah insanlara rahmetinden neyi açarsa onu tutacak yoktur; neyi de tutar salıvermezse, onu ondan sonra salıverip gönderecek yoktur. O çok güçlüdür, çok üstündür; yegâne hikmet sahibidir.
Cemal Külünkoğlu = Allah'ın insanlar için açacağı rahmet kapısını kimse kapatamaz ve O'nun kapattığını da kimse açamaz. O, mutlak galiptir, tam hüküm ve hikmet sahibidir.
Diyanet İşleri (eski) = Allah'ın insanlara verdiği rahmeti önleyebilecek yoktur. O'nun önlediğini de ardından salıverecek yoktur. O, güçlü'dür, Hakim'dir.
Diyanet Vakfi = Allah'ın insanlara açacağı herhangi bir rahmeti tutup hapseden olamaz. O'nun tuttuğunu O'ndan sonra salıverecek de yoktur. O, üstündür, hikmet sahibidir.
Edip Yüksel = ALLAH'ın insanlara bağışladığı bir rahmeti engelleyebilecek yoktur. Onun alıkoyduğunu da O'ndan başka gönderebilecek yoktur. O Üstündür, Bilgedir.
Elmalılı Hamdi Yazır = Allah, insanlara rahmetinden her neyi açarsa onu tutacak, kısacak yoktur, her neyi de tutar kısarsa onu da ondan sonra salacak yoktur, öyle azîz, hakîm odur
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Allah, insanlara rahmetinden her neyi açarsa artık onu tutacak, kısacak kimse yoktur. Her neyi de tutar kısarsa onu da ondan sonra salacak yoktur. O, öyle güçlüdür, öyle hikmet sahibidir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Allah, insanlara rahmetinden neyi açarsa artık onu tutacak, kısacak olan yoktur. Her neyi de tutar kısarsa, onu da, ondan sonra salacak yoktur. O, çok güçlüdür, hüküm ve hikmet sahibidir.
Gültekin Onan = Tanrı, insanlar için rahmetinden her neyi açacak olsa, artık onu kısıp tutacak yoktur; her neyi kısar / tutarsa, artık onu da ondan sonra salıverecek yoktur. O, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.
Harun Yıldırım = Allah'ın insanlara açacağı herhangi bir rahmeti tutup hapseden olamaz. O'nun tuttuğunu O'ndan sonra salıverecek de yoktur. O, üstündür, hikmet sahibidir.
Hasan Basri Çantay = Allahın insanlara açacağı herhangi bir rahmeti tutacak (habsedecek hiçbir kuvvet) yokdur. Tutacağı şey'i de ondan sonra salıverecek yokdur. O, mutlak gaalib, hukûm ve hikmet saahibidir.
Hayrat Neşriyat = Allah’ın insanlara göndereceği herhangi bir rahmet ve nimeti engelleyip tutacak yoktur. Her neyi de tutarsa, onu da ondan sonra salacak yoktur. O, Azîz’dir= her şeye galibdir. Hakîm’dir= hükmünde hikmet sahibidir.
İbni Kesir = Allah'ın insanlar için açtığı rahmeti, tutacak yoktur. Tuttuğunu da O'ndan sonra gönderecek yoktur. Aziz, Hakim O'dur.
Kadri Çelik = Allah insanlar için rahmetinden her neyi açacak olsa, artık onu kısıp tutacak olan yoktur. Her neyi de kısar tutarsa, artık onu da ondan sonra salıverecek olan yoktur. O, üstün güç sahibi olandır, hikmet sahibidir.
Muhammed Esed = Allah'ın insanlar için açacağı rahmet kapısını kimse kapatamaz ve O'nun kapattığını da kimse açamaz; çünkü O, kudret ve hikmet sahibidir.
Mustafa İslamoğlu = Allah'ın insanlar için açacağı rahmet kapısını kimse kapatamaz; O kapattıktan sonra da onu kimse açamaz: zira O her işinde mükemmeldir, her hükmünde tam isabet kaydedendir.
Ömer Nasuhi Bilmen = Allah, nâsa rahmetten neyi açarsa, sonra onun için tutacak yoktur ve neyi tutarsa artık bundan sonra onu salıverecek yoktur. Ve azîz, hakîm olan O'dur.
Ömer Öngüt = Allah'ın insanlar için açacağı herhangi bir rahmeti tutacak yoktur. O'nun tuttuğunu O'ndan sonra salıverecek de yoktur. O Azîz'dir, hikmet sahibidir.
Şaban Piriş = Allah’ın insanlar için rahmetinden açtığı şeyi artık tutan olamaz. Tuttuğu şeyi de, O’ndan sonra gönderen olamaz güçlü ve hakim O’dur.
Sadık Türkmen = Insanlar için Allah’ın açtığı bir rahmeti tutan olamaz. O’nun tuttuğunu da O’ndan sonra açıp salacak yoktur. Üstün ve güçlü olandır, doğru hüküm/karar verendir.
Seyyid Kutub = Allah'ın insanlara açtığı bir rahmeti hiç kimse alıkoyamaz. O'nun alıkoyduğunu da O'nun dışında hiç kimse salamaz. O üstün iradelidir ve her işi yerinde yapar.
Suat Yıldırım = Allah’ın insanlara göndereceği herhangi bir nimeti engelleyip tutacak güç bulunmaz. Onun vermediğini ise gönderecek kuvvet yoktur. O, öyle azîz ve hakîmdir (mutlak galiptir, tam hüküm ve hikmet sahibidir).
Süleyman Ateş = Allâh, insanlara bir rahmet açtı mı onu tutan olamaz, O'nun tuttuğunu da O'ndan sonra salacak yoktur. O, üstündür, hüküm ve hikmet sâhibidir.
Tefhim-ul Kuran = Allah, insanlar için rahmetinden her neyi açacak olsa, artık onu kısıp tutacak olan yoktur; her neyi de kısar / tutarsa, artık onu da ondan sonra salıverecek olan yoktur. O, üstün ve güçlü olandır, hüküm ve hikmet sahibidir.
Ümit Şimşek = Allah insanlar için bir rahmet nasip ettiğinde onu alıkoyacak kimse yoktur. Onun alıkoyduğu şeyi de Ondan başka gönderecek kimse olmaz. Onun kudreti herşeye üstündür, her işi de hikmet iledir.
Yaşar Nuri Öztürk = Allah'ın insanlar için açıp yaydığı rahmeti hiç kimse tutup kısamaz. Onun tutup kıstığını ise O'ndan sonra salıp açacak yoktur. Azîz'dir O, Hakîm'dir.
İskender Ali Mihr = Allah, rahmetinden insanlar için ne açarsa (genişletirse), o taktirde onu tutacak yoktur. Ve neyi tutarsa, artık O’ndan sonra onu gönderecek (serbest bırakacak) da yoktur. Ve O; Azîz’dir (üstün, yüce), Hakîm’dir (hüküm ve hikmet sahibi).
İlyas Yorulmaz = Allah, insanlar için rahmetinden ne kadarını açarsa, O’nun rahmetini engelleyecek kimse yoktur. Eğer rahmetini tutmayı dilerse, rahmetini kendisinden başka insanlara ulaştıracak da yoktur. O çok güçlü olan ve her şeyin hükmünü verendir.