إِنَّا أَرْسَلْنَا إِلَيْكُمْ رَسُولًا شَاهِدًا عَلَيْكُمْ كَمَا أَرْسَلْنَا إِلَى فِرْعَوْنَ رَسُولًا
İnnâ erselnâ ileykum resûlen şâhiden aleykum kemâ erselnâ ilâ fir'avne resûlâ(resûlen).
Diyanet İşleri = (Ey Mekkeliler!) Şüphesiz biz size üzerinize şahitlik edecek bir peygamber gönderdik. Nitekim, Firavun’a da bir peygamber göndermiştik.
Abdulbaki Gölpınarlı = Şüphe yok ki biz, size tanık olmak üzere bir Peygamber gönderdik, nitekim Firavun'a da peygamber göndermiştik.
Abdullah Parlıyan = Ey insanlar! Önceden Firavun'a bir elçi gönderdiğimiz gibi, size de yaptıklarınız hakkında üzerinize şahitlik edecek bir elçi gönderdik.
Adem Uğur = Nasıl Firavun'a bir elçi göndermiş idiysek doğrusu size de, hakkınızda şahitlik edecek bir peygamber gönderdik.
Ahmed Hulusi = Muhakkak ki biz, Firavun'a bir Rasûl (hakikatine yönlendirici, arındırıcı) irsâl ettiğimiz gibi size de şahit olarak bir Rasûl irsâl ettik.
Ahmet Tekin = Firavun’a, tebliğ görevi ile özgürce sorumluluklarını yerine getirmek üzere gönderdiğimiz Rasulün içinde bulunduğu şartlara benzer şartlarda, size Kur’ân’ı bilen, tebliğ eden, çözüm getiren güvenilir örnek bir önder, tebliğine karşı takındığınız tavırlar sebebiyle aleyhinize şahitlik yapabilecek, özgürce sorumluluklarını yerine getirecek bir Rasul gönderdik.
Ahmet Varol = Doğrusu, Firavun'a peygamber gönderdiğimiz gibi size de üzerinize şahid olacak bir peygamber gönderdik.
Ali Bulaç = Şüphesiz size, üzerinize şahid olacak bir elçi gönderdik; Firavun'a bir elçi gönderdiğimiz gibi.
Ali Fikri Yavuz = Gerçekten biz, (Ey Mekke halkı) Firavun’a bir peygamber gönderdiğimiz gibi, size de (kıyamet günü) şahidlik edecek bir peygamber gönderdik; (iman edib etmediğinizi ifade edecektir).
Ali Ünal = (Ey insanlar! Yaptıklarınızı, gönderdiğim Din’e karşı takındığınız tavrı) gören ve bunlarla ilgili olarak hakkınızda şahitlik yapacak olan bir rasûl gönderdik size, nitekim Firavun’a da bir rasûl göndermiştik.
Bayraktar Bayraklı = Firavun'a bir peygamber gönderdiğimiz gibi size de, size şahitlik edecek bir peygamber gönderdik.
Bekir Sadak = Firavun'a bir peygamber gonderdigimiz gibi, size de, hakkinizda sahidlik edecek bir peygamber gonderdik.
Celal Yıldırım = Şüphesiz ki, biz, Fir'avn'a bir peygamber gönderdiğimiz gibi, size de üzerinize şahit olacak bir peygamber gönderdik.
Cemal Külünkoğlu = (Ey Mekkeliler!) Gerçekten biz, Firavun'a bir peygamber gönderdiğimiz gibi, size de yaptıklarınıza tanıklık edecek bir peygamber gönderdik.
Diyanet İşleri (eski) = Firavun'a bir peygamber gönderdiğimiz gibi, size de, hakkınızda şahidlik edecek bir peygamber gönderdik.
Diyanet Vakfi = Nasıl Firavun'a bir elçi göndermiş idiysek doğrusu size de, hakkınızda şahitlik edecek bir peygamber gönderdik.
Edip Yüksel = Biz, size hakkınızda tanıklık edecek bir elçi gönderdik; nasıl ki Firavun'a da bir elçi göndermiştik.
