قَالَ وَمَا عِلْمِي بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ
Kâle ve mâ ilmî bimâ kânû ya’melûn(ya’melûne).
kâle | : dedi |
ve mâ | : ve olmadı, yok |
ilmî | : benim ilmim |
bimâ | : şey hakkında |
kânû ya’melûne | : yapmış oldukları |
Diyanet İşleri = Nûh, şöyle dedi: “Onların yaptıklarına dair benim ne bilgim olabilir?”
Abdulbaki Gölpınarlı = Nûh, benim onların yaptıklarına dâir bir bilgim yok dedi.
Abdullah Parlıyan = “Bana uyan garip insanların bana gelmeden önce neler yaptıklarını ben bilmem. Ben sadece görünüşlerine bakarım.
Adem Uğur = Nuh dedi ki: Onların yaptıkları hakkında bilgim yoktur.
Ahmed Hulusi = (Nuh) dedi ki: "Onların yaptıkları konusunda bilgim yok. . . "
Ahmet Tekin = Nuh: 'Onların ne yaptıklarıyla ilgili benim bir bilgim yok' dedi.
Ahmet Varol = Dedi ki: 'Onların yapmakta oldukları hakkında benim bilgim yoktur.
Ali Bulaç = Dedi ki: "Onların yapmakta oldukları hakkında benim bilgim yoktur."
Ali Fikri Yavuz = Nûh dedi ki: “- Onların yapmakta oldukları amellere dair benim bilgim yoktur (sadakatlarını bilmem, dış görünüşlerine bakıyorum).
Ali Ünal = Nuh, “(İddia ettiğiniz gibi, iman etmeden önce bir takım bayağı işlere bulaşmışlarsa, o dönemde) neyle meşguldüler, ne yapıyorlardı, bu konuda hiçbir bilgim yok!” dedi.
Bayraktar Bayraklı = (112-115) Nûh dedi ki: “Onların yaptıkları hakkında bilgim yoktur. Onların hesabı Rabbime aittir, düşünsenize! Ben iman edenleri kovacak değilim. Ben ancak apaçık bir uyarıcıyım.”
Bekir Sadak = (112-11) 5 Nuh: «Onlarin yaptiklari hakkinda bir bilgim yoktur; hesablari Rabbime aittir, dusunsenize! Ben inananlari kovacak degilim. Ben sadece acikca uyariciyim» dedi.
Celal Yıldırım = Nûh da dedi ki:«Onların yaptıklarıyla ilgili bilgim yoktur, (onların içyüzünü bilmem).
Cemal Külünkoğlu = (112-113) (Nuh) dedi ki: “Onların yaptıkları hakkında benim bir bilgim yoktur. Onların hesabını görmek, sadece Rabbime düşer. Keşke bu gerçeğin bilincinde olsanız!”
Diyanet İşleri (eski) = (112-115) Nuh: 'Onların yaptıkları hakkında bir bilgim yoktur; hesabları Rabbime aittir, düşünsenize! Ben inananları kovacak değilim. Ben sadece açıkça uyarıcıyım' dedi.
Diyanet Vakfi = Nuh dedi ki: Onların yaptıkları hakkında bilgim yoktur.
Edip Yüksel = Dedi ki, 'Onların yaptıklarından bir bilgim yok.'
Elmalılı Hamdi Yazır = Benim ne ılmim olabilir? dedi: onlar ne yapıyorlarmış
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = (Nuh) «Benim onların ne yaptıklarına dair ne bilgim olabilir?
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Nuh dedi ki: «Onların yaptıkları hakkında bir bilgim yoktur.»
Gültekin Onan = Dedi ki: "Onların yapmakta oldukları hakkında benim bilgim yoktur."
Harun Yıldırım = Nuh dedi ki: Onların yaptıkları hakkında bilgim yoktur.
Hasan Basri Çantay = (Nuuh): «Benim onların neler yapmakda olduklarına bilgim yokdur» dedi.
Hayrat Neşriyat = (Nûh) dedi ki: 'Onların (o hakir gördüğünüz kimselerin) ne yapmakta olduklarıhakkında benim bilgim yoktur. (Ben onların zâhirdeki îmanlarına bakarım.)'
İbni Kesir = Dedi ki: Onların yapmakta oldukları şeyler hakkında bir bilgim yoktur.
Kadri Çelik = De ki: “Onların yapmakta oldukları hakkında benim bilgim yoktur.”
Muhammed Esed = (Nuh:) "Ben onların (bana gelmeden önce) neler yaptıklarını bilmem" dedi.
Mustafa İslamoğlu = (Nuh): "Onların öteden beri ne yapıp ettiklerine dair benim bir bilgim yok;
Ömer Nasuhi Bilmen = Dedi ki: «Onların ne yapar olduklarına benim ne bilgim olabilir?»
Ömer Öngüt = Nuh da dedi ki: “Onların yaptıkları hakkında bilgim yoktur. ”
Şaban Piriş = Nuh da: -Onların yaptıkları hakkında bir bilgim yoktur.
Sadık Türkmen = (Nuh) dedi ki: “Onların yapıyor olduklarının iç yüzlerini bilemem.
Seyyid Kutub = Nuh dedi ki; «Onların neler yaptıklarını ben bilemem.»
Suat Yıldırım = (112-113) Nûh: "Onların daha önce ne yaptıkları hakkında bilgim yoktur. Sizin azıcık bir şuurunuz olsaydı bilirdiniz ki onların hesabı ancak Rabbime aittir.
Süleyman Ateş = Dedi ki: "Ben onların yaptıklarını(n iç yüzünü) bilmem (ben ancak görünüşe göre hüküm veririm)."
Tefhim-ul Kuran = Dedi ki: «Onların yapmakta oldukları hakkında benim bilgim yoktur.»
Ümit Şimşek = Nuh dedi ki: 'Onların yaptıkları hakkında benim bilgim yoktur.
Yaşar Nuri Öztürk = Nûh dedi: "Onların yaptıklarına ilişkin bir ilmim yok."
İskender Ali Mihr = “Onların yapmış oldukları şey hakkında benim ilmim (bilgim) yoktur.” dedi.
İlyas Yorulmaz = Nuh “Sizin aşağıladığınız bana inananların ne yaptıkları hususunda, benim bilgim yok. ”