قُلْ فَلِلّهِ الْحُجَّةُ الْبَالِغَةُ فَلَوْ شَاء لَهَدَاكُمْ أَجْمَعِينَ
Kul fe lillâhil huccetul bâligatu, fe lev şâe le hedâkum ecmaîn(ecmaîne).
kul | : de |
fe li allâhi | : artık Allah’ın |
el huccetu | : delil |
el bâligatu | : en üstün, en kuvvetli, kesin olan |
fe | : artık, öyleyse |
lev şâe | : eğer o dileseydi |
le hedâ-kum | : elbette sizi hidayete erdirirdi |
ecmaîne | : hepsi, topluca (hepiniz) |
Diyanet İşleri = De ki: “En üstün delil yalnızca Allah’ındır. O, dileseydi elbette sizin hepinizi doğru yola iletirdi.”
Abdulbaki Gölpınarlı = De ki: O halde reddedilemeyecek kesin delil, ancak Allah'ındır, elbette dileseydi hepinizi de doğru yola sevk ederdi.
Abdullah Parlıyan = De ki: Öyleyse bilin ki, yalnız Allah katındadır her gerçeğin kesin ve üstün delili; eğer O dileseydi tümünüzü doğru yola iletirdi.
Adem Uğur = De ki: Kesin delil, ancak Allah'ındır. Allah dileseydi elbette hepinizi doğru yola iletirdi.
Ahmed Hulusi = De ki: "Hüccetül'Baliğa (açık kesin delil) Allâh'ındır". . . Eğer dileseydi, elbette hepinizi hidâyete erdirirdi.
Ahmet Tekin = 'Kesin, sağlam ve maksada ulaştıran delil Allah’ındır. Allah’ın sünneti, düzeninin yasaları içinde, iradesinin tecellisine uygun olsaydı, hepinizi doğru yola iletirdi.' de.
Ahmet Varol = De ki: 'En sağlam delil Allah'ın delilidir. Allah dileseydi hepinizi doğru yola eriştirirdi.'
Ali Bulaç = De ki: "En 'üstün ve apaçık' delil Allah'ındır. Eğer O dileseydi elbette tümünüzü hidayete yöneltip iletirdi."
Ali Fikri Yavuz = De ki: “-Tam hüccet Allah’ındır. O dileseydi, elbette hepinizi birden hidayete erdirirdi.”
Ali Ünal = De ki: “(Lehinizde veya aleyhinizde) kesin ve eksiksiz delil Allah’ındır. (O ne şirki diler, ne de haramın helâl, helâlin haram kılınmasını). Eğer O (iradenizi iptal ederek hakkınızda) bir şey dileyecek olsa idi, (sizi iman etmeye mecbur bırakır ve) hepinizi doğru yola iletirdi.
Bayraktar Bayraklı = De ki: “Kesin delil Allah'a aittir. Allah dileseydi elbette hepinizi doğru yola iletirdi.”
Bekir Sadak = «stun delil Allah'in delilidir. O dileseydi hepinizi dogru yola eristirirdi» de.
Celal Yıldırım = De ki: En kesin ve üstün delil Allah'ındır; dileseydi hepinizi doğru yola eriştirirdi, (ama öyle bir kanun koymadı, size akıl ve yetenek verip doğru ve eğri yolu göstererek sizi serbest bıraktı).
Cemal Külünkoğlu = De ki: “En kesin delil, Allah'ın tekelindedir. Eğer O dileseydi (sizler de isteseydiniz), hepinizi doğru yola iletirdi.”
Diyanet İşleri (eski) = 'Üstün delil Allah'ın delilidir. O dileseydi hepinizi doğru yola eriştirirdi' de.
Diyanet Vakfi = De ki: Kesin delil, ancak Allah'ındır. Allah dileseydi elbette hepinizi doğru yola iletirdi.
Edip Yüksel = De ki: 'En güçlü delil ALLAH'ındır. Dileseydi, elbette hepinizi doğruya ulaştırırdı.'
