Önceki Ayet Sonraki Ayet  
17. Sûre İsrâ/74

 وَلَوْلاَ أَن ثَبَّتْنَاكَ لَقَدْ كِدتَّ تَرْكَنُ إِلَيْهِمْ شَيْئًا قَلِيلاً

  Ve lev lâ en sebbetnâke lekad kidte terkenu ileyhim şey’en kalîlâ(kalîlen).

Kelime Karşılaştırma
ve lev lâ : ve olmasaydı
en sebbetnâ-ke : biz seni sağlamlaştırmamız
lekad : andolsun ki
kidte : az kalsın, neredeyse
terkenu : meyledersin
ileyhim : onlara
şey’en : bir şey
kalîlen : az, biraz
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Eğer biz sana sebat vermiş olmasaydık, az kalsın onlara biraz meyledecektin.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Sana sebât etme kabiliyeti vermeseydik andolsun ki birazcık meyledecektin onlara.

 Abdullah Parlıyan = Eğer senin imanına sebat vermemiş olsaydık, belki de az kalsın onlara biraz olsun eğilim gösterecektin.

 Adem Uğur = Eğer seni sebatkâr kılmasaydık, gerçekten, nerdeyse onlara birazcık meyledecektin.

 Ahmed Hulusi = Eğer biz seni, direnç verip sarsılmaz kılmasaydık, neredeyse onlara birazcık meyledecektin!

 Ahmet Tekin = Eğer biz sana güven, ihtiyat, cesaret, güç ve sebat vermemiş olsaydık, neredeyse birazcık onlara meyledecektin.

 Ahmet Varol = Andolsun, eğer seni kararlı kılmasaydık, az da olsa onlara meyledecektin.

 Ali Bulaç = Eğer biz seni sağlamlaştırmasaydık, andolsun, onlara az bir şey (de olsa) eğilim gösterecektin.

 Ali Fikri Yavuz = Eğer biz sana sebat vermemiş olsaydık, sen onlara az bir şey meyledecektin.

 Ali Ünal = Biz sana tam sebat vermemiş olsaydık (ve sen tarafımızdan teyit gören bir rasûl olmamış olsaydın), onlara çok küçük de olsa bir meyil gösterebilirdin.

 Bayraktar Bayraklı = Eğer seni sebatkâr kılmasaydık yani engellemeseydik, gerçekten neredeyse onlara birazcık meyledecektin.

 Bekir Sadak = Sana sebat vermemis olsaydik, and olsun ki, az da olsa onlara meyledecektin.

 Celal Yıldırım = Eğer sana sebat vermemiş olsaydık, az da olsa, onlara neredeyse meyledecektin.

 Cemal Külünkoğlu = Eğer senin imanını berkitmemiş (güçlendirmemiş) olsaydık, belki de onlara biraz olsun eğilim gösterecektin.

 Diyanet İşleri (eski) = Sana sebat vermemiş olsaydık, and olsun ki, az da olsa onlara meyledecektin.

 Diyanet Vakfi = Eğer seni sebatkâr kılmasaydık, gerçekten, nerdeyse onlara birazcık meyledecektin.

 Edip Yüksel = Eğer seni sebatkâr kılmasaydık, gerçekten, nerdeyse onlara birazcık meyledecektin.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ve eğer biz sana sebat vermemiş olsa idik sen onlara az bir şey meyledeyazdındı

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ve eğer Biz sana sebat vermemiş olsaydık, sen onlara nerede ise meylettindi.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Eğer biz sana sebat vermemiş olsaydık, nerdeyse sen onlara birazcık meyledecektin.

 Gültekin Onan = Eğer biz seni sağlamlaştırmasaydık, andolsun, onlara az bir şey (de olsa) eğilim gösterecektin.

 Harun Yıldırım = Eğer seni sebatkâr kılmasaydık, gerçekten, nerdeyse onlara birazcık meyledecektin.

 Hasan Basri Çantay = Eğer sana sebat vermiş olmasaydık, andolsun ki, sen onlara (belki) biraz meyl edecekdin.

 Hayrat Neşriyat = Ve eğer Biz seni tesbit etmemiş olsa idik, az kaldı onlara biraz meyil edecek idin.

 İbni Kesir = Şayet sana sebat vermemiş olsaydık; andolsun ki, az da olsa onlara meyl edecektin.

 Kadri Çelik = Eğer biz seni sağlam kılmasaydık, kesinlikle sen onlara az bir şey (de olsa) eğilim gösterecektin.

 Muhammed Esed = Eğer seni(n imanını) berkitmemiş olsaydık, belki de onlara biraz olsun eğilim gösterecektin.

 Mustafa İslamoğlu = Fakat Biz eğer kalbini iman üzere perçinlememiş olsaydık, belki o zaman birazçık olsun onlara eğilim göstermen mümkün olabilirdi.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve eğer Biz seni tesbit etmemiş olsa idik, az kaldı onlara biraz meyil edecek idin.

 Ömer Öngüt = Eğer biz sana sebat vermemiş olsaydık, neredeyse onlara birazcık meyledecektin.

 Şaban Piriş = Eğer seni sağlam tutmamış olsaydık, az da olsa onlara meyledecektin.

 Sadık Türkmen = Ant olsun, eğer Biz seni sağlamlaştırmamış olsaydık, neredeyse onlara birazcık meyledecektin.

 Seyyid Kutub = Eğer sana direnme gücü vermeseydik, azıcık onlara yanaşmak üzereydin.

 Suat Yıldırım = Eğer sana sebat vermeseydik nerdeyse azıcık da olsa onlara meyledecektin.

 Süleyman Ateş = Eğer biz seni sağlamlaştırmamış olsaydık, onlara bir parça yanaşacaktın.

 Tefhim-ul Kuran = Eğer biz seni sağlamlaştırmasaydık, andolsun, sen onlara az bir şey (de olsa) eğilim gösterecektin.

 Ümit Şimşek = Eğer sana sebat vermemiş olsaydık, neredeyse sen de bir parça onlara meyledecektin.

 Yaşar Nuri Öztürk = Eğer biz seni sağlamlaştırmamış olsaydık, yemin olsun, onlara birazcık meylediverecektin.

 İskender Ali Mihr = Ve seni sebat ettirmeseydik, andolsun ki sen, onlara biraz meylederdin.

 İlyas Yorulmaz = Eğer biz seni desteklemeseydik, neredeyse az kaldı onların isteklerine uyacaktın.