Önceki Ayet Sonraki Ayet  
17. Sûre İsrâ/103

 فَأَرَادَ أَن يَسْتَفِزَّهُم مِّنَ الأَرْضِ فَأَغْرَقْنَاهُ وَمَن مَّعَهُ جَمِيعًا

  Fe erâde en yestefizzehum minel ardı fe agraknâhu ve men meahu cemîâ(cemîan).

Kelime Karşılaştırma
fe : o zaman, böylece, bundan sonra
erâde : istedi, diledi
en yestefizze-hum : onları tedirgin etmek (yerinden oynatmak, çıkarmak)
min el ardı : yeryüzünden (yurttan)
fe : böylece, bunun üzerine
agraknâ-hu : biz onu boğduk
ve men mea-hu : ve beraberindekiler
cemîan : topluca, hepsi
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Bunun üzerine Firavun (işkence etmek ve öldürmek suretiyle) o yerden onların kökünü kazımak istedi. Biz de onu ve beraberindekileri hep birden suda boğduk.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Onları Mısır'dan çıkarmayı kurunca onu da onunla berâber bulunanların hepsini de sulara boğduk.

 Abdullah Parlıyan = Ve sonunda Firavun, onları Mısır'dan çıkarıp atmaya karar verdi, bunun üzerine biz de Firavun ve onunla beraber olan herkesi denizde boğduk.

 Adem Uğur = Derken, Firavun onları ülkeden çıkarmak istedi. Bu yüzden biz onu ve maiyyetindekilerin hepsini (denizde) boğduk.

 Ahmed Hulusi = (Firavun) onları arzdan sürüp çıkarmayı irade etti. . . Biz de onu ve onunla beraber olan kimseleri toptan, suda boğduk!

 Ahmet Tekin = Firavun onların kökünü yeryüzünden kazımak istedi. Bu yüzden, biz onu ve beraberindekilerin hepsini denizde boğduk.

 Ahmet Varol = Derken (Firavun), onları [6] o yerden sürüp çıkarmak istedi. Biz de onu ve beraberindekileri toptan suda boğduk.

 Ali Bulaç = Böylelikle, onları o yerden sürüp sarsıntıya uğratmayı istedi, biz de onu ve beraberindekileri hep birlikte boğuverdik.

 Ali Fikri Yavuz = Nihayet Firavun, Mûsa ve kavmini Mısır arazısinden çıkarmak istedi. Biz de hem kendisini, hem beraberindekileri toptan denizde boğuverdik.

 Ali Ünal = Sonunda Firavun, İsrail Oğulları’nı ülkeden söküp atmak ve yok etmek istedi; fakat Biz, onu ve beraberindeki bütün ordusunu suda boğduk.

 Bayraktar Bayraklı = Firavun onları ülkeden çıkarmak istedi. Biz de onu ve beraberindekilerin hepsini suda boğduk.

 Bekir Sadak = Firavun bunun uzerine onlari memleketten surmek istedi. Biz de onu ve beraberindekilerin hepsini suda bogduk.

 Celal Yıldırım = Bunun üzerine Fir'avn onları yerlerinden oynatıp çıkarmak istedi, derken onu da, beraberindekilerin hepsini de (denizde) boğduk.

 Cemal Külünkoğlu = Bunun üzerine Firavun İsrailoğullarını yurtlarından sürmek istedi, biz de onu yanındakiler ile birlikte (yaptıkları yüzünden) denizde boğduk.

 Diyanet İşleri (eski) = Firavun bunun üzerine onları memleketten sürmek istedi. Biz de onu ve beraberindekilerin hepsini suda boğduk.

 Diyanet Vakfi = Derken, Firavun onları ülkeden çıkarmak istedi. Bu yüzden biz onu ve maiyyetindekilerin hepsini (denizde) boğduk.

