Önceki Ayet Sonraki Ayet  
53. Sûre Necm/59

 أَفَمِنْ هَذَا الْحَدِيثِ تَعْجَبُونَ

  E fe min hâzel hadîsi ta’cebûn(ta’cebûne).

Kelime Karşılaştırma
e : mi
fe : yoksa
min hâzâ el hadîsi : bu sözden
ta’cebûne : size acayip geldi
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (59-61) Şimdi siz gaflet içinde eğlenerek bu söze mi (Kur’an’a mı) şaşıyorsunuz, gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz?

 Abdulbaki Gölpınarlı = Bu söze mi şaştınız siz?

 Abdullah Parlıyan = Siz bu sözü ve bu haberleri mi tuhaf buluyorsunuz?

 Adem Uğur = Şimdi siz bu söze (Kur'an'a) mı şaşıyorsunuz?

 Ahmed Hulusi = Şimdi siz bu olayı (ölümle başlayan ölümsüz hayatı) acayip mi buluyorsunuz?

 Ahmet Tekin = Şimdi siz, bu sözden, Kur’ân’dan dolayı mı hayretler içindesiniz?

 Ahmet Varol = Şimdi siz bu söze mi hayret ediyorsunuz?

 Ali Bulaç = Şimdi siz, bu sözden mi şaşkınlığa düşüyorsunuz?

 Ali Fikri Yavuz = Şimdi siz, bu Kur’an’a mı şaşıyorsunuz? (Ey Mekke’liler).

 Ali Ünal = Öyleyken, (sizi ebedî mutluluğa çağıran) bu Söz’e mi şaşıyorsunuz?

 Bayraktar Bayraklı = Şimdi bu kitaba mı hayret ediyorsunuz?

 Bekir Sadak = Bu soze mi sasiyorsunuz?

 Celal Yıldırım = Yoksa bu söze mi şaşıyorsunuz?

 Cemal Külünkoğlu = (59-61) Şimdi siz bu söze (Kur'an'a) mı şaşırıyorsunuz? Ve gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz! Gaflet içinde eğlenip duruyorsunuz!

 Diyanet İşleri (eski) = Bu söze mi şaşıyorsunuz?

 Diyanet Vakfi = Şimdi siz bu söze (Kur'an'a) mı şaşıyorsunuz?

 Edip Yüksel = Bu söze mi şaşıyorsunuz?

 Elmalılı Hamdi Yazır = Şimdi, siz bu sözden mi hayrete düşüyorsunuz?

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Şimdi siz bu söze mi şaşıyorsunuz?

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Şimdi siz bu sözden mi hayret ediyorsunuz?

 Gültekin Onan = Şimdi siz bu söze mi hayret ediyorsunuz?

 Harun Yıldırım = Şimdi siz bu sözden dolayı mı hayret edersiniz?

 Hasan Basri Çantay = Şimdi siz bu söze mi şaşıyorsunuz?

 Hayrat Neşriyat = (59-60) Şimdi (siz) bu sözden mi (Kur’ân’dan mı) şaşıyorsunuz? Ve gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz!

 İbni Kesir = Bu söze mi şaşıyorsunuz siz?

 Kadri Çelik = Şimdi siz bu sözden mi şaşkınlığa düşüyorsunuz?

 Muhammed Esed = Siz bu haberleri tuhaf mı buluyorsunuz?

 Mustafa İslamoğlu = Ne yani, siz bu (kaçınılmaz) olayın haberini tuhaf mı buluyorsunuz?

 Ömer Nasuhi Bilmen = (59-60) Şimdi siz bu kelâmdan mı teaccüb ediyorsunuz? Ve gülüyorsunuz da ağlamıyorsunuz?

 Ömer Öngüt = Şimdi siz bu söze mi şaşıyorsunuz?

 Şaban Piriş = Bu söze mi şaşıyorsunuz?

 Sadık Türkmen = Şimdi, siz bu sözden mi hayrete düşüyorsunuz?

 Seyyid Kutub = Bu Kur'an sizin tuhafınıza mı gidiyor?

 Suat Yıldırım = (59-62) Şimdi siz bu söze mi şaşırıyorsunuz? Hep gülüyorsunuz, ama ağlamıyorsunuz. Üstelik kafa tutuyor, oyalanıyorsunuz. Haydi artık (bırakın bu gafleti de) Allah’a secde ve ibadet edin!

 Süleyman Ateş = Şimdi siz bu söze mi hayret ediyorsunuz?

 Tefhim-ul Kuran = Şimdi siz, bu sözden mi şaşkınlığa düşüyorsunuz?

 Ümit Şimşek = Siz bu söze mi şaşıyorsunuz?

 Yaşar Nuri Öztürk = Şimdi siz bu sözden mi hayrete düşüyorsunuz?

 İskender Ali Mihr = Yoksa bu söz size acayip mi geldi?

 İlyas Yorulmaz = (Allah’ın) Bu sözlerine şaşırıyor musunuz?