Önceki Ayet Sonraki Ayet  
44. Sûre Duhân/49

 ذُقْ إِنَّكَ أَنتَ الْعَزِيزُ الْكَرِيمُ

  Zuk, inneke entel azîzul kerîm(kerîmu).

Kelime Karşılaştırma
zuk : tat
inne-ke : muhakkak ki sen
ente : sen
el azîzu : azîz
el kerîmu : kerim, şerefli
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (Deyin ki:) “Tat bakalım! Hani sen güçlüydün, şerefliydin!?”

 Abdulbaki Gölpınarlı = Tat, şüphe yok ki sen üstündün, kerem sâhibiydin.

 Abdullah Parlıyan = Bu azabı tat, zannına göre üstündün, güçlüydün, saygı değerdin.

 Adem Uğur = (Ve deyin ki:) Tat bakalım. Hani sen kendince üstündün, şerefliydin!

 Ahmed Hulusi = "Tat! Sen (güya) Aziyz'din, Keriym'din!"

 Ahmet Tekin = 'Tat bakalım, sana böyle bir ceza lâyık! Çünkü sen güçlüsün, iktidar sahibisin, şerefli, itibarlısın.' denir.

 Ahmet Varol = 'Tat. Çünkü (kendince) üstün ve şerefli olan sendin.'

 Ali Bulaç = "(Azabı) Tad; çünkü sen, (kendince) üstün, onurluydun."

 Ali Fikri Yavuz = (Sonra ona şöyle deyin): Tad bakalım, çünkü sen, (zannınca kavminin arasında) çok şerefli ve çok iyi bir kimse idin!...

 Ali Ünal = “Tat (şimdi azabı)! Sen pek şerefli, pek güçlü ve asildin değil mi?

 Bayraktar Bayraklı = Kendisine şöyle denir: “Tat bakalım, hani sen şerefli ve güçlü idin!”

 Bekir Sadak = (47-50) «ucluyu yakalayin, cehennemin ortasina surukleyin, sonra basina azap olarak kaynar su dokun» denir, sonra ona: «Tad bakalim, hani serefli olan, degerli olan yalniz sendin. Iste bu, suphelenip durdugunuz seydir» denir.

 Celal Yıldırım = (Azabı) tad ! (İddiana göre) üstündün, güçlüydün, saygıdeğerdin.

 Cemal Külünkoğlu = (49-50) (Deyin ki:) “Tat bakalım! Hani sen güçlüydün, şerefliydin! İşte bu; doğrusu şüphelenip durduğunuz şeydir.”

 Diyanet İşleri (eski) = (47-50) 'Suçluyu yakalayın, cehennemin ortasına sürükleyin, sonra başına azap olarak kaynar su dökün' denir, sonra ona: 'Tad bakalım, hani şerefli olan, değerli olan yalnız sendin. İşte bu, şüphelenip durduğunuz şeydir' denir.

 Diyanet Vakfi = (47-50) (Allah zebânilere emreder): Tutun onu! Cehennemin ortasına sürükleyin! Sonra başına azap olarak kaynar su dökün! (ve deyin ki:) Tat bakalım. Hani sen kendince üstündün, şerefliydin! İşte bu, şüphelenip durduğunuz şeydir.

 Edip Yüksel = 'Tad bakalım; sen çok üstün ve şerefliydin!'

 Elmalılı Hamdi Yazır = Tat bakalım deyin: çünkü sen azîzdin, kerîmdin.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Tat bakalım (azabı)! Çünkü sen çok güçlü ve şerefli idin, deyin.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ona şöyle denir: «Tat bakalım azabı! hani sen kendine göre çok güçlü ve çok üstündün.

 Gültekin Onan = (Azabı) Tad; çünkü sen, (kendince) üstün, onurluydun.

 Harun Yıldırım = “Tad; çünkü sen, üstün, onurluydun.”

 Hasan Basri Çantay = Tat (o azâbı). Çünkü sen, (evet iddiânca) sen çok ulu, çok şerefli idin»!

 Hayrat Neşriyat = (Ve ona denir ki:) 'Tat (bakalım)! Çünki (zannınca) güçlü olan, şerefli olan ancak sendin!'

 İbni Kesir = Tad bakalım; hani güçlü olan, değerli olan yalnız sendin?

 Kadri Çelik = “(Azabı) Tat; sen, (hani) güçlü ve yüceydin!”

 Muhammed Esed = Bunları tat ey (yeryüzünde) kendini böyle kudret sahibi, böyle üstün gören!

 Mustafa İslamoğlu = Tat bakalım; çünkü sen, evet sen hatırlı, saygın biri olmalısın (!)

 Ömer Nasuhi Bilmen = (48-49) Sonra başının üstüne o pek kaynar su azabından dökün. (Deyin ki) «Tad! Şüphe yok, sen (zûm ediyordun ki) pek kuvvetli, pek âlicenap olan sensin.»

 Ömer Öngüt = "Tat bakalım! Hani sen kendince çok üstün, çok şerefli bir kimse idin. "

 Şaban Piriş = -Tat bunu, hani sen güçlü ve şerefliydin.

 Sadık Türkmen = ”tat bakalım! Çünkü sen kendince üstündün, şerefliydin!”

 Seyyid Kutub = Tad bakalım, hani şerefli olan, üstün olan yalnız sendin?

 Suat Yıldırım = (47-50) Allah Zebanîlere: "Tutun onu da" buyurur, "cehennemin ta ortasına sürükleyin. Sonra da başının üstünden kaynar su dökün!" ve deyin ki: "Tat bakalım! Hani üstündün, kudretliydin, asildin!" İşte hakkında şüphe ve mücadele ettiğiniz o gerçek budur.

 Süleyman Ateş = "Tad, zira sen kendince üstündün, şerefliydin."

 Tefhim-ul Kuran = «(Azabı) Tad; çünkü sen, (kendince) üstün, onurluydun.»

 Ümit Şimşek = Tat bakalım; sen çok güçlü, şerefli biriydin!

 Yaşar Nuri Öztürk = "Tat bakalım! Hani sen onurluydun, seçkindin."

 İskender Ali Mihr = (Azabı) tat! (Hani) sen, gerçekten azîzdin ve kerimdin (kendini öyle zannediyordun).

 İlyas Yorulmaz = Tat bakalım azabı, hani sen çok güçlü ve değerli birisiydin!