أَفَمَن يَعْلَمُ أَنَّمَا أُنزِلَ إِلَيْكَ مِن رَبِّكَ الْحَقُّ كَمَنْ هُوَ أَعْمَى إِنَّمَا يَتَذَكَّرُ أُوْلُواْ الأَلْبَابِ
E fe men ya’lemu ennemâ unzile ileyke min rabbikel hakku ke men huve a’mâ, innemâ yetezekkeru ûlul elbâb(elbâbi).
e | : mi? |
fe men | : artık kim |
ya’lemu | : bilir |
ennemâ | : ... olduğunu |
unzile | : indirildi |
ileyke | : sana |
min rabbi-ke | : senin Rabbinden, Rabbinden |
el hakku | : hak, gerçek |
ke | : gibi |
men huve | : o kimse |
a’mâ | : görmeyen, kör |
innemâ | : sadece, ancak, fakat |
yetezekkeru | : tezekkür eder |
ûlu el elbâbi | : sırların sahipleri |
Diyanet İşleri = Rabbinden sana indirilenin gerçek olduğunu bilen kimse, (onu bilemeyen) kör gibi olur mu? (Bunu) ancak akıl sahipleri anlar.
Abdulbaki Gölpınarlı = Bunların, sana bir gerçek olarak Rabbinden indirildiğini bilen kişi, o kör adama benzer mi? Şüphe yok ki ancak aklı, anlayışı, olanlar, düşünüp ibret alırlar.
Abdullah Parlıyan = Düşün bir kere, Rabbinden sana indirilenin gerçek olduğunu bilen kimse, bu gerçeği kabul etmeyen kör gibi olur mu hiç? Bu gerçeği ancak, akıl ve sağduyu sahipleri hatırdan çıkarmazlar.
Adem Uğur = Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kimse, (inkâr eden) kör kimse gibi olur mu? (Fakat bunu) ancak akıl sahipleri anlar.
Ahmed Hulusi = Rabbinden sana inzâl olunan Hak'tır; gerçeğini gören kişi, buna kör olan kişi gibi midir? Yalnızca, derin düşünebilen akıl sahipleri bunu idrak edebilirler!
Ahmet Tekin = Rabbinden sana indirilenin, toplumda hakça düzeni gerçekleştirmek için gerekçeli, hikmete dayalı hak bir kitap olduğunu bilen kimse, kör kesilerek hakkı görmeyip inkâr eden kimse gibi midir? Fakat bunu ancak akıl ve vicdan sahipleri anlar.
Ahmet Varol = Şimdi, Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kişi kör gibi olur mu? Ancak akıl sahipleri öğüt alır.
Ali Bulaç = Peki, sana Rabbinden indirilenin gerçekten hak olduğunu bilen kişi, o görmeyen (a'ma) gibi midir? Ancak temiz akıl sahipleri öğüt alıp düşünebilirler.
Ali Fikri Yavuz = Şimdi, Rabbinden sana inridilenin hakikaten gerçek olduğunu bilir kimse, kör olan (imansız) gibi olur mu? Fakat bunu ancak vicdanı temiz, akıl sahipleri anlar.
Ali Ünal = Şimdi, Rabbinden sana indirilen (Kur’ ân)’ın gerçeğin ta kendisi olduğunu bilen kişi hiç kör olan gibi midir? Fakat ancak gerçek akıl ve idrak sahipleridir ki, düşünüp ders ve öğüt alırlar.
Bayraktar Bayraklı = Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kişi, kör olan biri ile aynı mıdır? Sadece akıl sahipleri düşünürler.
Bekir Sadak = Sana Rabbinden indirilenin gercek oldugunu bilen kimse, onu bilmeyen kore benzer mi? Ancak akil sahipleri ibret alirlar.
Celal Yıldırım = Sana Rabbinden indirilen şeyin gerçekten hak olduğunu bilen kimse, (onu göremiyen) kör gibi midir ? Ancak sağduyu sahipleri düşünüp gerçeği anlarlar.
Cemal Külünkoğlu = Rabbinden sana indirilen (vahy)in gerçekten hak olduğunu bilen kimse, (inkâr eden) kör kimse gibi olur mu? Ancak akıl sahipleri iyice düşünüp öğüt alırlar.
Diyanet İşleri (eski) = Sana Rabbinden indirilenin gerçek olduğunu bilen kimse, onu bilmeyen köre benzer mi? Ancak akıl sahipleri ibret alırlar.
Diyanet Vakfi = Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kimse, (inkâr eden) kör kimse gibi olur mu? (Fakat bunu) ancak akıl sahipleri anlar.
Edip Yüksel = Sana indirilenin gerçek olduğunu bilen biri, görmeyen gibi midir? Ancak akıl sahipleri öğüt alır.
