بَلْ هُمْ فِي شَكٍّ يَلْعَبُونَ
Bel hum fî şekkin yel’abûn(yel’abûne).
Diyanet İşleri = Fakat onlar, şüphe içinde eğlenip duruyorlar.
Abdulbaki Gölpınarlı = Hayır, onlar şüphe içindedir, alay edip dururlar.
Abdullah Parlıyan = Evet ama o inanmayanlar, kendi şüpheleriyle oyalanıp, oynayıp duruyorlar.
Adem Uğur = Fakat onlar, şüphe içinde eğlenip duruyorlar.
Ahmed Hulusi = Hayır, onlar kuşkulu yaşam içinde, (dünya hayatıyla) eğlenip duruyorlar.
Ahmet Tekin = Fakat kâfirler, bir şüphe içinde oynayıp eğleniyorlar.
Ahmet Varol = Hayır, onlar şüphe içinde oynuyorlar.
Ali Bulaç = Hayır, onlar şüphe içindedirler; oynayıp oyalanıyorlar.
Ali Fikri Yavuz = Fakat onlar, bir şüphe içinde oynuyorlar, (yakînen Allah’a ve Peygambere inanmıyorlar, eğleniyorlar).
Ali Ünal = Fakat onlar, onulmaz bir şüphe içinde boğulmakta, oyun ve eğlence ile vakit geçirmektedirler.
Bayraktar Bayraklı = Doğrusu onlar şüphe içerisinde oynamaktadırlar.
Bekir Sadak = Ama inkarcilar, dirilmekten suphededirler, bunu eglenceye alirlar.
Celal Yıldırım = Fakat onlar (o inkarcı sapıklar) şüphe içinde (Kur'ân'ı) alaya alıp (Onunla) eğlenmekteler.
Cemal Külünkoğlu = Fakat onlar, (ahireti umursamadan) şüphe içinde eğlenip duruyorlar.
Diyanet İşleri (eski) = Ama inkarcılar, dirilmekten şüphededirler, bunu eğlenceye alırlar.
Diyanet Vakfi = Fakat onlar, şüphe içinde eğlenip duruyorlar.
Edip Yüksel = Doğrusu, onlar bir kuşku içinde oynamaktadırlar.
Elmalılı Hamdi Yazır = Fakat onlar şekk içinde oynuyorlar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Fakat onlar şüphe içinde oynuyorlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Fakat kâfirler bir şüphe içinde oynayıp eğleniyorlar.
Gültekin Onan = Hayır, onlar şüphe içindedirler; oynayıp yalanlıyorlar.
Harun Yıldırım = Hayır, onlar şüphe içindedirler; oynayıpoyalanıyorlar.
Hasan Basri Çantay = Hayır, onlar (tekrar dirilmekden) şübhe içindedirler. (Bununla} eğlenirler.
Hayrat Neşriyat = Hayır! Onlar, şübhe içinde (eğlenip) oynuyorlar.
İbni Kesir = Hayır, onlar şüphe içinde oynayıp dururlar.
Kadri Çelik = Hayır, onlar bir şüphe içinde oynayıp eğleniyorlar.
Muhammed Esed = Evet, ama onlar, (bütün kalpleriyle inanıp bağlanmaktan uzak olanlar), yalnızca kendi şüpheleriyle oyalanıp duruyorlar.
Mustafa İslamoğlu = Ama nerde! Onlar, şüphe bataklığında oyalanıp duruyorlar.
Ömer Nasuhi Bilmen = (9-10) Fakat onlar, şekk içinde oynarlar. Artık gözet bir günü ki, gök, bir apaçık duman ile gelecektir.
Ömer Öngüt = Hayır! Onlar bir şüphe içindedirler ve eğlenip duruyorlar.
Şaban Piriş = Fakat, onlar şüphe içinde eğlenirler.
Sadık Türkmen = Aksine, onlar şüphe içinde oynayıp duruyorlar!
Seyyid Kutub = Fakat onlar şüphe içinde eğlenip duruyorlar.
Suat Yıldırım = Fakat onlar şüphe içindedirler. Din gerçekleriyle alay edip eğlenirler.
Süleyman Ateş = Ama onlar, şüphe içinde oynuyorlar.
Tefhim-ul Kuran = Hayır, onlar şüphe içindedirler; oynayıp oyalanıyorlar.
Ümit Şimşek = Fakat onlar şüphe içinde, eğleniyorlar.
Yaşar Nuri Öztürk = İş, onların sandığı gibi değil! Bir kuşku içinde oynayıp oyalanmaktadırlar.
İskender Ali Mihr = Hayır, onlar şüphe içinde oynuyorlar (oyalanıyorlar).
İlyas Yorulmaz = Hayır, onlar şüphe içerisinde oynayıp duruyorlar.