وَاتَّبِعْ مَا يُوحَى إِلَيْكَ مِن رَّبِّكَ إِنَّ اللَّهَ كَانَ بِمَا تَعْمَلُونَ خَبِيرًا
Vettebi’ mâ yûhâ ileyke min rabbike, innallâhe kâne bimâ ta’melûne habîrâ(habîran).
vettebi’ | : ve tâbî ol |
mâ | : şeye |
yûhâ | : vahyedilir |
ileyke | : sana |
min rabbi-ke | : senin Rabbinden |
inne allâhe | : muhakkak ki Allah |
kâne | : oldu, dır |
bi mâ | : şeyleri |
ta’melûne | : siz yapıyorsunuz |
habîren | : haberdar |
Diyanet İşleri = Rabbinden sana vahyolunana uy. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve Rabbinden ne vahyedildiyse ona uy; şüphe yok ki Allah, ne yapıyorsanız hepsinden de haberdardır.
Abdullah Parlıyan = Rabbinden sana vahyedilmiş olana uy. Şüphesiz ki Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
Adem Uğur = Rabbinden sana vahyedilene uy. Şüphesiz Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
Ahmed Hulusi = Rabbinden sana vahyolunana tâbi ol. . . Muhakkak ki Allâh, yaptıklarınızı (yaratan olarak) Habiyr'dir.
Ahmet Tekin = Rabbinden sana vahyedilene, Kurân’a uy, Kur’ân’ı uygula. Allah işlediğiniz gizli-açık bütün amellerden haberdardır.
Ahmet Varol = Sana Rabbinden vahyedilene uy. Şüphesiz Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Ali Bulaç = Sana Rabbinden vahyedilene uy. Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdârdır.
Ali Fikri Yavuz = Rabbinden sana ne vahy olunuyorsa ona uy. Muhakkak ki Allah bütün yaptıklarınızdan haberdar bulunuyor.
Ali Ünal = Sen, yalnızca Rabbinden sana vahyedilene uy. Muhakkak ki Allah, her yaptığınızdan hakkıyla haberdardır.
Bayraktar Bayraklı = Rabbinden sana vahyolunana uy! Şüphesiz ki Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.
Bekir Sadak = Sana Rabbinden vahyolunana uy; suphesiz Allah, yaptiklarinizdan haberdardir.
Celal Yıldırım = Rabbından sana vahyolunana uy! Şüphesiz ki Allah, yaptıklarınızdan haberlidir.
Cemal Külünkoğlu = Rabbinden sana vahyolunana uy! Şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.
Diyanet İşleri (eski) = Sana Rabbinden vahyolunana uy; şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.
Diyanet Vakfi = Rabbinden sana vahyedilene uy. Şüphesiz Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
Edip Yüksel = Rabbinden sana vahyedilene uy. ALLAH yaptığınız her şeyden haber almaktadır.
Elmalılı Hamdi Yazır = Ve rabbından sana ne vahyolunuyorsa onun ardınca git, muhakkak ki Allah ne yaparsanız habîr bulunuyor
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Rabbinden sana ne vahyolunuyorsa onun ardınca git, muhakkak ki, Allah ne yapıyorsanız haberdardır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Rabbinden sana ne vahyediliyorsa onun ardınca git. Muhakkak ki Allah ne yaparsanız haberdardır.
Gültekin Onan = Sana rabbinden vahyedilene uy. Şüphesiz Tanrı, yaptıklarınızdan haberdardır.
Harun Yıldırım = Rabbinden sana vahyedilene uy. Şüphesiz Allah, bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
Hasan Basri Çantay = Sana Rabbinden ne vahy olunuyorsa ona uy. Muhakkak ki Allah ne yaparsanız hakkıyle haberdârdır.
Hayrat Neşriyat = Ve Rabbinden sana vahyedilene tâbi' ol! Şübhesiz ki Allah, ne yaparsanız hakkıyla haberdardır.
İbni Kesir = Rabbından sana vahyolunana uy. Muhakkak ki Allah; yaptıklarınızdan haberdar olandır.
Kadri Çelik = Ve sana Rabbinden vahyedilene uy. Şüphesiz Allah, yapmakta olduklarınızdan en iyi biçimde haberdar olandır.
Muhammed Esed = (Yalnız) Rabbinden sana vahiy yoluyla gelene uy, çünkü (ey insanlar,) Allah yaptığınız her şeyden tam haberdardır.
Mustafa İslamoğlu = (Sadece) Rabbinden sana bildirilene uy: Çünkü Allah yaptığınız her bir şeyden haberdardır.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve sana Rabbinden vahyolunana tâbi ol! Muhakkak ki Allah ne yapar olduğunuzdan haberdardır.
Ömer Öngüt = Rabbinden sana vahyedilene uy! Şüphesiz ki Allah bütün yaptıklarınızdan haberdardır.
Şaban Piriş = Rabbinden sana vahyolunana uy! Çünkü Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.
Sadık Türkmen = Rabbinden sana vahyolunana tabi ol. Şüphesiz Allah yaptıklarınızdan hakkıyla haberdardır.
Seyyid Kutub = Sana Rabbin tarafından vahyedilen kitaba uy; şüphesiz Allah, yaptıklarınızdan haberdardır.
Suat Yıldırım = Rabbinden sana vahyolunan buyruklara uy! Allah ne yapıyorsanız onların hepsinden haberdardır.
Süleyman Ateş = Rabbinden sana vahyedilene uy; muhakkak ki Allâh yaptıklarınızı haber almaktadır.
Tefhim-ul Kuran = Ve sana Rabbinden vahyedilene uy. Şüphesiz Allah, yapmakta olduklarınızı haber alandır.
Ümit Şimşek = Rabbinden sana vahyedilene uy. Şüphesiz ki Allah yaptıklarınızdan haberdardır.
Yaşar Nuri Öztürk = Rabbinden sana vahyedilene uy! Allah, yapmakta olduklarınızdan en iyi biçimde haberdardır.
İskender Ali Mihr = Ve sana Rabbinden vahyedilene tâbî ol. Muhakkak ki Allah, yaptığınız şeylerden haberdardır.
İlyas Yorulmaz = Rabbinden sana vahyolunana uy. Elbette ki Allah yaptıklarınızdan haberdar olandır.