وَإِن كَانَ طَآئِفَةٌ مِّنكُمْ آمَنُواْ بِالَّذِي أُرْسِلْتُ بِهِ وَطَآئِفَةٌ لَّمْ يْؤْمِنُواْ فَاصْبِرُواْ حَتَّى يَحْكُمَ اللّهُ بَيْنَنَا وَهُوَ خَيْرُ الْحَاكِمِينَ
Ve in kâne tâifetun minkum âmenû billezî ursiltu bihî ve tâifetun lem yu’minû fasbirû hattâ yahkumallâhu beynenâ, ve huve hayrul hâkimîn(hâkimîne).
ve in kâne | : ve eğer olursa, ... ise |
tâifetun | : bir taife, grup, kısım |
min-kum | : sizden, içinizden |
âmenû | : âmenû oldular |
bi ellezî | : ... ki ona |
ursiltu | : gönderildim |
bi-hi | : onunla |
ve tâifetun | : ve bir taife, grup, kısım |
lem yu’minû | : inanmazlar |
fe usbirû | : o zaman sabredin |
hattâ | : oluncaya kadar |
yahkume allâhu | : Allah hükmünü verir |
beyne-nâ | : aramızda |
ve huve | : ve O |
hayru el hâkimîn | : hüküm verenlerin en hayırlısı |
Diyanet İşleri = “Eğer içinizden bir kısmı benimle gönderilen gerçeğe inanmış, bir kısmı da inanmamışsa, artık Allah aramızda hükmünü verinceye kadar sabredin. O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır.”
Abdulbaki Gölpınarlı = Sizin bir kısmınız, benimle gönderilene inanır, bir kısmınız inanmazsa Allah, aramızda hükmedinceye dek sabredin ve o, hükmedenlerin en hayırlısıdır.
Abdullah Parlıyan = Eğer içinizden bir kısmı, benimle gönderilen şeye iman etmiş, bir kısmı da inanmamışsa, Allah aramızda hükmünü verinceye kadar başınıza gelecek her türlü sıkıntı ve zorluklara sabredin. Çünkü O hükmedenlerin en hayırlısıdır.”
Adem Uğur = Eğer içinizden bir gurup benimle gönderilene inanır, bir gurup da inanmazsa, Allah aranızda hükmedinceye kadar bekleyin. O hakimlerin en iyisidir.
Ahmed Hulusi = "Şayet sizden bir grup getirdiğim hakikate iman etmiş, bir grup da iman etmemişse; aramızda Allâh hükmedinceye kadar sabredin. . . O, en hayırlı hükmedendir. "
Ahmet Tekin = 'Madem içinizde, özgürce tebliğ ile görevli olduğum dine iman edenlerin yanında, iman etmeyenler de var; Allah aranızda hükmünü verinceye, mü’minlere yardımını, kâfirlere tehdidini gerçekleştirinceye kadar sabrederek mücadeleye devam edin. O hüküm verenlerin, icraat yapanların en hayırlısıdır.'
Ahmet Varol = Eğer içinizden bir topluluk benimle gönderilmiş olana iman etmiş bir topluluk da iman etmemişse Allah aramızda hükmünü verinceye kadar sabredin. O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır.'
Ali Bulaç = "İçinizden bir grup, kendisiyle gönderildiğim şeye inanmışken diğer bir grup inanmadığına göre, artık Allah, aramızda hüküm verenlerin en hayırlısıdır."
Ali Fikri Yavuz = Eğer içinizden bir kısmı, benimle gönderilen hakikate inanmış ve bir kısmı da inanmamış ise, Allah aramızda hükmünü verinceye kadar sabredin. O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır.”
Ali Ünal = “Eğer içinizden bir grup benimle gönderilen gerçeğe inanmış ve bir grup da inanmamışsa, ben ne diyeyim; madem öyle, o halde Allah aramızda hükmünü verinceye kadar ‘sabırla’ bekleyin. Çünkü O, daima en hayırlı hükmü verendir.”
