رَبَّنَا أَخْرِجْنَا مِنْهَا فَإِنْ عُدْنَا فَإِنَّا ظَالِمُونَ
Rabbenâ ahricnâ minhâ fe in udnâ fe innâ zâlimûn(zâlimûne).
Diyanet İşleri = “Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer (tekrar günaha) dönersek şüphesiz kendimize zulmetmiş oluruz.”
Abdulbaki Gölpınarlı = Rabbimiz, bizi buradan çıkar, gene kötülüğe dönersek gerçekten de zulmetmiş oluruz artık.
Abdullah Parlıyan = Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar, eğer tekrar işlediğimiz günahlara dönersek, o zaman gerçekten yaratılış gayesi dışında yaşayan kimselerden oluruz.
Adem Uğur = Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer bir daha (ettiklerimize) dönersek, artık belli ki biz zalim insanlarız.
Ahmed Hulusi = "Rabbimiz. . . Çıkar bizi oradan. . . Eğer döner (aynısını yapar) isek, muhakkak biz zâlimleriz. "
Ahmet Tekin = 'Ey Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Yaptıklarımızı bir daha yapmaya kalkarsak, kendimize haksızlık edeceğimizi biliyoruz.'
Ahmet Varol = Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer (tekrar inkâra) dönersek o zaman gerçekten zalimleriz.'
Ali Bulaç = "Rabbimiz, bizi (ateşin) içinden çıkar, eğer yine (inkâra) dönersek, artık gerçekten zalim kimseler oluruz."
Ali Fikri Yavuz = Ey Rabbimiz! Bizi bu ateşden çıkar; yine küfre dönersek, o takdirde muhakkak zalimleriz.
Ali Ünal = “Rabbimiz, ne olur bizi buradan çıkar. Eğer bir daha o eski kötülüklerimize dönecek olursak, o zaman gerçekten kendimize yazık etmiş oluruz, (ki bunu da yapmayız); yaparsak, cidden zalimlermişiz demek olur.”
Bayraktar Bayraklı = “Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar! Eğer, bir daha ettiklerimize dönersek, artık belli ki biz zâlim insanlarız.”
Bekir Sadak = «ORabbimiz! Bizi buradan cikar, tekrar gunaha donersek, dogrusu zulmetmis oluruz.»
Celal Yıldırım = Rabbimiz! Bizi buradan çıkar, bir daha haydutluğa dönersek elbette zâlimlerizdir (o zaman) derler.
Cemal Külünkoğlu = (106-107) (Onlar şöyle) derler: “Ey Rabbimiz! Biz azgınlığımıza yenik düştük ve sapık bir toplum olduk. Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer (tekrar günaha) dönersek şüphesiz kendimize zulmetmiş oluruz.”
Diyanet İşleri (eski) = 'Rabbimiz! Bizi buradan çıkar, tekrar günaha dönersek, doğrusu zulmetmiş oluruz.'
Diyanet Vakfi = Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer bir daha (ettiklerimize) dönersek, artık belli ki biz zalim insanlarız.
Edip Yüksel = 'Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Eğer (eski durumumuza) dönersek artık biz gerçekten zalimleriz.'
Elmalılı Hamdi Yazır = Ey bizim rabbımız! çıkar bizleri bundan, döner bir daha edersek her halde bizler zalimiz
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Rabbimiz, çıkar bizi buradan; döner bir daha yaparsak şüphesiz ki biz zalimleriz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer bir daha (ettiklerimize) dönersek, artık belli ki biz zalim insanlarız.
Gültekin Onan = "Rabbimiz, bizi (ateşin) içinden çıkar, eğer yine (inkara) dönersek, artık gerçekten zalim kimseler oluruz."
Harun Yıldırım = Rabbimiz! Bizi buradan çıkar. Eğer bir daha (ettiklerimize) dönersek, artık belli ki biz zalim insanlarız.
Hasan Basri Çantay = «Ey Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Eğer (yine küfre) dönersek artık hiç şübhesiz ki biz zaalimlerizdir».
Hayrat Neşriyat = 'Rabbimiz! Bizi buradan çıkar; artık bir daha (küfre) dönersek, o takdirde gerçekten (kendi nefsimize) zulmeden kimseler oluruz.'
İbni Kesir = Rabbımız, bizi buradan çıkar, tekrar dönersek doğrusu zulmetmiş oluruz.
Kadri Çelik = “Rabbimiz! Bizi (ateşin) içinden çıkar, eğer yine (inkâra) dönersek, artık gerçekten zalimler oluruz.”
Muhammed Esed = Ey Rabbimiz, bizi buradan çıkar, eğer tekrar (günaha) dönersek, o zaman, gerçekten zalim kimseler oluruz!"
Mustafa İslamoğlu = Rabbimiz! Bizi buradan çıkar! Eğer tekrar dönersek, o zaman anlaşılır ki bizler gerçekten zalimleriz!
Ömer Nasuhi Bilmen = «Ey Rabbimiz! Bundan bizleri çıkar, imdi bir daha dönersek artık şüphe yok ki, biz zalim kimseleriz.»
Ömer Öngüt = “Ey Rabbimiz! Bizi buradan çıkar! Eğer bir daha günaha dönersek, doğrusu zulmetmiş oluruz.
Şaban Piriş = Rabbimiz, bizi ateşten çıkar. Eğer yine dönersek, biz gerçekten zalimleriz, derler.
Sadık Türkmen = Rabbimiz! bizi buradan çıkar. Eğer bir daha (yaptığımız kötülüklere) dönersek, artık gerçekten biz zalimlermişiz.”
Seyyid Kutub = Ey Rabb'imiz, bizi buradan çıkar, eğer eski tutumumuza dönersek biz gerçekten zalim oluruz.
Suat Yıldırım = (106-107) "Ey Ulu Rabbimiz", derler, "azgınlığımız, kötü talihimiz ağır bastı, biz de yoldan sapan kimseler olduk bir kere. Ama ne olur ey Ulu Rabbimiz, kurtar bizi bu ateşten, eğer bir daha o kötülükleri yaparsak işte o zaman, kendimize iyice yazık eder, zalimin teki oluruz!"
Süleyman Ateş = "Rabbimiz, bizi bundan çıkar. Eğer bir daha (yaptığımız kötü işlere) dönersek artık biz gerçekten zâlimleriz."
Tefhim-ul Kuran = «Rabbimiz, bizi (ateşin) içinden çıkar, eğer yine (küfre) dönersek, artık gerçekten zalimler oluruz.»
Ümit Şimşek = 'Rabbimiz, bizi buradan çıkar. Bir daha eski halimize dönersek, işte o zaman zalimlerden oluruz.'
Yaşar Nuri Öztürk = "Rabbimiz, çıkar bizi oradan. Eğer bir daha aynısını yaparsak, gerçekten zalimler olacağız."
İskender Ali Mihr = Rabbimiz, bizi oradan (cehennemden) çıkar. Bundan sonra dönersek; o zaman biz, mutlaka zalimler oluruz.
İlyas Yorulmaz = Rabbimiz bizi ateşten çıkar. Eğer tekrar senin dininden dönersek, yine kendimize yazık edenlerden oluruz” dediler.