Önceki Ayet Sonraki Ayet  
88. Sûre Gâşiye/8

 وُجُوهٌ يَوْمَئِذٍ نَّاعِمَةٌ

  Vucûhun yevme izin nâımetun.

Kelime Karşılaştırma
vucûhun : yüzler vardır
yevme izin : o gün, izin günü
nâımetun : naîm olan, güzel ve parlak olan
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = O gün birtakım yüzler vardır ki, nimet içinde mutludurlar.

 Abdulbaki Gölpınarlı = O gün yüzler, sevinçlidir, neşeye dalar.

 Abdullah Parlıyan = Bazı yüzlerde vardır o gün mutlulukla parıldayacak.

 Adem Uğur = O gün bir takım yüzler de vardır ki, mutludurlar,

 Ahmed Hulusi = O süreçte nimetin eseri görülen nice yüzler de (vardır).

 Ahmet Tekin = O gün, bir takım yüzler de, nimetler içinde mutlu, güzel, pırıl pırıldır.

 Ahmet Varol = Yüzler de vardır ki, o gün (nimetlerin verdiği bir) mutluluk içindedirler.

 Ali Bulaç = O gün, öyle yüzler de vardır ki, nimette (engin bir mutluluk içinde)dirler.

 Ali Fikri Yavuz = Bir takım yüzler de o gün mes’uddur.

 Ali Ünal = Yüzler de olacaktır o gün nimetlerle mutlu;

 Bayraktar Bayraklı = (8-11) O gün birtakım yüzler de şen olacaklar; çalıştığından dolayı yüksek bir cennette hoşnuttur; orada boş söz işitmeyecekler.

 Bekir Sadak = Inanmis olanlarin yuzleri, o gun, piril pirildir.

 Celal Yıldırım = Yüzler de var ki, o gün yumuşacık tazedir.

 Cemal Külünkoğlu = O gün birtakım yüzler de vardır ki, nimet içinde mutludurlar.

 Diyanet İşleri (eski) = İnanmış olanların yüzleri, o gün, pırıl pırıldır.

 Diyanet Vakfi = (8-11) O gün bir takım yüzler de vardır ki, mutludurlar; (dünyadaki) çabalarından hoşnut olmuşlardır, yüce bir cennettedirler. Orada boş bir söz işitmezler.

 Edip Yüksel = O gün başka yüzler de var ki mutludur.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Bir takım yüzler de o gün mes'uddur

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Kimi yüzler de mesuttur o gün.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Yüzler de var ki, o gün nimetle mutludur.

 Gültekin Onan = O gün, öyle yüzler de vardır ki, nimettedirler.

 Harun Yıldırım = O gün öyle yüzler de vardır ki nimetten dolayı pırıl pırıldır.

 Hasan Basri Çantay = Yüzler (vardır) o gün güzeldir (ni'metlere mazhardır).

 Hayrat Neşriyat = O gün öyle yüzler (de) vardır ki ni'met içinde (olmakla güzel)dir!

 İbni Kesir = Yüzler de vardır ki; o gün, parıl parıldır.

 Kadri Çelik = O gün, kimi yüzler nimet içindedir.

 Muhammed Esed = Bazı yüzler (de) o Gün mutlulukla parıldayacak,

 Mustafa İslamoğlu = Bazıları da vardır o gün; nimete gark olmuştur;

 Ömer Nasuhi Bilmen = (8-9) Bir kısım yüzler de o günde güzellik sahibidir. Çalışmış olmasından dolayı hoşnuttur.

 Ömer Öngüt = O gün bir takım yüzler vardır ki nimet içinde mutludurlar.

 Şaban Piriş = O günde yüzler vardır pırıl pırıl..

 Sadık Türkmen = Yüzler vardir; o gün nimet içinde mutludur,

 Seyyid Kutub = İnanmış olanların yüzleri, o gün, pırıl pırıldır.

 Suat Yıldırım = Ama yüzler vardır, o gün mutludurlar!

 Süleyman Ateş = Yüzler de var ki o gün ni'met içinde mutlu,

 Tefhim-ul Kuran = O gün, öyle yüzler de vardır ki, nimette (engin bir mutluluk içinde)dirler.

 Ümit Şimşek = Bir de öyle yüzler var ki, o gün mutludur.

 Yaşar Nuri Öztürk = Yüzler de vardır o gün, nimetlerle mutlu.

 İskender Ali Mihr = İzin günü naîm (güzel ve parlak) yüzler vardır.

 İlyas Yorulmaz = O gün parlamakta olan yüzler vardır.