فَاتَّقُوا اللَّهَ وَأَطِيعُونِ
Fettekullâhe ve atîûni.
fe | : artık, öyleyse |
ittekû allâhe | : Allah’a karşı takva sahibi olun, Allah’a ulaşmayı dileyin |
ve etîû-ni | : ve bana itaat edin |
Diyanet İşleri = Artık, Allah’a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin.
Abdulbaki Gölpınarlı = Artık Allah'tan çekinin ve itâat edin bana.
Abdullah Parlıyan = Öyleyse artık yolunuzu, Allah'ın kitabıyla bulun ve bana itaat edin.
Adem Uğur = Artık Allah'a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin.
Ahmed Hulusi = "O hâlde Allâh'tan (kesinlikle yaptıklarınızın sonucunu yaşatacağı için) korunun ve bana itaat edin. "
Ahmet Tekin = 'Allah’a sığının, emirlerine yapışın, günahlardan arınıp, azaptan korunun, bana itaat edin, benim sünnetimi uygulayın.'
Ahmet Varol = Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin.
Ali Bulaç = "Artık Allah'tan korkup sakının ve bana itaat edin."
Ali Fikri Yavuz = Artık Allah’dan korkun ve bana itaat edin.
Ali Ünal = “O halde artık Allah’tan korkun, O’na karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin.
Bayraktar Bayraklı = “Allah'tan korkun ve bana itaat edin.”
Bekir Sadak = (177-18) 3 suayb onlara: «Allah'a karsi gelmekten sakinmaz misiniz? Dogrusu ben size gonderilmis guvenilir bir elciyim. Artik Allah'tan sakinin ve bana itaat edin. Ben buna karsi sizden bir ucret istemiyorum, benim ecrim ancak alemlerin Rabbine aittir. Olcuyu tam yapin, eksiltenlerden olmayin. Dogru terazi ile tartin. insanlarin hakkini azaltmayin. Yeryuzunde bozgunculuk yaparak karisiklik cikarmayin.
Celal Yıldırım = Artık Allah'tan korkun ve bana uyun.
Cemal Külünkoğlu = (178-179) “Şüphesiz ben size gönderilmiş güvenilir bir peygamberim. Artık, Allah'a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin!”
Diyanet İşleri (eski) = (177-184) Şuayb onlara: 'Allah'a karşı gelmekten sakınmaz mısınız? Doğrusu ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. Artık Allah'tan sakının ve bana itaat edin. Ben buna karşı sizden bir ücret istemiyorum, benim ecrim ancak Alemlerin Rabbine aittir. Ölçüyü tam yapın, eksiltenlerden olmayın. Doğru terazi ile tartın. İnsanların hakkını azaltmayın. Yeryüzünde bozgunculuk yaparak karışıklık çıkarmayın. Sizi ve daha önceki nesilleri yaratandan korkun' dedi.
Diyanet Vakfi = Artık Allah'a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin.
Edip Yüksel = 'ALLAH'ı dinleyin ve beni izleyin.'
Elmalılı Hamdi Yazır = Gelin Allahdan korkun ve bana itaat edin
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Gelin Allah'tan korkun ve bana itaat edin.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = «Gelin, Allah'tan korkun ve bana itaat edin.»
Gültekin Onan = "Artık Tanrı'dan korkup sakının ve bana itaat edin."
Harun Yıldırım = Artık Allah'a karşı gelmekten sakının ve bana itaat edin.
Hasan Basri Çantay = «Artık Allahdan korkun ve bana itaat edin».
Hayrat Neşriyat = 'Artık, Allah’dan sakının ve bana itâat edin!'
İbni Kesir = Artık Allah'tan korkun da bana itaat edin.
Kadri Çelik = “Artık Allah'tan korkup sakının ve bana itaat edin.”
Muhammed Esed = öyleyse artık Allah'tan yana bilinç ve duyarlık gösterin ve bana itaat edin!
Mustafa İslamoğlu = Şu halde Allah'a karşı sorumlu davranın ve beni izleyin!
Ömer Nasuhi Bilmen = «Artık Allah'tan korkun ve bana itaat edin.»
Ömer Öngüt = “Artık Allah'tan korkun ve bana itaat edin. ”
Şaban Piriş = Allah’tan korkun ve bana itaat edin.
Sadık Türkmen = Allah’tan korkun ve bana itaat edin!
Seyyid Kutub = Öyleyse Allah'tan korkunuz da çağrıma uyunuz.
Suat Yıldırım = (177-180) Şuayb onlara şöyle dedi: "Hâlâ inkâr ve isyandan sakınmayacak mısınız? Ben size gönderilmiş güvenilir bir elçiyim. Öyleyse Allah’a karşı gelmekten sakının da bana itaat edin. Bu hizmetten ötürü sizden hiçbir ücret istemiyorum. Benim ücretimi verecek olan, ancak Rabbülâlemin’dir."
Süleyman Ateş = "Allah'tan korkun ve bana itâ'at edin."
Tefhim-ul Kuran = «Artık Allah'tan korkup sakının ve bana itaat edin.»
Ümit Şimşek = 'Allah'tan korkun ve bana itaat edin.
Yaşar Nuri Öztürk = "Artık Allah'tan sakının da bana itaat edin."
İskender Ali Mihr = Öyleyse Allah’a karşı takva sahibi olun (Allah’a ulaşmayı dileyin). Ve bana itaat edin (bana tâbî olun).
İlyas Yorulmaz = “Allah dan korunun ve bana itaat edin. ”