Elmalılı Hamdi Yazır = Şimdi Rabbından sana indirilenin hakikaten hakk olduğunu bilir kimse âmâ olan gibi olur mu? Fakat onu ancak akıl ve vicdanı temiz olanlar idrâk eder
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Şimdi Rabbinden sana indirilenin gerçekten hak olduğunu bilen bir kimse, kör olan kimse gibi olur mu? Fakat bunu ancak akıl ve vicdanı temiz olanlar idrak eder.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Şimdi Rabbinden sana indirilenin gerçekten hak olduğunu bilen bir kimse, kör olan bir kimse gibi olur mu? Fakat bunu ancak üstün akıllı ve temiz vicdanlı kimseler idrak ederler.
Gültekin Onan = Peki, sana rabbinden indirilenin gerçekten hak olduğunu bilen kişi, o görmeyen (a'ma) gibi midir? Ancak temiz akıl sahipleri öğüt alıp düşünebilirler.
Harun Yıldırım = Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kimse, (inkâr eden) kör kimse gibi olur mu? (Fakat bunu) ancak akıl sahipleri anlar.
Hasan Basri Çantay = Öyle ya, Rabbinden sana indirilenin ancak hak (ve gerçek) olduğunu bilir kimse, o a'maa olan kişi gibi midir? Ancak selîm akılların saahibleridir ki iyice düşünür (idrâk eder).
Hayrat Neşriyat = (Habîbim, yâ Muhammed!) O hâlde Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kimse, (îmân hakikatlerine gözleri kapalı) o kör kimse gibi olur mu? (Bundan) ancak(istikametli) akıl sâhibleri ibret alırlar.
İbni Kesir = Şimdi, Rabbından sana indirilenin gerçek olduğunu bilen; hiç kör gibi midir? Ancak akıl sahibleri ibret alırlar.
Kadri Çelik = Peki, sana Rabbinden indirilenin gerçekten hak olduğunu bilen kişi, o görmeyen (basiretsiz kimse) gibi midir? Ancak temiz akıl sahipleri öğüt alıp düşünebilirler.
Muhammed Esed = Hem, sana Rabbinden her ne ki indirilmişse, hak olduğunu gören kimseyle (bunu göremeyecek kadar) kör olan kimse bir midir? Bu gerçeği yalnızca akıl ve sağduyu sahipleri hatırdan çıkarmazlar;
Mustafa İslamoğlu = Hiç Rabbin katından sana indirilenin hakikat olduğunu bilen kimse, (hakikate karşı) kör davrananla bir tutulabilir mi? Elbet, ancak basiret sahipleri öğüt alırlar;
Ömer Nasuhi Bilmen = Ya o kimse ki, sana Rabbinden indirilmiş olanın şüphesiz hak olduğunu bilir, o âmâ olan kimse gibi midir? Ancak akıl sahipleri idrak ederler.
Ömer Öngüt = Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen (mümin) bir kimse, kör gibi olur mu? Ancak selim akıl sahipleridir ki, iyice düşünürler.
Şaban Piriş = Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kimse, onu bilmeyen köre benzer mi? Ancak sağduyu sahipleri bunu düşünebilirler.
Sadık Türkmen = Rabbinden sana indirilenin, gerçek olduğunu bilen kimse, görmek istemeyen gibi olur mu? Akıl sahipleri düşünüp anlasınlar.
Seyyid Kutub = Rabbin tarafından sana indirilen mesajın gerçek olduğunu bilen kimse hiç kör ile bir olur mu? Ancak sağduyu sahipleri öğüt alırlar.
Suat Yıldırım = Şimdi, Rabbinden sana indirilen vahyin hak ve gerçek olduğunu bilenle kör hiç bir olur mu? Ancak akıl sahibi kimseler düşünüp ibret alırlar.
Süleyman Ateş = Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kimse, (bunu kabul etmeyen) kör gibi olur mu? Ancak sağduyu sâhipleri öğüt alır.
Tefhim-ul Kuran = Peki, sana Rabbinden indirilenin gerçekten hak olduğunu bilen kişi, o görmeyen (a'ma) gibi midir? Ancak temiz akıl sahipleri öğüt alıp düşünebilirler.
Ümit Şimşek = Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kimse, gözü kör olan kişiyle bir olur mu? Bunu ancak aklıselim sahipleri düşünür.
Yaşar Nuri Öztürk = Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilen kişi, kör olan biriyle aynı mıdır? Sadece aklı ve gönlü işleyenler düşünüp ibret alır.
İskender Ali Mihr = Öyleyse sana Rabbinden indirilenin hak olduğunu bilen kimse, âmâ olan (görmeyen) kimse gibi midir? Fakat ulul’elbab (Allah’ın sırlarının ve daimî zikrin sahipleri), tezekkür eder.
İlyas Yorulmaz = Rabbinden sana indirilenin hak olduğunu bilenle, sana indirileni görmezlikten gelerek kör gibi davrananlar bir olur mu? Bunları ancak akıl sahipleri düşünebilirler.