Önceki Ayet Sonraki Ayet  
73. Sûre Müzzemmil/13

 وَطَعَامًا ذَا غُصَّةٍ وَعَذَابًا أَلِيمًا

  Ve taâmen zâ gussatin ve azâben elîmâ(elîmen).

Kelime Karşılaştırma
ve taâmen : ve yemek
: sahip
gussatin : boğazı tıkayan
ve azâben : ve azap
elîmen : elîm, acı
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (12-13) Çünkü bizim yanımızda (kâfirler için) bukağılar vardır, cehennem vardır, boğazdan zor geçen yiyecekler vardır ve elem dolu bir azap vardır.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ve boğazdan geçmez dikenli yemek var ve elemli bir azap var.

 Abdullah Parlıyan = Ve boğazdan geçmeyen dikenli yemekler ve şiddetli bir azap var.

 Adem Uğur = Boğazdan geçmez bir yiyecek ve elem verici bir azap var.

 Ahmed Hulusi = Boğazda tıkanan gıda ve feci bir azap!

 Ahmet Tekin = Boğaza duran bir yiyecek, can yakıp inleten müthiş bir azap var.

 Ahmet Varol = Ayrıca boğazı tıkayan bir yiyecek ve acıklı bir azap var.

 Ali Bulaç = Boğazı tıkayıp kalan bir yemek ve acı bir azab vardır.

 Ali Fikri Yavuz = Bir de boğaza takılıp kalan bir yiyecek var. Ayrıca acıklı bir azap da var.

 Ali Ünal = Ayrıca, boğazda kalıp öte geçmeyecek yiyecekler ve pek acı bir azap.

 Bayraktar Bayraklı = (12-14) Şüphesiz, yerin ve dağların şiddetle sarsılacağı, dağların saçılmış kum yığını haline geleceği gün, katımızda prangalar ve cehennem vardır. Boğazı tıkayan yiyecek ve acıklı azap vardır.

 Bekir Sadak = (12-13) suphesiz katimizda onlar icin agir boyunduruklar, cehennem, bogazi tikayan bir yiyecek ve can yakan azap vardir.

 Celal Yıldırım = (12-13) Çünkü yanımızda bukağılar, Cehennem, boğazdan geçmeyen yiyecek ve elem verici bir azâb vardır.

 Cemal Külünkoğlu = (12-13) Hiç şüphesiz, bizim yanımızda ağır prangalar, boyunduruklar, yakıcı bir alev, bir de boğaza takılıp kalan bir yiyecek ve acıklı bir azap vardır.

 Diyanet İşleri (eski) = (12-13) Şüphesiz katımızda onlar için ağır boyunduruklar, cehennem, boğazı tıkayan bir yiyecek ve can yakan azap vardır.

 Diyanet Vakfi = (12-13) Hiç şüphesiz bizim nezdimizde (onlar için hazırlanmış) boyunduruklar, yakıcı bir ateş, boğazdan geçmez bir yiyecek ve elem verici bir azap vardır.

 Edip Yüksel = Yutulması güç bir yiyecek ve acı bir azap...

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ve boğaza duran bir taam ve bir azâb-ı elîm var

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = boğazda kalan bir yiyecek ve acı bir azap vardır.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Boğaza duran bir yiyecek, elem verici bir azap var.

 Gültekin Onan = Boğazı tıkayıp kalan bir yemek ve acı bir azab vardır.

 Harun Yıldırım = Boğazı tıkayan bir yiyecek ve can yakıcı bir azab da vardır.

 Hasan Basri Çantay = boğazda tıkanıb kalan bir yiyecek var. (Bunlardan başka da) elem verici bir azâb var,

 Hayrat Neşriyat = Bir de boğaza duran bir yiyecek ve (pek) elemli bir azab (vardır)!

 İbni Kesir = Boğazı tıkayan bir yiyecek ve elim bir azab var.

 Kadri Çelik = Boğazı tıkayıp kalan bir yemek ve acı bir azap da vardır.

 Muhammed Esed = boğaza takılan yiyecek ve şiddetli bir azap,

 Mustafa İslamoğlu = boğaza düğümlenen berbat bir yiyecek ve elemi tarifsiz bir azap var;

 Ömer Nasuhi Bilmen = Ve boğaza tıkanıp duran bir taam ve pek acıklı bir azap vardır.

 Ömer Öngüt = Boğaza takılıp kalan bir yiyecek ve acıklı bir azap var.

 Şaban Piriş = Boğazı tıkayan bir yiyecek ve acı veren bir azap!.

 Sadık Türkmen = Gırtlağı tıkayan bir yemek ve can yakan/pek acıklı bir azap vardır.

 Seyyid Kutub = İnsan boğazından geçmez yiyecekler ile acıklı azap vardır.

 Suat Yıldırım = (12-13) Muhakkak ki Bizim nezdimizde bukağılar, alevli ateşler, dikenli, boğazı tırmalayan yiyecekler ve gâyet acı azap var.

 Süleyman Ateş = (Dikenli) Boğazı tırmalayan bir yiyecek ve acı veren bir azâb var.

 Tefhim-ul Kuran = Boğazı tıkayıp kalan bir yemek ve acı bir azab da vardır.

 Ümit Şimşek = Boğazdan geçmeyen yiyecekler ve acı bir azap var.

 Yaşar Nuri Öztürk = Boğazdan zor geçen bir yiyecek, korkunç bir azap var,

 İskender Ali Mihr = Ve boğazı tıkayıp orada kalan yemek ve elîm azap vardır.

 İlyas Yorulmaz = Boğazı tıkayan yiyecekler ve acı veren azap da (bizim yanımızda)