Önceki Ayet Sonraki Ayet  
74. Sûre Müddessir/22

 ثُمَّ عَبَسَ وَبَسَرَ

  Summe abese ve beser(besere).

Kelime Karşılaştırma
summe : sonra
abese : kaşlarını çattı
ve besere : ve yüzünü ekşitti
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Sonra yüzünü ekşitti, kaşlarını çattı.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Sonra kaşını çattı, suratını astı,

 Abdullah Parlıyan = Sonra bir iş yapamamanın üzüntüsü ve öfkesinden kaşlarını çattı, suratını astı.

 Adem Uğur = Sonra kaşlarını çattı, suratını astı.

 Ahmed Hulusi = Sonra kaşlarını çattı ve yüzünü ekşitti!

 Ahmet Tekin = Üstelik kaşını çatıp, surat astı, Kuran’ın ve İslâm’ın hedeflerinin planlanan vakitten önce gerçekleşmesini istedi, bekleyemedi.

 Ahmet Varol = Sonra suratını astı ve kaşlarını çattı.

 Ali Bulaç = Sonra kaşlarını çattı ve yüzünü ekşitti.

 Ali Fikri Yavuz = Sonra (söyliyecek söz bulamadığından) suratını astı ve kaşlarını çattı.

 Ali Ünal = Ardından suratını astı, kaşlarını çattı.

 Bayraktar Bayraklı = (21-25) Sonra baktı. Sonra yüzünü ekşitti ve suratını astı. Sonra arkasını döndü ve kibirlendi. Şöyle dedi: “Bu, sadece öncekilerden nakledilen bir büyüdür. Bu yalnızca bir insan sözüdür.”

 Bekir Sadak = Sonra kaslarini catti, suratini asti;

 Celal Yıldırım = Sonra kaşını çatıp yüzünü ekşitti.

 Cemal Külünkoğlu = Sonra (söyleyecek söz bulamayınca) suratını astı ve kaşlarını çattı.

 Diyanet İşleri (eski) = Sonra kaşlarını çattı, suratını aştı;

 Diyanet Vakfi = (21-25) Sonra baktı. Sonra kaşlarını çattı, suratını astı. En sonunda, kibirini yenemeyip sırt çevirdi de: «Bu (Kur'an) dedi, olsa olsa (sihirbazlardan öğrenilip) nakledilen bir sihirdir. Bu, insan sözünden başka bir şey değil.»

 Edip Yüksel = Sonra surat astı, kaşlarını çattı.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Sonra kaşını çattı ve ekşiyerek surat astı

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = sonra kaşını çattı ve ekşiyerek surat astı.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Sonra kaşını çattı, surat astı.

 Gültekin Onan = Sonra kaşlarını çattı ve yüzünü ekşitti.

 Harun Yıldırım = Sonra surat astı ve yüzünü ekşitti.

 Hasan Basri Çantay = Sonra (ümîdsizliğinden ve öfkesinden) kaşlarını çatdı, suratını asdı.

 Hayrat Neşriyat = Sonra (Kur’ân’ın hakikatini o da anladı da inâdî küfründen) kaşlarını çattı ve suratını astı.

 İbni Kesir = Sonra kaşlarını çattı, suratını astı.

 Kadri Çelik = Sonra kaşlarını çattı ve yüzünü ekşitti.

 Muhammed Esed = sonra kaşlarını çatarak dik dik süzer,

 Mustafa İslamoğlu = (21-25) Sonra baktı. Sonra kaşlarını çattı, suratını astı. En sonunda, kibirini yenemeyip sırt çevirdi de: «Bu (Kur'an) dedi, olsa olsa (sihirbazlardan öğrenilip) nakledilen bir sihirdir. Bu, insan sözünden başka bir şey değil.»

 Ömer Nasuhi Bilmen = (22-23) Sonra kaşını çattı, suratını astı. Sonra gerisine döndü ve böbürlendi.

 Ömer Öngüt = Sonra suratını astı, kaşlarını çattı.

 Şaban Piriş = Sonra kaşlarını çatıp, surat astı.

 Sadık Türkmen = Sonra suratını astı ve kaşlarını çattı.

 Seyyid Kutub = Sonra suratını astı ve kaşlarını çattı.

 Suat Yıldırım = Sonra surat astı ve yüzünü ekşitti.

 Süleyman Ateş = Sonra surat astı, kaşlarını çattı,

 Tefhim-ul Kuran = Sonra kaşlarını çattı ve yüzünü ekşitti.

 Ümit Şimşek = Sonra kaşlarını çattı, suratını astı.

 Yaşar Nuri Öztürk = Sonra kaşlarını çattı ve yüzünü ekşitti.

 İskender Ali Mihr = Sonra da kaşlarını çattı, yüzünü ekşitti.

 İlyas Yorulmaz = Sonra yüzünü buruşturdu, kaşlarını çattı.