فَقَرَأَهُ عَلَيْهِم مَّا كَانُوا بِهِ مُؤْمِنِينَ
Fe karaehu aleyhim mâ kânû bihî mu’minîn(mu’minîne).
Diyanet İşleri = (198-199) Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik ve o da bunu kendilerine okusaydı, yine buna inanmazlardı.
Abdulbaki Gölpınarlı = Onlara okusaydı gene inanmazlardı.
Abdullah Parlıyan = o da Kur'ân'ı onlara okusaydı, yine O'na inanmayacaklardı.
Adem Uğur = Bunu onlara o okusaydı, yine ona iman etmezlerdi.
Ahmed Hulusi = Onu, onlara bildirseydi; gene Ona iman etmezlerdi.
Ahmet Tekin = Kur’ân’ı, onlara okusaydı, inceletseydi, yine iman etmezlerdi.
Ahmet Varol = Onu kendilerine okusaydı, ona iman edecek değillerdi.
Ali Bulaç = Böylece onlara okusaydı, yine ona iman edecek değillerdi.
Ali Fikri Yavuz = Onu Kureyş kâfirleri üzerine okusaydı, yine iman etmiyeceklerdi.
Ali Ünal = Ve o da bu Kitabı kendilerine okusaydı, onlar ona yine de inanmazlardı.
Bayraktar Bayraklı = (198-199) Biz, Kur'ân'ı Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik de bunu onlara o okusaydı, yine ona iman etmezlerdi.
Bekir Sadak = (198-19) 9 Biz Kuran'i arabca bilmeyen kimselerden birine indirseydik de o bunlari okusaydi yine de ona inanmazlardi.
Celal Yıldırım = (198-199) Eğer Kur'ân'ı Arap olmayanlardan birine indirseydik, o da onlara bunu okusaydı, yine de ona inanacak değillerdi.
Cemal Külünkoğlu = (198-199) Eğer biz Kur'an'ı ana dili Arapça olmayan birine indirseydik de bunu onlara o okusaydı, yine ona iman etmezlerdi.
Diyanet İşleri (eski) = (198-199) Biz Kuran'ı Arapça bilmeyen kimselerden birine indirseydik de o bunları okusaydı yine de ona inanmazlardı.
Diyanet Vakfi = (198-199) Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik de, bunu onlara o okusaydı, yine ona iman etmezlerdi.
Edip Yüksel = Ve onu onlara okusaydı ona inanmıyacaklardı.
Elmalılı Hamdi Yazır = o kendilerine kıraet etse idi yine iyman etmiyeceklerdi
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = (198-199) Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik de, bunu o okusaydı, yine de ona iman etmezlerdi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = (198-199) Biz onu Arapça bilmeyenlerden birine indirseydik de, bunu o okusaydı, yine de ona iman etmezlerdi.
Gültekin Onan = Böylece onlara okusaydı, yine ona inançlı olmayacaklardı.
Harun Yıldırım = Bunu onlara o okusaydı, yine ona iman etmezlerdi.
Hasan Basri Çantay = onlara karşı bunu okusaydı yîne buna îman edici kimseler değillerdi onlar.
Hayrat Neşriyat = Ve o, bunu onlara okusaydı, yine de ona inananlardan olmazlardı.
İbni Kesir = Böylece onlara karşı onu okusaydı, yine ona iman edecek değillerdi.
Kadri Çelik = ve bu yabancı onu (kendi diliyle) onlara okusaydı, onlar yine inanacak değillerdi.
Muhammed Esed = o da o (mesajı) kendilerine okusaydı, yine de ona inanmazlardı.
Mustafa İslamoğlu = (198-199) Eğer onu Arapça bilmeyenlerin bazısı üzerine indirmiş olsa idik. Artık onu onlara karşı okuyacak olsa idi ona imân edenler olmuş olmazlardı.
Ömer Nasuhi Bilmen = (198-199) Eğer onu Arapça bilmeyenlerin bazısı üzerine indirmiş olsa idik. Artık onu onlara karşı okuyacak olsa idi ona imân edenler olmuş olmazlardı.
Ömer Öngüt = O da onlara okusaydı, yine de ona inanmazlardı.
Şaban Piriş = O da onlara okusaydı, yine de ona inanmazlardı.
Sadık Türkmen = Onu o müşriklere okusaydı ona yine inanmazlardı.
Seyyid Kutub = Onu o müşriklere okusaydı ona yine inanmazlardı.
Suat Yıldırım = Onu onlara okusaydı, ona inanmazlardı:
Süleyman Ateş = Onu onlara okusaydı, ona inanmazlardı:
Tefhim-ul Kuran = Böylece onlara karşı onu okusaydı, yine ona iman edecek değillerdi.
Ümit Şimşek = Ve onu bu yabancı kimse kendilerine okusaydı, yine inanmazlardı.
Yaşar Nuri Öztürk = O onu onlara okusaydı, yine de ona inanmayacaklardı.
İskender Ali Mihr = Böylece onlara, O’nu okusaydı (gene de) O’na îmân etmezlerdi (mü’min olmazlar, Allah’a ulaşmayı dilemezlerdi).
İlyas Yorulmaz = Ve o yabancı kitabı onlara okumuş olsa idi, yine inananlardan olmazlardı.