Önceki Ayet Sonraki Ayet  
83. Sûre Mutaffifîn/2

 الَّذِينَ إِذَا اكْتَالُواْ عَلَى النَّاسِ يَسْتَوْفُونَ

  Ellezîne izâktâlû alân nâsi yestevfûn(yestevfûne).

Kelime Karşılaştırma
ellezîne : onlar
izâ : olduğu zaman
ektâlû : ölçekle ölçerek satın aldılar
alâ en nâsi : insanlara
yestevfûne : vefalı davranırlar, dürüst, doğru olurlar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Onlar insanlardan (bir şey) ölçüp aldıkları zaman, tam ölçerler.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Öyle kişilerdir onlar ki insanlardan bir şey alırlarken tamam ölçerler.

 Abdullah Parlıyan = Onlar ki insanlardan birşey ölçüp aldıklarında, ölçüyü tam tutarlar.

 Adem Uğur = Onlar insanlardan alırken ölçüp tarttıklarında tam,

 Ahmed Hulusi = Onlar ki, insanlardan haklarını tam ölçüyle alırlar da;

 Ahmet Tekin = İnsanlardan alırken ölçüp tartarlarken, tamı tamına ölçüp tartarlar.

 Ahmet Varol = Onlar insanlardan ölçerek bir şey aldıklarında noksansız alırlar.

 Ali Bulaç = Ki onlar, insanlardan ölçerek aldıklarında noksansız alırlar.

 Ali Fikri Yavuz = Ki onlar, insanlardan ölçüp (haklarını) aldıkları zaman, tam olarak alırlar.

 Ali Ünal = Onlar, bir şey satın alır veya alacaklarını tahsil ederken, başkalarının aleyhine olarak tartıyıölçüyü dolgun tutarlar.

 Bayraktar Bayraklı = (2-3) Onlar, insanlardan bir şey aldıkları zaman tam ölçüp tartarlar. Kendileri bir şey sattıkları zaman onlara eksik ölçüp tartarlar.

 Bekir Sadak = (1-3) Insanlardan, kendileri bir seyi olcerek aldiklari zaman tam alan; ama onlara bir seyi olcup tartarak verdiklerinde eksik tutan kimselerin, vay haline!

 Celal Yıldırım = Onlar ki, insanlardan ölçüp alırken noksansız alırlar.

 Cemal Külünkoğlu = Onlar ki, insanlardan (bir şey) ölçüp aldıkları zaman, tam ölçerler.

 Diyanet İşleri (eski) = (1-3) İnsanlardan, kendileri bir şeyi ölçerek aldıkları zaman tam alan; ama onlara bir şeyi ölçüp tartarak verdiklerinde eksik tutan kimselerin, vay haline!

 Diyanet Vakfi = (1-3) İnsanlardan alırken ölçüp tarttıklarında tam, onlara vermek için ölçüp tarttıklarında ise noksan yapan hilekârlara yazıklar olsun!

 Edip Yüksel = Halktan bir şey aldıklarında ölçüyü tam uygularlar.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ki nâs üzerinden kendilerine ölçtükleri zaman tam basarlar

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Onlar ki, insanlar üzerinden kendilerine ölçtüklerinde tam basarlar.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Onlar insanlardan kendilerine bir şey aldıkları zaman tam ölçerler.

 Gültekin Onan = Ki onlar, insanlardan ölçerek aldıklarında noksansız alırlar.

 Harun Yıldırım = Onlar ki insanlardan ölçerek aldıklarında tam almak isterler.

 Hasan Basri Çantay = Ki onlar insanlardan ölçekle aldıkları zaman (haklarını) tastamam alanlar,

 Hayrat Neşriyat = Onlar ki, insanlardan ölçerek (bir şey) aldıkları zaman, tam alırlar.

 İbni Kesir = Onlar ki; insanlardan bir şey aldıkları zaman kendileri ölçerek tam alırlar.

 Kadri Çelik = Onlar, insanlardan ölçerek aldıklarında noksansız alırlar.

 Muhammed Esed = Onlar, (öteki) insanlardan haklarını eksiksiz isterler;

 Mustafa İslamoğlu = Kendileri başkalarından alacakları zaman noksansız isterler;

 Ömer Nasuhi Bilmen = O kimseler ki, nâs aleyhine ölçtükleri zaman tam ölçer alırlar.

 Ömer Öngüt = Onlar ki insanlardan bir şey ölçüp aldıkları zaman ölçüyü tam yaparlar.

 Şaban Piriş = İnsanlardan/halktan aldıklarında tam alan..

 Sadık Türkmen = Onlar, insanlardan ölçüp aldıkları zaman tam alırlar.

 Seyyid Kutub = Onlar insanlardan bir şey ölçüp aldıkları zaman eksiksiz alırlar.

 Suat Yıldırım = Onlar ki satın alırken haklarını tam olarak alırlar.

 Süleyman Ateş = Onlar insanlardan bir şey ölçüp aldıkları zaman ölçüyü tam yaparlar.

 Tefhim-ul Kuran = Ki onlar, insanlardan ölçerek aldıklarında noksansız alırlar.

 Ümit Şimşek = Onlar insanlardan birşey ölçerek aldıklarında tastamam alırlar.

 Yaşar Nuri Öztürk = Ki onlar insanlardan alırken ölçüyü tam yaparlar,

 İskender Ali Mihr = Onlar, ölçerek satın aldıkları zaman insanlara vefalı davranırlar (dürüst olup tam ölçerler).

 İlyas Yorulmaz = Onlar öyle kimselerdir ki, insanlara (kendisi için her hangi bir şey aldıklarında) tartırdıklarında, ölçüye tam uymalarını isterler.