Önceki Ayet Sonraki Ayet  
23. Sûre Mü’minûn/49

 وَلَقَدْ آتَيْنَا مُوسَى الْكِتَابَ لَعَلَّهُمْ يَهْتَدُونَ

  Ve lekad âteynâ mûsâl kitâbe leallehum yehtedûn(yehtedûne).

Kelime Karşılaştırma
ve lekad : ve andolsun
âteynâ : biz verdik
mûsâ : Musa
el kitâbe : kitap
lealle-hum : umulur ki böylece onlar
yehtedûne : hidayete ererler
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Andolsun, hidayete ersinler diye Mûsâ’ya Kitab’ı (Tevrat’ı) verdik.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Andolsun ki biz, doğru yolu bulsunlar diye Mûsâ'ya kitap vermiştik.

 Abdullah Parlıyan = Belki doğru yolu tutarlar diye, Musa'ya kitap vermiştik.

 Adem Uğur = Andolsun biz Musa'ya, belki onlar yola gelirler diye, Kitab'ı verdik.

 Ahmed Hulusi = Andolsun ki, (İsrailoğulları) hakikate ersinler diye Musa'ya hakikat BİLGİsini verdik.

 Ahmet Tekin = Andolsun biz, Mûsâ’ya, onlar doğru yolu görüp tercih etme imkânı bulur ümidiyle kutsal kitabı vermiştik.

 Ahmet Varol = Andolsun biz Musa'ya, bel ki onunla doğru yola ererler diye Kitab'ı vermiştik.

 Ali Bulaç = Andolsun, biz Musa'ya kitabı verdik, belki onlar hidayete erer diye.

 Ali Fikri Yavuz = Yemin olsun, Mûsa’ya Tevrat’ı verdik ki, kavmi hidayete ersinler .

 Ali Ünal = Biz de Musa’ya, halkı hayatlarında doğru olan yolu izlesinler diye o (mukaddes) Kitabı verdik.

 Bayraktar Bayraklı = Andolsun biz Mûsâ'ya, belki onlar yola gelirler diye kitabı verdik.

 Bekir Sadak = And olsun ki Musa'ya, dogru yola girsinler diye Kitap verdik.

 Celal Yıldırım = And olsun ki Musâ'ya o kitabı (Tevrat'ı) verdik ki, onlar doğru yolu bulsunlar.

 Cemal Külünkoğlu = Andolsun ki biz, doğru yolu bulsunlar diye Musa'ya kitabı (Tevrat'ı) verdik.

 Diyanet İşleri (eski) = And olsun ki Musa'ya, doğru yola girsinler diye Kitap verdik.

 Diyanet Vakfi = Andolsun biz Musa'ya, belki onlar yola gelirler diye, Kitab'ı verdik.

 Edip Yüksel = Doğruyu bulurlar diye Musa'ya Kitabı vermiştik.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Şanım hakkı için berikiler doğru yolu tutabilsinler diye Musâya o kitabı da verdik

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Andolsun ki, berikiler doğru tutabilsinler diye Musa'ya o kitabı da verdik.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Andolsun biz Musa'ya belki onlar yola gelirler diye, o kitabı da verdik.

 Gültekin Onan = Andolsun, biz Musa'ya kitabı verdik, belki onlar hidayete erer diye.

 Harun Yıldırım = Andolsun biz Musa'ya, belki onlar yola gelirler diye, Kitab'ı verdik.

 Hasan Basri Çantay = Andolsun ki biz Musâya, (kavmi) belki hidâyete kavuşurlar diye, o kitabı (Tevrâtı) verdik.

 Hayrat Neşriyat = And olsun ki Mûsâ’ya da Kitâb’ı verdik. Tâ ki onlar (o İsrâîloğulları), doğru yolu bulabilsinler.

 İbni Kesir = Andolsun ki; doğru yola gelsinler diye Musa'ya Kitab'ı verdik.

 Kadri Çelik = Şüphesiz biz, belki onlar hidayete erer diye Musa'ya kitabı verdik.

 Muhammed Esed = Oysa, belki doğru yolu tutarlar diye Musa'ya kitap vermiştik.

 Mustafa İslamoğlu = Ama doğrusu Biz Musa'ya ilahi mesajı, belki onlar doğru yolu bulurlar diye vermiştik.

 Ömer Nasuhi Bilmen = Andolsun ki, Mûsa'ya kitap verdik, (kavmi) hidâyete erebilsinler diye.

 Ömer Öngüt = Andolsun ki biz Musa'ya, belki hidayet bulurlar diye kitap verdik.

 Şaban Piriş = Doğru yolu görsünler diye Musa’ya da kitabı vermiştik.

 Sadık Türkmen = Kuşkusuz, musa’ya kitabı verdik. Belki doğru yolu bulurlar, diye.

 Seyyid Kutub = Soydaşları doğru yolu bulsunlar diye Musa'ya kitap verdik.

 Suat Yıldırım = Oysa doğru yolu tutmaları ümidiyle biz Mûsâ’ya kitabı verdik.

 Süleyman Ateş = (Sonra Mûsâ, İsrâil oğullarını Mısır'dan çıkardı. İsrâil oğulları) Doğru yolu bulsunlar diye biz, Mûsâ'ya Kitabı (Tevrât'ı) verdik.

 Tefhim-ul Kuran = Andolsun, biz Musa'ya kitabı verdik, belki onlar hidayete erer diye.

 Ümit Şimşek = Doğru yolu bulsunlar diye Biz Musa'ya kitap da verdik.

 Yaşar Nuri Öztürk = Yemin olsun, Mûsa'ya o Kitap'ı vermiştik ki, hidayete erebilsinler.

 İskender Ali Mihr = Ve andolsun, Hz. Musa’ya kitap verdik ki böylece onlar, hidayete ersinler.

 İlyas Yorulmaz = Musa’ya kitabı verdik ki, belki doğru yola girerler diye.