Elmalılı Hamdi Yazır = Haberiniz olsun biz size bir Resul gönderdik, üzerinizde şâhid, netekim gönderdiğimiz gibi Fir'avne bir Resul
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Haberiniz olsun Biz size üzerinize şahit olacak bir peygamber gönderdik, tıpkı Firavun'a peygamber gönderdiğimiz gibi;
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Doğrusu biz size tanıklık edecek bir elçi gönderdik. Nitekim Firavun'a da bir elçi göndermiştik.
Gültekin Onan = Şüphesiz size, üzerinize şahid olacak bir elçi gönderdik; Firavun'a bir elçi gönderdiğimiz gibi.
Harun Yıldırım = Şüphesiz Biz Firavun’a bir rasul gönderdiğimiz gibi, size de üzerinize şahid olacak bir rasul gönderdik.
Hasan Basri Çantay = Hakıykat, bir Fir'avne bir' peygamber yolladığımız gibi size de (kıyamet günü) üzerinize şâhid olarak bir peygamber gönderdik.
Hayrat Neşriyat = Muhakkak ki biz, Fir'avun’a bir peygamber gönderdiğimiz gibi, size de (kıyâmet günü) üzerinize şâhid olmak üzere bir peygamber gönderdik.
İbni Kesir = Doğrusu Biz; Firavun'a bir peygamber göndedriğimiz gibi, size de üzerinize şehadet edecek bir peygamber gönderdik.
Kadri Çelik = Hiç şüphesiz biz Firavun'a bir peygamber gönderdiğimiz gibi, size de üzerinize şahit olacak bir peygamber gönderdik.
Muhammed Esed = Bakın (ey insanlar!) Firavun'a bir elçi gönderdiğimiz gibi size de karşınızda hakikate tanıklık yapacak bir elçi gönderdik.
Mustafa İslamoğlu = İmdi bakın, tıpkı Firavun'a bir elçi gönderdiğimiz gibi, size de önünüzde hakikate şahitlik eden bir elçi gönderdik;
Ömer Nasuhi Bilmen = (14-15) O günde ki, yer ve dağlar sarsılır ve dağlar bir dağılmış kum yığını olmuş olur. Şüphe yok ki Biz size aleyhinize şahit olarak bir peygamber gönderdik. Nasıl ki Fir'avun'a da bir resûl göndermiştik.
Ömer Öngüt = Doğrusu biz Firavun'a bir peygamber gönderdiğimiz gibi, size de hakkınızda şâhitlik edecek bir peygamber gönderdik.
Şaban Piriş = Biz, Firavun’a bir elçi gönderdiğimiz gibi size de şahitlik edecek bir elçi gönderdik.
Sadık Türkmen = Doğrusu biz size, üzerinize/yaptıklarınıza şahit olan bir elçi gönderdik, Firavun’a gönderdiğimiz bir elçi gibi!
Seyyid Kutub = Ey insanlar, biz nasıl Firavuna bir peygamber gönderdiysek size de davranışlarınızı yakından gözleyecek bir peygamber gönderdik.
Suat Yıldırım = Bakın (ey Mekkeliler, ey bütün insanlar) Biz vaktiyle Firavun’a bir elçi gönderdiğimiz gibi size de hakkınızda şahitlik edecek bir elçi gönderdik.
Süleyman Ateş = (Ey insanlar,) Doğrusu biz size, aleyhinize tanıklık edecek bir elçi gönderdik; nasıl ki Fir'avn'a da bir elçi göndermiştik.
Tefhim-ul Kuran = Hiç şüphesiz biz size, üzerinize şahid olacak bir peygamber gönderdik; Firavun'a da bir peygamber gönderdiğimiz gibi.
Ümit Şimşek = Tıpkı Firavun'a peygamber gönderdiğimiz gibi, size de, hakkınızda şahitlik edecek bir peygamber gönderdik.
Yaşar Nuri Öztürk = Biz size, üstünüze tanık olan bir resul gönderdik. Tıpkı Firavun'a bir resul gönderdiğimiz gibi.
İskender Ali Mihr = Muhakkak ki Biz, size, üzerinize şahit olacak bir resûl gönderdik. Firavuna resûl gönderdiğimiz gibi.
İlyas Yorulmaz = Elbetteki biz Firavun’a gönderdiğimiz elçi gibi, size de şahitlik eden bir elçi gönderdik.