Önceki Ayet Sonraki Ayet  
19. Sûre Meryem/90

 تَكَادُ السَّمَاوَاتُ يَتَفَطَّرْنَ مِنْهُ وَتَنشَقُّ الْأَرْضُ وَتَخِرُّ الْجِبَالُ هَدًّا

  Tekâdus semâvâtu yetefattarne minhu ve tenşakkul ardu ve tehırrul cibâlu heddâ(hedden).

Kelime Karşılaştırma
tekâdu : neredeyse, az kalsın oluyordu
es semâvâtu : semalar
yetefattarne : paramparça olacak, parçalanacak
min-hu : ondan
ve tenşakku : ve yarılacak
el ardu : yeryüzü
ve tehırru : ve yıkılacak
el cibâlu : dağlar
hedden : çökerek
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (90-91) Rahman’a çocuk isnat etmelerinden dolayı neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp çökecektir!

 Abdulbaki Gölpınarlı = Öylesine bir söz ki neredeyse gökler parçalanacak ve yer yarılacak ve dağlar dağılıp çökecek.

 Abdullah Parlıyan = Öyle ki, bu iddianın dehşetinden neredeyse, gök paramparça olacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp gidecekti.

 Adem Uğur = Bundan dolayı, neredeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp düşecektir!

 Ahmed Hulusi = Bu yüzden neredeyse semâlar çatlayacak, arz yarılacak ve dağlar yıkılıp düşecek!

 Ahmet Tekin = Bu yakışıksız sözün dehşetinden az kalsın gökler çatlayacak, yer yarılacak, dağlar gümbürdeyerek parçalanıp devrilecekti.

 Ahmet Varol = Bundan dolayı neredeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar parçalanıp çökecek.

 Ali Bulaç = Neredeyse bundan dolayı, gökler paramparça olacak, yer çatlayacak ve dağlar yıkılıp göçüverecekti.

 Ali Fikri Yavuz = Az kalsın, söyledikleri sözden gökler çatlıyacak, yer yarılacak ve dağlar parçalanıp yere düşecek.

 Ali Ünal = Bundan dolayı neredeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar parçalanıp dağılacak,

 Bayraktar Bayraklı = (90-91) Rahmân'a çocuk isnadında bulunmaları yüzünden, neredeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp düşecektir.

 Bekir Sadak = (90-91) Rahman'a cocuk isnat etmelerinden oturu neredeyse gokler paralanacak, yer yarilacak, daglar gocecekti.

 Celal Yıldırım = (90-91) Neredeyse Rahmân'a çocuk isnad etmelerinden dolayı gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp çökecek.

 Cemal Külünkoğlu = (90-91) Rahman'a çocuk isnat etmelerinden ötürü, neredeyse gökler yarılacak, yer çatlayacak ve dağlar yıkılıp göçüverecekti.

 Diyanet İşleri (eski) = (90-91) Rahman'a çocuk isnat etmelerinden ötürü neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak, dağlar göçecekti.

 Diyanet Vakfi = Bundan dolayı, neredeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp düşecektir!

 Edip Yüksel = Bu küstahlıktan ötürü neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak ve dağlar göçecektir.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Az daha ondan Gökler çatlıyacak ve dağlar yıkılıp yerlere geçecek

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Az daha o yüzden gökler çatlayacak ve dağlar yıkılıp yerlere geçecek.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Az kalsın, söyledikleri sözden gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar parçalanıp dağılacaktı,

 Gültekin Onan = Neredeyse bundan dolayı, gökler yarılacak (yetefattarne), yer çatlayacak ve dağlar yıkılıp göçüverecekti.

 Harun Yıldırım = Bundan dolayı, neredeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp düşecektir!

 Hasan Basri Çantay = (90-91) Onlar O çok esirgeyici (Allaha) bir evlâd iddia etdiler diye, bu (sözden) dolayı nerdeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak, dağlar dağılıb çökecekdir.

 Hayrat Neşriyat = Bundan dolayı nerede ise (bir gazab-ı İlâhî olarak) gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılarak çökecektir!

 İbni Kesir = Neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak ve dağlar göçecekti;

 Kadri Çelik = Az kalsın söyledikleri sözden gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar parçalanıp dağılacaktı.

 Muhammed Esed = Öyle ki bu iddianın dehşetinden neredeyse gök paramparça olacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp gidecekti!

 Mustafa İslamoğlu = bundan dolayı neredeyse gökler paramparça olacak, yer yarılacak ve dağlar toz duman olacak!

 Ömer Nasuhi Bilmen = Az daha ondan dolayı gökler çatlayacak ve yer yarılacak ve dağlar yıkılıp yerlere geçecekti.

 Ömer Öngüt = Bu sözden dolayı neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak, dağlar dağılıp çökecekti.

 Şaban Piriş = Bu söz yüzünden neredeyse gökler parçalanacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp yerle bir olacaktı.

 Sadık Türkmen = Neredeyse, o sözden dolayı gökler çatlayacak, yeryüzü yarılacak ve dağlar yıkılarak dağılacaklardı!

 Seyyid Kutub = Bu iddia karşısında nerede ise gökler paramparça olacak, yer yarılacak ve dağlar gürültü ile göçerek yerle bir olacak.

 Suat Yıldırım = (90-91) Rahman’a çocuk isnad etmelerinden ötürü, nerdeyse gökler çatlayacak, yer yarılacak, dağlar yıkılıp çökecekti!

 Süleyman Ateş = Neredeyse o(sözün dehşeti)nden gökler çatlayacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp dağılacaktır!.

 Tefhim-ul Kuran = Neredeyse bundan dolayı, gökler paramparça olacak, yer çatlayacak ve dağlar yıkılıp göçüverecekti.

 Ümit Şimşek = Neredeyse gökler çatlayacaktı bu söz yüzünden; yer yarılacak, dağlar yıkılıp yerle bir olacaktı:

 Yaşar Nuri Öztürk = Bu söz yüzünden neredeyse gökler çatlayacak, yer parçalanacak, dağlar yıkılıp çökecek;

 İskender Ali Mihr = Bundan neredeyse semalar (gökyüzü) parçalanacak ve yeryüzü yarılacak ve dağlar çökerek yıkılacaktı.

 İlyas Yorulmaz = Bu sözden dolayı neredeyse gökler paramparça olacak, yer yarılacak ve dağlar yıkılıp gidecekti.