Önceki Ayet Sonraki Ayet  
80. Sûre Abese/8

 وَأَمَّا مَن جَاءكَ يَسْعَى

  Ve emmâ men câeke yes’â.

Kelime Karşılaştırma
ve emmâ : halbuki
men : kimse
câe-ke : sana geldi
yes’â : koşuyor
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (8-10) Allah’a karşı derin bir saygıyla korku içinde koşarak sana geleni ise bırakıp, ona aldırmıyorsun.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ve fakat sana koşup gelen.

 Abdullah Parlıyan = Ama sana koşarak gelen

 Adem Uğur = Fakat koşarak sana gelen,

 Ahmed Hulusi = Ama sana öğrenme hevesiyle gelen o!

 Ahmet Tekin = Ama sana koşarak gelenle ilgilenmiyorsun.

 Ahmet Varol = Ama koşarak sana gelen,

 Ali Bulaç = Ama koşarak sana gelen ise,

 Ali Fikri Yavuz = Amma sana koşarak gelen,

 Ali Ünal = Buna karşılık, gelip yanına oturan şevkle koşarcasına,

 Bayraktar Bayraklı = (1-10) Kendisine âmâ geldi diye yüzünü ekşitti ve döndü. Sen nereden bileceksin, belki o arınacaktı? Yahut, öğüt dinleyecek de öğüt kendisine yarayacaktı. Kendisini yeterli görüp tenezzül etmeyene gelince; sen ona yöneliyorsun. Onun arınmamasından sen sorumlu değilsin. Fakat koşarak sana gelen, saygı duyarak gelmişken, sen onunla ilgilenmiyorsun. [719][720]

 Bekir Sadak = (8-10) Sen, Allah'tan korkup sana kosarak gelen kimseye aldirmiyorsun.

 Celal Yıldırım = (8-9-10) (Allah'tan) saygı ile korkarak koşup gelenle ilgilenmeyip kendisinden habersiz (gibi) görünüyorsun.

 Cemal Külünkoğlu = (8-10) Ama sana koşarak gelen kimse var ya, işte o, Allah'a karşı gelmekten sakınarak sana gelmişken, sen ona aldırış etmeden oyalanıyorsun (onunla ilgilenmiyorsun).

 Diyanet İşleri (eski) = (8-10) Sen, Allah'tan korkup sana koşarak gelen kimseye aldırmıyorsun.

 Diyanet Vakfi = (8-10) Fakat koşarak ve (Allah'tan) korkarak sana gelenle de ilgilenmiyorsun.

 Edip Yüksel = Oysa, sana büyük bir hevesle gelen,

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ve amma sana can atarak gelen

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ama sana can atarak gelen,

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ama sana can atarak gelen,

 Gültekin Onan = Ama koşarak sana gelen ise,

 Harun Yıldırım = Ama sana çabucak gelip,

 Hasan Basri Çantay = Amma sana koşarak gelen kimse,

 Hayrat Neşriyat = (8-10) Fakat koşarak ve (Allah’dan) korkarak o sana gelen kimseye gelince, sen onu bırakıp (îmâna gelmeyecek başkasıyla) oyalanıyorsun.

 İbni Kesir = Ama sana koşarak gelen,

 Kadri Çelik = Ama koşarak sana gelen ise.

 Muhammed Esed = ama sana büyük bir istekle geleni

 Mustafa İslamoğlu = fakat sana büyük iştiyakla gelen var ya:

 Ömer Nasuhi Bilmen = (8-9) Fakat o kimse ki, sana koşarak geldi. Ve o ise korkar.

 Ömer Öngüt = Fakat sana koşarak gelen yok mu?

 Şaban Piriş = Ama, sana koşarak gelen..

 Sadık Türkmen = Koşarak sana gelen ise;

 Seyyid Kutub = Fakat koşarak sana gelene;

 Suat Yıldırım = (8-10) Fakat Allaha saygı duyarak sana şevkle koşa koşa gelenle sen ilgilenmiyorsun.

 Süleyman Ateş = Fakat koşarak sana gelen,

 Tefhim-ul Kuran = Ama koşarak sana gelen ise,

 Ümit Şimşek = Fakat sana can atarak geleni,

 Yaşar Nuri Öztürk = O, koşarak sana gelen var ya;

 İskender Ali Mihr = Halbuki sana koşarak gelen kimse.

 İlyas Yorulmaz = Ancak sana koşarak ve…