Önceki Ayet Sonraki Ayet  
3. Sûre Âl-iİmrân/197

 مَتَاعٌ قَلِيلٌ ثُمَّ مَأْوَاهُمْ جَهَنَّمُ وَبِئْسَ الْمِهَادُ

  Metâun kalîlun summe me’vâhum cehennem(cehennemu), ve bi’sel mihâd(mihâdu).

Kelime Karşılaştırma
metâun : bir metâ,
kalîlun : az
summe : sonra
me’vâ-hum : onların varacakları, barınacakları yer
cehennemu : cehennem
ve bi’se : ve ne kötü
el mihâdu : döşek, yatak
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (Onların bu refahı) az bir yararlanmadır. Sonra onların barınağı cehennemdir. Ne kötü bir yataktır orası!

 Abdulbaki Gölpınarlı = Bu, azıcık bir faydalanmadan ibaret, sonra sığınacakları yer cehennemdir ve orası, ne kötü bir yurttur, ne kötü bir yatak.

 Abdullah Parlıyan = O gelip geçici bir tatminden ibarettir, ama sonunda varacakları yer cehennemdir. O ne kötü bir yataktır.

 Adem Uğur = Azıcık bir menfaattır o. Sonra onların varacakları yer cehennemdir. O ne kötü varış yeridir!

 Ahmed Hulusi = O, geçici bir zevk ve tatmindir! Sonunda varacakları yer ise cehennemdir (yapmaları gerekenleri yapmamanın pişmanlığıyla, yanmaya mahkûm oldukları mekân). O ne kötü yaşam ortamı ve şartlarıdır!

 Ahmet Tekin = Bu azıcık bir dünya zevkidir, gelip geçici tatmindir. Onların mekânları cehennemdir. Orası ne kötü bir varış yeridir, ne kötü bir mekândır.

 Ahmet Varol = Bu az bir yararlanmadır; daha sonra varacakları yer cehennemdir. Orası ne kötü bir yataktır.

 Ali Bulaç = (Bu) Az bir yarar(lanma)dır. Sonra bunların barınma yerleri cehennemdir. Ne kötü bir yataktır o!

 Ali Fikri Yavuz = Kâfirlerin bu halleri çabuk kaybolan az bir zevktir. Sonra varacakları yer cehennem. O, ne kötü döşektir.

 Ali Ünal = Üzerinde durmaya bile değmez az bir geçimliktir o; hemen arkasından da, başlarını sokacakları yer olarak Cehennem gelir: ne de fena bir yatak!

 Bayraktar Bayraklı = O, gelip geçici bir tatminden ibarettir; ama sonunda varacakları yer cehennemdir. O ne kötü bir meskendir!

 Bekir Sadak = (196-19) 7 Inkar edenlerin diyar diyar gezip refah icinde dolasmasi sakin seni aldatmasin; az bir faydalanmadan sonra onlarin varacaklari yer cehennemdir. O ne kotu duraktir!..

 Celal Yıldırım = Az bir geçim ve yararlanma, sonra da varacakları yer Cehennem'dir; o ne kötü eyleşim yeridir!

 Cemal Külünkoğlu = Onların bu halleri çabuk kaybolan az bir zevktir. Sonra varacakları yer cehennemdir. O, ne kötü bir döşektir.

 Diyanet İşleri (eski) = (196-197) İnkar edenlerin diyar diyar gezip refah içinde dolaşması sakın seni aldatmasın; az bir faydalanmadan sonra onların varacakları yer cehennemdir. O ne kötü duraktır!..

 Diyanet Vakfi = Azıcık bir menfaattır o. Sonra onların varacakları yer cehennemdir. O ne kötü varış yeridir!

 Edip Yüksel = Bu kısa süreli bir yararlanmadır, sonra cehennemi boylayacaklar; ne kötü bir durak!

 Elmalılı Hamdi Yazır = Az bir zevk, sonra varacakları Cehennem, ne fena döşek

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Bu kısa bir zevkten ibarettir; sonra varacakları yer cehennemdir. Ne kötü bir döşektir O!

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Bu, az bir geçimliktir. Sonra onların varacakları yer cehennemdir. Ne kötü bir yataktır orası!

 Gültekin Onan = (Bu) Az bir yarar(lanma)dır. Sonra bunların barınma yerleri cehennemdir. Ne kötü bir yataktır o!

 Harun Yıldırım = Az bir geçimlik sonrasında onların varacakları yer Cehennemdir. Doğrusu orası ne kötü bir yataktır.

 Hasan Basri Çantay = Azıcık bir fâidedir (o). Sonunda varıb sığınacakları yer cehennemdir. O, ne kötü yatakdır!.

 Hayrat Neşriyat = (Bu, onlar için dünyada) az bir faydalanmadır! Sonra varacakları yer, Cehennemdir. Ve (o,) ne kötü yataktır!

 İbni Kesir = Az bir geçim. Sonra varacakları yer cehennemdir. O ne kötü yataktır.

 Kadri Çelik = (Bu) Az bir faydalanmadır, sonra onların varacakları yer cehennemdir. O pek de kötü bir yataktır!

 Muhammed Esed = o, gelip geçici bir tatmin(den ibaret)tir, ama sonunda varacakları yer cehennemdir -o, ne kötü bir meskendir!-

 Mustafa İslamoğlu = O geçici ve uçucu bir hazdır; sonunda varacakları yer cehennemdir, o ne kötü bir meskendir!

 Ömer Nasuhi Bilmen = Azıcık bir metadır, sonra onların varıp sığınacakları yer cehennemdir ve o ne fena bir yatak!

 Ömer Öngüt = Bu, ancak az bir geçimdir. Sonra varacakları yer cehennemdir. O ne kötü yataktır!

 Şaban Piriş = Az bir geçimlik sonra varacakları yer cehennemdir. Orası ne kötü yerleşim yeridir.

 Sadık Türkmen = (onların bu refahı) az bir yararlanmadır. Sonra onların barınağı cehennemdir. Ne kötü bir barınaktır orası!

 Seyyid Kutub = Sadece az bir hazdır bu. Sonra varacakları yer Cehennem'dir. Orası ne kötü bir barınaktır!

 Suat Yıldırım = Pek kısa bir zevk ve eğlenme! Sonra varacakları yer ise cehennem! Orası ne fena bir yataktır!

 Süleyman Ateş = Bu, az bir geçimdir. Sonra gidecekleri yer, cehennemdir. Ne kötü bir yataktır orası!

 Tefhim-ul Kuran = (Bu) Az bir yarar(lanma) dır. Sonra bunların barınma yerleri cehennemdir. Ne kötü bir yataktır o.

 Ümit Şimşek = Bu pek az bir menfaatten ibarettir; sonra da onların varacağı yer Cehennemdir. O ise ne kötü bir yataktır!

 Yaşar Nuri Öztürk = Azıcık bir nimetlenmedir o. Sonra onların varacağı yer cehennem olacaktır. Ne kötü yataktır o!

 İskender Ali Mihr = (Bu) Az bir metâdır. Sonra onların varacakları yer cehennemdir. Ve o ne kötü bir döşektir.

 İlyas Yorulmaz = Yaşamalarına az bir zaman verildi, sonra sığınacakları yer cehennemdir, kalacakları yer ne kadar kötü.