إِذْ قَالَ لِأَبِيهِ وَقَوْمِهِ مَاذَا تَعْبُدُونَ
İz kâle li ebîhi ve kavmihî mâzâ ta’budûn(ta’budûne).
iz kâle | : demişti |
li ebî-hi | : babasına |
ve kavmi-hi | : ve kavmine |
mâzâ | : nedir |
ta’budûne | : siz tapıyorsunuz |
Diyanet İşleri = Hani babasına ve kavmine şöyle demişti: “Siz neye tapıyorsunuz?”
Abdulbaki Gölpınarlı = Hani atasına ve kavmine siz demişti, nelere kulluk ediyorsunuz?
Abdullah Parlıyan = Babasına ve toplumuna şöyle demişti: “Siz neye tapıyorsunuz?”
Adem Uğur = Hani o, babasına ve kavmine: Siz kime kulluk ediyorsunuz? demişti.
Ahmed Hulusi = Hani (İbrahim) babasına ve kavmine: "Neye tapınıyorsunuz?"
Ahmet Tekin = Babasına ve kavmine:'Siz neye tapıyorsunuz?' demişti.
Ahmet Varol = Hani o babasına ve kavmine şöyle demişti: 'Siz neye tapıyorsunuz?
Ali Bulaç = Hani babasına ve kavmine demişti ki: "Sizler neye tapıyorsunuz?"
Ali Fikri Yavuz = O vakit babasına ve kavmine şöyle demişti: “- Siz nelere tapıyorsunuz?
Ali Ünal = Ve atasıyla birlikte halkına, “Nedir bu taptığınız şeyler?” demişti.
Bayraktar Bayraklı = O vakit, babasına ve kavmine şöyle demişti: “Neye tapıyorsunuz?”
Bekir Sadak = Ibrahim babasina ve milletine soyle demisti: «Nelere kulluk ediyorsunuz?»
Celal Yıldırım = Hani babasına ve kendi milletine, «nelere tapıyorsunuz ?» dedi.
Cemal Külünkoğlu = Hani babasına ve kavmine şöyle demişti: “Siz neye tapıyorsunuz?”
Diyanet İşleri (eski) = İbrahim babasına ve milletine şöyle demişti: 'Nelere kulluk ediyorsunuz?'
Diyanet Vakfi = Hani o, babasına ve kavmine: Siz kime kulluk ediyorsunuz? demişti.
Edip Yüksel = Babasına ve halkına, 'Neye tapıyorsunuz?' demişti.
Elmalılı Hamdi Yazır = Çünkü babasına ve kavmine şöyle dedi: siz nelere tapıyorsunuz?
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = çünkü babasına ve kavmine şöyle dedi: «Siz nelere tapıyorsunuz?
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = O babasına ve kavmine şöyle demişti: «Siz nelere tapıyorsunuz?»
Gültekin Onan = Hani babasına ve kavmine demişti ki: "Sizler neye tapıyorsunuz?"
Harun Yıldırım = Hani babasına ve kavmine demişti ki: “Nelere ibadet ediyorsunuz?”
Hasan Basri Çantay = O zaman babasına ve kavmine demişdi ki: «Siz nelere tapıyorsunuz»?
Hayrat Neşriyat = (85-87) Hani, babasına ve kavmine şöyle demişti: '(Siz) nelere tapıyorsunuz?' 'İftirâ etmek için mi Allah’dan başka ilâhlar istiyorsunuz?' 'Peki âlemlerin Rabbi hakkındaki zannınız nedir?'
İbni Kesir = Hani babasına ve kavmine demişti ki: Neye ibadet ediyorsunuz?
Kadri Çelik = Hani (üvey) babasına ve kavmine demişti ki: “Sizler neye tapıyorsunuz?”
Muhammed Esed = babasına ve halkına şöyle seslenmişti: "Siz neye tapıyorsunuz?
Mustafa İslamoğlu = o zaman babasına ve kavmine şöyle demişti: "Sizler nelere tapıyorsunuz böyle?
Ömer Nasuhi Bilmen = (84-85) Çünkü o, Rabbine tertemiz bir yürekle geldi. O vakit babasına ve kavmine dedi: «Siz nelere ibadet edersiniz?»
Ömer Öngüt = Babasına ve kavmine dedi ki: "Siz nelere tapıyorsunuz?"
Şaban Piriş = Hani O, babasına ve kavmine demişti ki: -Siz, nelere kulluk ediyorsunuz?
Sadık Türkmen = Hani o zaman babasına ve kavmine: “Siz neye kulluk ediyorsunuz?” demişti.
Seyyid Kutub = Babasına ve kavmine: «Neye tapıyorsunuz?» demişti.
Suat Yıldırım = (85-87) Babasına ve halkına şöyle dedi: "Nedir bu tapındığınız nesneler? İlle de bir iftira, bir yalan olsun diye mi Allah’tan başka mâbud arıyorsunuz! Siz Rabbülâlemin’i ne zannediyorsunuz?"
Süleyman Ateş = Babasına ve kavmine: "Neye tapıyorsunuz?" demişti.
Tefhim-ul Kuran = Hani babasına ve kavmine demişti ki: «Sizler neye tapıyorsunuz?»
Ümit Şimşek = Hani o babasına ve kavmine sormuştu: 'Nedir bu taptıklarınız?
Yaşar Nuri Öztürk = Babasına ve toplumuna sormuştu: "Siz neye kulluk/ibadet ediyorsunuz?"
İskender Ali Mihr = Babasına ve kavmine: "Nedir bu sizin taptıklarınız?" demişti.
İlyas Yorulmaz = Babasına ve kavmine “Taptıklarınız da nedir?”