عَالِمِ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَتَعَالَى عَمَّا يُشْرِكُونَ
Âlimil gaybi veş şehâdeti fe teâlâ ammâ yuşrikûn(yuşrikûne).
âlimi | : bilen |
el gaybi | : gayb, görünmeyen |
ve eş şehâdeti | : ve görülen |
fe teâlâ | : işte o çok yüce |
ammâ (an mâ) | : şeyden |
yuşrikûne | : şirk koşuyorlar |
Diyanet İşleri = (91-92) Allah, hiçbir çocuk edinmemiştir. O’nunla birlikte başka hiçbir ilâh yoktur. Öyle olsaydı, her ilâh kendi yarattığını alır götürür ve mutlaka birbirlerine üstün gelmeye çalışırlardı. Gaybı da, görülen âlemi de bilen Allah, onların yakıştırdığı nitelemelerden uzaktır. Onların koştukları ortaklardan çok yücedir.
Abdulbaki Gölpınarlı = Gizliyi de bilir, görüneni de; gerçekten de yücedir şirk koşanların ona eş tanıdıkları şeylerden.
Abdullah Parlıyan = O, kullarının algı ve tasavvurlarının erişemediği şeyleri de, onların akıl ve duygularıyla algıladıkları şeyleri de tamamen bilir. Bunun içindir ki, onların kendisine yakıştırdıkları her türlü vasıftan ve ortaktan mutlak olarak yücedir.
Adem Uğur = Allah, gaybı da şehâdeti de bilendir. O, müşriklerin ortak koştukları şeylerden çok yüce ve münezzehtir.
Ahmed Hulusi = Gaybı da şehâdeti de Bilen'dir. . . Onların ortak koşmalarından yücedir!
Ahmet Tekin = Allah duyu ve bilgi alanı ötesini, gayb âlemini ve görülen âlemi bilir. O, ilâhlığında, otoritesinde, mülkünde, tasarruflarında kendisine ortak koşan müşriklerin, ortak koştukları şeylerden çok yüce ve münezzehtir.
Ahmet Varol = Gaybı da görüneni de bilendir. Onların ortak koştuklarından yücedir.
Ali Bulaç = Gaybı ve müşahede edilebileni bilendir; onların ortak koştuklarından yücedir.
Ali Fikri Yavuz = Allah, gaybın ve hazırın âlimidir; O, müşriklerin koştukları şirklerden çok yücedir.
Ali Ünal = O, gaybı ve şahadeti (duyu ötesini de, duyuların algı sahasına gireni de) bilendir de. Şu halde O, onların iddia ettikleri gibi, ortakları olmaktan çok yücedir.
Bayraktar Bayraklı = Allah, gaybı/görünmeyeni ve görüneni de bilendir. O, müşriklerin ortak koştukları şeylerden çok yücedir.
Bekir Sadak = O, gorulmeyeni de, goruleni de bilir. Kostuklari ortaklardan yucedir. *
Celal Yıldırım = Gaybı da, hazır olanı da bilendir; onların ortak koştukları şeylerden çok yücedir.
Cemal Külünkoğlu = (O,) insanların algı ve tasavvurlarının erişemediği şeyleri de, onların akıl ve duyu yoluyla tanıklık edebildikleri şeyleri de bilir. O, müşriklerin koştukları ortaklardan çok yücedir.
Diyanet İşleri (eski) = O, görülmeyeni de, görüleni de bilir. Koştukları ortaklardan yücedir.
Diyanet Vakfi = Allah, gaybı da şehâdeti de bilendir. O, müşriklerin ortak koştukları şeylerden çok yüce ve münezzehtir.
Edip Yüksel = Tüm sırları ve tanık olunanları Bilendir; onların ortak koştukları şeylerden yücedir.
Elmalılı Hamdi Yazır = O gayb-ü şehadetin âlimi, binaenaleyh onların koştukları çok yüksek
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Allah, gaybı da aşikar olanı da bilendir. O, onların koştukları ortaklardan çok yücedir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Allah, gaybı da, açık olanı da bilir. O, müşriklerin ortak koştukları şeylerden çok yüce ve münezzehtir.
Gültekin Onan = Gaybı ve müşahede edilebileni bilendir; onların ortak koştuklarından yücedir.
Harun Yıldırım = Allah, gaybı da şehâdeti de bilendir. O, müşriklerin ortak koştukları şeylerden çok yüce ve münezzehtir.
Hasan Basri Çantay = (Öyle Allah ki) gizliyi de, aşikârı da bilendir O. İşte O, (kâfirlerin kendisine) katdıkları eşlerden (münezzehdir), çok yücedir.
Hayrat Neşriyat = Görünmeyeni ve görüneni hakkıyla bilendir; şirk koştukları şeylerden pek yücedir.
İbni Kesir = O, görüleni de, görülmeyeni de bilir. Onların koştukları ortaklardan çok yücedir.
Kadri Çelik = O görünmeyeni de görüneni de bilendir; onların ortak koştuklarından yücedir.
Muhammed Esed = O kullarının algı ve tasavvurlarının erişemediği şeyleri de, onların akıl ve duyu yoluyla tanıklık edebildikleri şeyleri de künhüyle bilir; ve bunun içindir ki, onların Kendisine yakıştırdıkları her türlü eşten ve ortaktan mutlak olarak yücedir!
Mustafa İslamoğlu = O, insan idrakinin algılamaktan aciz olduğu şeylerin de, algılayabildiği şeylerin de sırrına vakıftır: nitekim O, onların Zatına yakıştırdıkları her türlü ortaktan beridir.
Ömer Nasuhi Bilmen = Gaib olanı da, âşikâre bulunanı da bilendir. İşte onların şerik koştuklarından müteâlidir.
Ömer Öngüt = Allah görünmeyeni de görüneni de bilendir. O, müşriklerin ortak koştukları şeylerden çok yüce ve münezzehtir.
Şaban Piriş = O, gizliyi de açığı da bilendir, onların koştukları şirklerden çok yücedir.
Sadık Türkmen = Görünmeyeni de, görüneni de bilir. O, onların ortak koştukları şeylerden yücedir.
Seyyid Kutub = O görünmeyeni de görüneni de bilir. O onların koştukları ortaklardan münezzehtir.
Suat Yıldırım = Görünmeyen ve görünen, gizli ve âşikâr her şeyi bilen Allah, onların iddia ettikleri şerikleri olmaktan yücedir.
Süleyman Ateş = (O), görünmeyeni ve görüneni bilir; onların ortak koştukları şeylerden yücedir.
Tefhim-ul Kuran = Gaybı da, müşahede edilebileni de bilendir; onların ortak koştuklarından yücedir.
Ümit Şimşek = O, görünen ve görünmeyen âlemleri bilir; onların ortak koştuğu şeylerden de yücedir.
Yaşar Nuri Öztürk = Gözle görülmeyeni de görüleni de bilendir O. Uzaktır onların ortak koştuklarından.
İskender Ali Mihr = (Allah), gaybı (görünmeyeni) ve görüneni bilendir. Ve onların şirk koştukları şeylerden çok yücedir.
İlyas Yorulmaz = Allah bilinmeyenleri de, açıkta olanları da bilendir. Onların koştukları ortaklardan çok yücedir.