Önceki Ayet Sonraki Ayet  
77. Sûre Mürselât/21

 فَجَعَلْنَاهُ فِي قَرَارٍ مَّكِينٍ

  Fe cealnâhu fî karârin mekîn(mekînin).

Kelime Karşılaştırma
fe : sonra
cealnâ-hu : onu kıldık
: içinde, de
karârin : yerleşme mekânı, bir karar yeri
mekînin : sağlam, kuvvetli
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (21-22) Sonra onu belli bir süreye kadar sağlam bir yerde (ana rahminde) tuttuk.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Derken onu, karâr edilecek kuvvetli bir yerde tutmadık mı?

 Abdullah Parlıyan = O suyu ana rahminde sağlam bir yere yerleştirdik,

 Adem Uğur = İşte o suyu, sağlam bir yere yerleştirdik.

 Ahmed Hulusi = Onu güvenli bir mekânda (rahimde) oluşturduk;

 Ahmet Tekin = Onu elverişli sağlam, muhkem itibarlı bir yere yerleştirerek planlayıp büyütmedik mi?

 Ahmet Varol = Ardından onu sağlam bir karar yerine yerleştirdik.

 Ali Bulaç = Sonra onu savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik.

 Ali Fikri Yavuz = Sonra o suyu, sağlam bir yerde (rahimde) sakladık,

 Ali Ünal = Ve o sıvıyı sağlam bir yere yerleştirdik,

 Bayraktar Bayraklı = (21-22) Sonra belli bir süreye kadar onu sağlam bir yere yerleştirmedik mi?

 Bekir Sadak = (20-22) Sizi bayagi bir sudan yaratip onu belli bir sureye kadar saglam bir yere yerlestirmedik mi?

 Celal Yıldırım = (21-22) Sonra onu belirlenmiş bir vakte kadar sağlam bir karargâhta bulundurmadık mı ?

 Cemal Külünkoğlu = (21-22) Sonra o suyu, (doğum için) belirli bir vakte kadar sağlam bir yerde (rahimde) muhafaza ettik.

 Diyanet İşleri (eski) = (20-22) Sizi bayağı bir sudan yaratıp onu belli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirmedik mi?

 Diyanet Vakfi = (21-22) İşte o suyu, belli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirdik.

 Edip Yüksel = Ve sonra onu iyi korunan bir yere yerleştirmedik mi?

 Elmalılı Hamdi Yazır = Kılıp da onu bir makarda temkin

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Onu güvenli bir yere (rahme) koyduk.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Onu sağlam bir yerde oturttuk.

 Gültekin Onan = Sonra onu savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik.

 Harun Yıldırım = Sonra onu sağlam bir yere yerleştirmedik mi?

 Hasan Basri Çantay = Onu sağlam bir yerde tutub da,

 Hayrat Neşriyat = (21-22) Sonra onu belli bir zamâna kadar sağlam bir yerde (rahimde yerleşik) kıldık.

 İbni Kesir = Onu sağlam bir yere yerleştirdik.

 Kadri Çelik = Onu güvenli bir yere (rahme) koyduk.

 Muhammed Esed = (rahmin içinde) sağlam bir şekilde muhafaza ettiğimiz (bir sıvıdan),

 Mustafa İslamoğlu = Ki Biz o sıvıyı (rahim gibi) sağlam bir karar mahallinde korumaya aldık;

 Ömer Nasuhi Bilmen = İmdi onu bir sağlam karargâhta (bulunur) kıldık.

 Ömer Öngüt = Sonra o suyu sağlam bir karargâh olan rahime yerleştirdik.

 Şaban Piriş = Ve suyu sağlam bir yere yerleştirmedik mi?

 Sadık Türkmen = Onu sağlam bir karargâha yerleştirdik,

 Seyyid Kutub = Sonra o sıvı damlasını korunaklı bir yuvaya yerleştirmedik mi?

 Suat Yıldırım = (21-22) Sonra da o meni nutfesini belirli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirdik.

 Süleyman Ateş = Onu sağlam bir karar yerine koyduk.

 Tefhim-ul Kuran = Sonra onu savunması sağlam bir karar yerine yerleştirdik,

 Ümit Şimşek = Sonra onu sağlam bir yere yerleştirdik:

 Yaşar Nuri Öztürk = Onu dayanıklı karargâhta tuttuk.

 İskender Ali Mihr = Sonra onu sağlam bir yerde kararlı kıldık (yerleştirdik).

 İlyas Yorulmaz = Sonra o suyu sağlam bir yere yerleştirdik.