 Edip Yüksel = Onları ülkeden çıkarmak isteyince de onu ve beraberindekileri topluca suda boğduk

 Elmalılı Hamdi Yazır = Derken onları Arzdan belinletmek istedi, biz de hem kendisini ve hem maıyyetindekileri hepsini birden garkediverdik

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = (103-104) Derken Firavun onları o yerden belinletmek (sürüp çıkarmak) istedi, Biz de hem kendisini, hem de beraberindekilerin tümünü birden boğuverdik; arkasından da İsrailoğullarına dedik ki: «Haydi, yeryüzünde yerleşin; sonra ahiret va'di geldiği vakit hepinizi dürüp bükerek (bir araya) getireceğiz.»

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Derken Firavun, Musa'yı ve İsrailoğullarını Mısır'dan sürmek istedi. Biz de onu ve beraberindekilerin hepsini suda boğduk.

 Gültekin Onan = Böylelikle, onları o yerden sürüp sarsıntıya uğratmayı istedi, biz de onu ve beraberindekileri hep birlikte boğuverdik.

 Harun Yıldırım = Derken, Firavun onları ülkeden çıkarmak istedi. Bu yüzden biz onu ve maiyyetindekilerin hepsini (denizde) boğduk.

 Hasan Basri Çantay = Derken onları o yerden sürüb çıkarmak istedi. Biz de hem kendisini, hem maiyyetindekileri, topdan suda boğuverdik.

 Hayrat Neşriyat = Nihâyet (Fir'avun) onları o yerden (Mısırdan) çıkarmak istedi de onu ve berâberindekileri, hep birlikte suda boğduk.

 İbni Kesir = Bunun üzerine onları memleketten sürmek istedi. Biz de onu ve beraberindekileri bütünüyle suda boğduk.

 Kadri Çelik = Böylelikle, onları o yerden sürmek istedi. Biz de onu ve beraberindekileri hep birlikte boğuverdik.

 Muhammed Esed = Ve sonunda Firavun onları yeryüzünden söküp atmaya karar verdi; bunun üzerine Biz de onu ve onunla beraber olan herkesi (denizde) boğduk.

 Mustafa İslamoğlu = Nihayet (Firavun), onların kökünü yeryüzünden kazımaya karar verdi. Bunun üzerine Biz de onu ve onunla birlikte olan herkesi boğup attık.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Bunun üzerine Fir'avun onları o yerden sürüp çıkarmak istedi. Artık Biz de onu ve kendisiyle beraber olanları toptan garkettik.

 Ömer Öngüt = Böylece Firavun onları o yerden (Mısır'dan) çıkarmak istedi. Biz de onu ve maiyyetindekilerin hepsini suda boğduk.

 Şaban Piriş = Firavun onları ülkeden çıkarmak istedi. Biz de onu yanındakilerin hepsini suda boğduk.

 Sadık Türkmen = (Firavun) o yerden onları çıkarmak istedi. Biz de onu ve yanındakilerle birlikte hepsini boğduk.

 Seyyid Kutub = Firavun İsrailoğulları'nı yurtlarından sürmek istedi, biz onu yanındakiler ile birlikte denizde boğuverdik.

 Suat Yıldırım = Firavun onları ülkeden söküp atmak istedi. Ama Biz onu ve beraberindeki bütün ordusunu suda boğduk.

 Süleyman Ateş = Fir'avn onları o ülkeden sürüp çıkarmak istedi, biz de onu, yanındakilerle birlikte toptan boğduk.

 Tefhim-ul Kuran = Böylelikle, onları o yerden sürüp sarsıntıya uğratmayı istedi, Biz de onu ve beraberindekileri hep birlikte boğuverdik.

 Ümit Şimşek = Firavun onları ülkeden sürmek istedi; Biz de onu ve beraberindekilerin hepsini birden boğduk.

 Yaşar Nuri Öztürk = Firavun onları o topraktan sürüp çıkarmak istedi de biz onu ve yanındakilerin tümünü boğduk.

 İskender Ali Mihr = Bundan sonra onları arzdan (bulundukları yerden) çıkarmak istedi. Bunun üzerine Biz, onu ve beraberindekilerin hepsini boğduk.

 İlyas Yorulmaz = Bundan sonra Firavun, İsrail oğullarını kendi topraklarında yok etmeye karar verdi. Bizde, Firavunu ve onunla beraber olanların tümünü suda boğduk.