Elmalılı Hamdi Yazır = İşte, de, hucceti baliğa ancak Allahın; evet, o dilese idi sizi hep birden hidayete erdirirdi
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = De ki: «Kesin ve açık delil ancak Allah'ındır. O, dileseydi, sizi hep birden doğru yola iletirdi.»
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = De ki: «En kesin ve üstün delil, Allah'ındır. Allah isteseydi, elbette hepinizi doğru yola iletirdi.»
Gültekin Onan = De ki: "En 'üstün ve apaçık' delil Tanrı'ındır. Eğer O dileseydi elbette tümünüzü hidayete yöneltip iletirdi."
Harun Yıldırım = De ki: “Apaçık delil Allah’ındır. O dileseydi elbette hepinizi hidayete erdirirdi.”
Hasan Basri Çantay = Söyle (onlara): «(Madem ki öyle bir ilminiz yokdur) o halde tam ve kâmil hüccet Allahın (hücceti) dir. İşte eğer O, dileseydi topunuzu birden elbette hidâyete kavuşdururdu».
Hayrat Neşriyat = De ki: 'Öyle ise en mükemmel delil Allah’ındır. O hâlde (O) dileseydi, elbette sizi hep berâber hidâyete erdirirdi. (Ama O, sizi kendi irâdenize bıraktı.)'
İbni Kesir = De ki: Üstün ve mükemmel hüccet Allah'ındır. Eğer O, dileseydi hepinizi birden hidayete kavuştururdu.
Kadri Çelik = “Yetkin delil Allah'ındır. O dileseydi hepinizi birden hidayete eriştirirdi” de.
Muhammed Esed = De ki: "Öyleyse (bilin ki) yalnız Allah katındadır (her hakikatin) kesin delili; O dileseydi tümünüzü doğru yola yöneltirdi".
Mustafa İslamoğlu = De ki: "İyi bilin ki, yalnız Allah katındadır hakikaten en kesin delili; ve O dileseydi, hepinizi doğru yola yöneltirdi.
Ömer Nasuhi Bilmen = De ki: «Hüccet-i bâliğa, Allah Teâlâ'ya mahsustur. Eğer o dileseydi elbette hepinizi hidâyete erdirirdi.»
Ömer Öngüt = De ki: “Kesin delil Allah'ın delilidir. O dileseydi elbette hepinizi hidayete kavuştururdu. ”
Şaban Piriş = De ki: -Tam ve kamil delil Allah’ın delilidir. O, dileseydi hepinizi doğru yola çıkarırdı.
Sadık Türkmen = De ki: “Üstün ve kesin kanıt Allah’ındır. O dileseydi (size özgür irade vermeseydi), hepinizi zorunlu olarak doğru yola iletirdi.”
Seyyid Kutub = De ki; «Yetkin delil, Allah'ın tekelindedir. Eğer O dileseydi, hepinizi doğru yola iletirdi.»
Suat Yıldırım = De ki: En kesin ve mükemmel delil, Allah’ındır. Evet, O dileseydi hepinizi doğru yola koyardı.
Süleyman Ateş = De ki: "Üstün delil, Allâh'ındır. Allâh dileseydi, elbette hepinizi doğru yola iletirdi."
Tefhim-ul Kuran = De ki: «En 'üstün ve apaçık' delil Allah'ındır. Eğer o dileseydi elbette tümünüzü hidayete yöneltip iletirdi.»
Ümit Şimşek = De ki: Tam ve kesin delil Allah'ındır. O dileseydi, hepinizi birden doğru yola eriştirirdi.
Yaşar Nuri Öztürk = En mükemmel kanıt Allah'ındır. O dileseydi hepinizi toptan doğru yola iletirdi.
İskender Ali Mihr = De ki: “Artık en kuvvetli delil, Allah’ındır. Öyleyse eğer O (Allah) dileseydi, elbette sizin hepinizi hidayete erdirirdi.”
İlyas Yorulmaz = Deki “Mutlaka, kesin delil (son sözü söylemek) Allah’a aittir. Eğer O dilerse hepinizi topluca doğru olana iletir. ”