Bayraktar Bayraklı = “Eğer içinizden bir kısmı benimle gönderilene inanmış, bir kısmı da inanmamış ise, artık Allah, aramızda hükmünü verinceye kadar sabrediniz; O, hükmedenlerin en iyisidir.”
Bekir Sadak = Eğer içinizden bir gurup benimle gönderilene inanır, bir gurup da inanmazsa, Allah aranızda hükmedinceye kadar bekleyin. O hakimlerin en iyisidir.
Celal Yıldırım = İçinizden bir kısmı benimle gönderilen (ilâhî vahye) inanmış ve bir kısmı da inanmamışsa, Allah aranızda hükmedinceye kadar sabredin. Allah hükmedenlerin en hayırlısıdır.
Cemal Külünkoğlu = “Eğer içinizden bir grup, benimle gönderilen hakikate inanır, diğer bir grup inanmazsa, Allah aramızda hükmedinceye kadar sabredin/bekleyin. O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır.”
Diyanet İşleri (eski) = 'İçinizde mademki benimle gönderilene inanan bir topluluk ve inanmayan bir topluluk var, o halde Allah'ın aramızda hükmünü bildirmesine kadar sabredin. Allah hükmedenlerin en iyisidir.'
Diyanet Vakfi = Eğer içinizden bir gurup benimle gönderilene inanır, bir gurup da inanmazsa, Allah aranızda hükmedinceye kadar bekleyin. O hakimlerin en iyisidir.
Edip Yüksel = 'Madem ki sizden bir kısmı benimle gönderilen mesaja inanmış, bir kısmı da inanmamış bulunuyor, öyleyse ALLAH aramızda hükmedinceye kadar sabredin. O, hükmedenlerin en iyisidir.'
Elmalılı Hamdi Yazır = Eğer içinizden bir kısmı benim gönderilmiş olduğum hakikate inanmış bir kısmı da inanmamış ise Allah aramızda hukmünü verinciye kadar sabr edin ki o, hâkimlerin en hayırlısıdır
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Eğer içinizden bir kısmı, benim gönderilmiş olduğum gerçeğe inanmış, bir kısmı da inanmamışsa, Allah aramızda hükmünü verinceye kadar sabredin. O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Eğer içinizden bir grup benimle gönderilene inanır, bir grup da inanmazsa, Allah aramızda hükmedinceye kadar sabredin. O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır.
Gültekin Onan = "İçinizden bir grup, kendisiyle gönderildiğim şeye inanmışken diğer bir grup inanmadığına göre, artık Tanrı aramızda hüküm verenlerin en hayırlısıdır."
Harun Yıldırım = “İçinizden bir grup kendisiyle gönderildiğim şeye iman etmiş, bir grup da iman etmediğine göre artık Allah bizim aramızda hüküm verinceye kadar sabredin. Şüphesiz Allah hüküm verenlerin en hayırlısıdır.”
Hasan Basri Çantay = «Eğer içinizden bir kısmı benimle gönderilen şey'e (hakıykate) îman etmiş, bir kısmı da inanmamışsa, Allah aramızda hükmünü verinceye kadar, sabredin. O, haakimlerin en hayırlısıdır».
Hayrat Neşriyat = 'Eğer içinizden bir kısmı kendisiyle gönderildiğim şeye (hakikate) îmân etmiş, bir kısmı da îmân etmemişlerse; artık Allah, aramızda hüküm verinceye kadar sabredin! Çünki O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır.'
İbni Kesir = Eğer içinizden bir gurup benimle gönderilene inanır, bir gurup da inanmazsa, Allah aranızda hükmedinceye kadar bekleyin. O hakimlerin en iyisidir.
Kadri Çelik = “İçinizde madem benimle gönderilene iman eden bir topluluk ve inanmayan bir topluluk var, o halde Allah'ın aramızda hükmünü bildirmesine kadar sabredin. Allah hükmedenlerin en iyisidir.
