Önceki Ayet Sonraki Ayet  
37. Sûre Sâffât/177

 فَإِذَا نَزَلَ بِسَاحَتِهِمْ فَسَاء صَبَاحُ الْمُنذَرِينَ

  Fe izâ nezele bi sâhatihim fe sâe sabâhul munzerîn(munzerîne).

Kelime Karşılaştırma
fe izâ : o zaman, artık
nezele : indi
bi sâhati-him : onların sahasına
fe : böylece, işte
sâe : kötü oldu
sabâhu : sabah
el munzerîne : uyarılanlar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Fakat azabımız onların yurtlarına indiğinde, o uyarılmış olanların sabahı ne kötü olur!

 Abdulbaki Gölpınarlı = Fakat azâbımız, yurtlarına gelip çökünce korkutulanlar, ne de kötü bir sabaha kavuşacaklar.

 Abdullah Parlıyan = Fakat azabımız onları yurtlarında indiği zaman uyarılmış olanların uyanması ne kötü olacaktır.

 Adem Uğur = Azap yurtlarına indiğinde, uyarılanların (fakat yola gelmeyenlerin) sabahı ne kötü olur!

 Ahmed Hulusi = Onların alanına indiğinde, uyarılanların uyanışı ne kötü olur!

 Ahmet Tekin = Azâbımız, bulundukları topraklara ansızın indiğinde, sorumluluk, hesap ve ceza hatırlatılarak uyarılanların, uyarıya kulak asmayanların hali, sabahı, ne kötü olur.

 Ahmet Varol = Fakat (azap) onların alanlarına [4] inince uyarılanların sabahları ne kötü olur!

 Ali Bulaç = Fakat (azab) onların sahasına indiği zaman uyarılıp korkutulanların sabahı ne kötü olur.

 Ali Fikri Yavuz = Fakat civarlarına (ansızın azab) indiği vakit, ne fenadır o kendilerine acı haber verilenlerin sabahı!...

 Ali Ünal = İyi de, cezamız onu isteyenlerin yurtlarına indiğinde, uyarılıp da uyarıya kulak asmayanlar pek kötü bir sabaha uyanırlar!

 Bayraktar Bayraklı = O azap yurtlarına indiğinde, uyarılmış olup da yola gelmeyenlerin sabahı ne kötü olur!

 Bekir Sadak = O azap, yurtlarina indiginde, uyarilan fakat yola gelmeyenlerin sabahi ne kotu olur!

 Celal Yıldırım = Azâb onların sahasına indiği zaman, o uyarılan (nankör inkârcı)ların sabahı ne kötü olur!

 Cemal Külünkoğlu = Fakat o (azap) bir kez başlarına geldiğinde, uyarılmış olanların uyanması kötü olacaktır!

 Diyanet İşleri (eski) = O azap, yurtlarına indiğinde, uyarılan fakat yola gelmeyenlerin sabahı ne kötü olur!

 Diyanet Vakfi = Azap yurtlarına indiğinde, uyarılanların (fakat yola gelmeyenlerin) sabahı ne kötü olur!

 Edip Yüksel = Yurtlarına inince uyarılanların sabahı ne kötü olur!

 Elmalılı Hamdi Yazır = Amma onların sahasına indiği vakıt ne fenadır o acı haber verilenlerin sabahı!...

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Fakat (azap) onların sahasına indiği zaman o acı haber verilenlerin sabahı ne fenadır!

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Fakat (azabımız) onların sahasına indiği zaman, (o acı sonuçla) uyarılanların sabahı ne kötüdür!

 Gültekin Onan = Fakat (azab) onların sahasına indiği zaman uyarılıp korkutulanların sabahı ne kötü olur.

 Harun Yıldırım = Azap yurtlarına indiğinde, uyarılanların (fakat yola gelmeyenlerin) sabahı ne kötü olur!

 Hasan Basri Çantay = Fakat bu, onların bölgesine çökünce (gelecek tehlikelerle öteden beri) korkutulan onların sabahı ne kötü (olacak) dır!

 Hayrat Neşriyat = Ama (o azab) onların sâhasına indiği zaman, artık o korkutulanların sabâhı ne kötüdür!

 İbni Kesir = Fakat o, yurtlarına indiğinde uyarılanların sabahı ne kötü olur.

 Kadri Çelik = Fakat (azap) onların sahasına indiği zaman, uyarılıp korkutulanların sabahı pek de kötü olacak!

 Muhammed Esed = O azap yurtlarına indiğinde, uyarılmış olup da yola gelmeyenlerin sabahı ne kötü olur!

 Mustafa İslamoğlu = Fakat o aniden kendi mekanlarında başlarına indiğinde, uyarılanlar berbat bir sabaha uyanmış olacaklar.

 Ömer Nasuhi Bilmen = (177-179) Fakat onların sahasına indiği vakit artık korkutulmuş olanların sabahı ne kadar fenadır. Ve onlardan bir zamana kadar yüz çevir. Ve gör. Onlar da yakında göreceklerdir.

 Ömer Öngüt = Fakat o, yurtlarına indiğinde, o uyarılanların sabahı ne kötü olur!

 Şaban Piriş = Azap, onların alanına inince, uyarılanların sabahı ne acıdır!

 Sadık Türkmen = Fakat o yurtlarına indiğinde, uyarılmış olanların sabahı ne kötü olur!

 Seyyid Kutub = Fakat o azap yurtlarına indiği vakit uyarılmış olanların hali ne kötü olur!

 Suat Yıldırım = Eğer öyleyse, şunu bilsinler ki, azap onların yurtlarına inerse, o uyarılıp da yola gelmeyenlerin varacakları sabah çok fena bir sabah olacaktır!

 Süleyman Ateş = Fakat o azâb yurtlarına indiği zaman uyarılmış olanların sabahı ne kötü olur!

 Tefhim-ul Kuran = Fakat (azab) onların sahasına indiği zaman, uyarılıp korkutulanların sabahı ne kadar da kötü olur.

 Ümit Şimşek = Fakat azap onların yurduna bir inecek olursa, o uyarılanların sabahı ne kötü olur!

 Yaşar Nuri Öztürk = Azap, yurtlarına indiğinde, uyarılanların sabahı ne kötü olacaktır!

 İskender Ali Mihr = Onların sahasına (bulundukları yere) (azap) indiği zaman, işte (o gün) uyarılanların sabahı (ne kadar) kötü oldu (olacak).

 İlyas Yorulmaz = Onların bekledikleri başlarına gelince, uyarılanların sabahı ne kadar kötü olacak.