Muhammed Esed = 'Madem içinizde, özgürce tebliğ ile görevli olduğum dine iman edenlerin yanında, iman etmeyenler de var; Allah aranızda hükmünü verinceye, mü’minlere yardımını, kâfirlere tehdidini gerçekleştirinceye kadar sabrederek mücadeleye devam edin. O hüküm verenlerin, icraat yapanların en hayırlısıdır.'
Mustafa İslamoğlu = Eğer içinizden bir topluluk benimle gönderilmiş olana iman etmiş bir topluluk da iman etmemişse Allah aramızda hükmünü verinceye kadar sabredin. O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır.'
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve eğer sizden bir tâife, kendisiyle göndermiş olduğum şeye inanmışlar ve bir tâife de inanmamışlar ise artık Allah Teâlâ aranızda hükmedinceye kadar siz sabrediniz. Ve o hakîmlerin en hayırlısıdır.
Ömer Öngüt = “Eğer içinizden bir kısmı benimle gönderilene inanır bir kısmı da inanmazsa, o halde Allah aramızda hükmünü verinceye kadar sabredin. O hükmedenlerin en hayırlısıdır. ”
Şaban Piriş = Eğer bana gönderilene içinizden bir grup iman edip, bir grup da iman etmemiş ise, Allah aramızda hükmünü verinceye kadar sabredin. Hüküm verenlerin en hayırlısı O’dur.
Sadık Türkmen = Eğer sizden bir grup benimle gönderilene inanmış ve bir grup da inanmamışsa, öyleyse Allah aramızda hükmedinceye kadar sabırla bekleyin. O hükmedenlerin/adalet ile ayırdedenlerin en hayırlısıdır.”
Seyyid Kutub = Eğer içinizden bir grup benim aracılığım ile gönderilen mesaja inanırken diğer bir grup buna inanmamış ise, Allah'ın aramızda hüküm vereceği güne kadar sabrediniz, o hüküm verenlerin en iyisidir.
Suat Yıldırım = "Eğer benimle gönderilen gerçeğe içinizden bir kısmı inanıyor, bir kısmınız inanmıyorsanız, eh ne diyeyim, o halde, aramızda Allah hükmünü verinceye kadar bekleyin! Zaten hüküm verenlerin en iyisi O’dur."
Süleyman Ateş = "Eğer içinizden bir kısmı benimle gönderilene inanmış, bir kısmı da inanmamış ise, Allâh aramızda hükmedinceye kadar sabredin; O, hükmedenlerin en iyisidir!"
Tefhim-ul Kuran = «İçinizden bir grup, kendisiyle gönderildiğim şeye inanmışken diğer bir grup inanmadığına göre, artık Allah, aramızda hüküm verenlerin en hayırlısıdır.»
Ümit Şimşek = 'Eğer sizden bir topluluk benimle gönderilene inanmışken diğer bir topluluk da inanmamakta ısrar ediyorsa, sabredin de Allah aramızda hükmünü versin. Çünkü hüküm verenlerin en hayırlısı Odur.'
Yaşar Nuri Öztürk = "İçinizden bir grup, benimle gönderilene inanmış, bir başka grup da inanmamışsa, Allah aranızda hükmedinceye kadar sabırlı olun. O, yargıçların en hayırlısıdır."
İskender Ali Mihr = Ve eğer içinizden bir kısmınız (bir grup), onunla gönderildiğim şeye inanır ve bir kısmınız (diğer bir grup) inanmazsa, o taktirde Allah, aramızda hüküm verinceye kadar sabredin. O, hüküm verenlerin en hayırlısıdır.
İlyas Yorulmaz = “Şimdi, eğer içinizden bir gurup, benimle gönderilene inanır ve bir kısım guruplarda inanmazlarsa, Allah aramızda hükmünü verinceye kadar sabredin. Çünkü Allah hüküm verenlerin en hayırlısıdır” dedi.