إِنَّكُمْ لَتَأْتُونَ الرِّجَالَ شَهْوَةً مِّن دُونِ النِّسَاء بَلْ أَنتُمْ قَوْمٌ مُّسْرِفُونَ
İnnekum le te'tûner ricâle şehveten min dûnin nisâi, bel entum kavmun musrifûn(musrifûne).
inne-kum | : muhakkak ki, gerçekten siz |
le te’tûne | : mutlaka geliyorsunuz |
er ricâle | : erkeklere |
şehveten | : şehvetle |
min dûni en nisâi | : kadınlardan başka (kadınları bırakıp) |
bel | : bilâkis, aksine, hayır |
entum | : siz |
kavmun musrifûne | : müsrif, haddi aşan bir kavim |
Diyanet İşleri = “Hakikaten siz kadınları bırakıp, şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Hayır, siz haddi aşan bir toplumsunuz.”
Abdulbaki Gölpınarlı = Çünkü siz kadınları bırakıp şehvetle erkekleri kullanmadasınız ve siz, ancak haddini aşmış bir kavimsiniz.
Abdullah Parlıyan = Kadınları bırakıp da, şehvetle erkeklere mi yaklaşıyorsunuz? Siz gerçekten ölçüyü aşan, sınır tanımayan bir toplumsunuz.”
Adem Uğur = Çünkü siz, şehveti tatmin için kadınları bırakıp da şehvetle erkeklere yanaşıyorsunuz. Doğrusu siz taşkın bir milletsiniz."
Ahmed Hulusi = "Siz, kadınları bırakıp erkeklerle yatıyorsunuz! Hayır siz, sınırları aşan bir toplumsunuz!"
Ahmet Tekin = 'Helâl yoldan kadınlarla ilişkiyi bırakıp, seviyesizlik yaparak şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Doğrusu siz, haddi aşan, emir dinlemeyen, kural tanımayan cahil, âsi bir kavimsiniz.' dedi.
Ahmet Varol = Siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yanaşıyorsunuz. Doğrusu siz çok ileri giden bir topluluksunuz.'
Ali Bulaç = "Gerçekten siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Doğrusu siz, ölçüyü aşan (azgın) bir kavimsiniz."
Ali Fikri Yavuz = Siz, kadınları bırakıp da şehvetle erkeklere mi varıyorsunuz? Muhakkak ki, siz çok ileri giden azgın bir kavimsiniz. “
Ali Ünal = “Kadınları bırakıp şehvetle erkeklere varıyorsunuz! Belli ki siz, sınır tanımaz ve Allah’ın verdiği duygu, meleke ve kabiliyetleri boşa sarfeden bir topluluksunuz.”
Bayraktar Bayraklı = “Siz, kadınları bırakıp şehvetiniz yüzünden erkeklere gidiyorsunuz. Doğrusu siz taşkınlık yapan bir topluluksunuz.”
Bekir Sadak = (80-81) Lut'u da gonderdik, milletine «Dunyalarda hic kimsenin sizden once yapmadigi bir hayasizligi mi yapiyorsunuz? Siz kadinlari birakip erkeklere yaklasiyorsunuz, dogrusu cok asiri giden bir milletsiniz» dedi.
Celal Yıldırım = (80-81) Lût'u da (uyarıcı bir peygamber olarak) gönderdik. Hani bir ara kavmine, «sizden önce yeryüzünde yaşayan milletlerden hiç birinin yapmadığı ahlâksızlığı ve hayâsızlığı mı işliyorsunuz ? Doğrusu siz kadınları bırakıp erkeklere şehvetle yanaşıyorsunuz. Şüphesiz ki siz azgın ve aşırı giden bir kavimsiniz» demişti.
Cemal Külünkoğlu = “Çünkü siz; kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Doğrusu siz, çok aşırı giden bir toplumsunuz.”
Diyanet İşleri (eski) = (80-81) Lut'u da gönderdik, milletine 'Dünyalarda hiç kimsenin sizden önce yapmadığı bir hayasızlığı mı yapıyorsunuz? Siz kadınları bırakıp erkeklere yaklaşıyorsunuz, doğrusu çok aşırı giden bir milletsiniz' dedi.
Diyanet Vakfi = Çünkü siz, şehveti tatmin için kadınları bırakıp da şehvetle erkeklere yanaşıyorsunuz. Doğrusu siz taşkın bir milletsiniz.»
Edip Yüksel = 'Siz kadınları bırakıp erkeklere cinsel duygularla yöneliyorsunuz. Siz sınırı aşan bir topluluksunuz!'
Elmalılı Hamdi Yazır = hakıkaten kadınları geçib de şehvetle erkeklere mi varıyorsunuz? Yok siz pek müsrif bir kavimsiniz
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Gerçekten siz, kadınları bırakıp şehvetle erkeklere mi varıyorsunuz. Hayır, siz pek haddi aşan bir topluluksunuz!» dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Çünkü siz kadınları bırakıp da şehvetle erkeklere gidiyorsunuz. Belki de siz haddi aşan bir kavimsiniz.
Gültekin Onan = "Gerçekten siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Doğrusu siz ölçüyü aşan (azgın) bir kavimsiniz."
Harun Yıldırım = “Siz gerçekten de kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Hayır, siz haddi aşan bir topluluksunuz.”
Hasan Basri Çantay = «Çünkü siz kadınları bırakıb da şehvetle erkeklere yanaşıyorsunuz. Meğer siz haddi aşan bir kavm imişsiniz».
Hayrat Neşriyat = 'Çünki siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Hayır! Siz(haddi aşarak) isrâf eden bir kavimsiniz.'
İbni Kesir = Siz; kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Doğrusu siz, çok aşırı giden bir kavimsiniz.
Kadri Çelik = “Siz kadınları bırakıp erkeklere yaklaşıyorsunuz. Doğrusu siz, ölçüyü aşan (azgın) bir kavimsiniz.”
Muhammed Esed = Kadınları bırakıp, şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz: Yoo, siz gerçekten ölçüyü aşan bir topluluksunuz!"
Mustafa İslamoğlu = Siz ki, kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz: Yoo, siz gerçekten de haddi aşan bir topluluksunuz.
Ömer Nasuhi Bilmen = «Muhakkak ki, siz kadınlarınızı bırakıp şehvet ile erkeklere yanaşıyorsunuz. Belki siz haddi tecavüz eden bir kavimsinizdir.»
Ömer Öngüt = “Siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere gidiyorsunuz. Doğrusu siz aşırı giden bir kavimsiniz. ”
Şaban Piriş = Siz, kadınları bırakıp da şehvetle erkeklere yanaşıyorsunuz. Meğer siz, alçaklık sınırlarını aşan bir toplummuşsunuz!” dediği vakit
Sadık Türkmen = “siz ha! Kadınları bırakıp da şehvetle hemcinslerinize gidiyorsunuz! Siz kesinlikle sınır tanımayan/azgınlaşmış bir toplumsunuz.”
Seyyid Kutub = Sizler kadınları bırakıp, erkeklere şehvetle yaklaşıyorsunuz. Kuşkusuz siz her türlü ölçüyü çiğneyen, azgın bir toplumsunuz.
Suat Yıldırım = "Siz kadınların ötesinde, şehvetle erkeklere gidiyorsunuz ha! Yok, yok anlaşıldı! Siz haddini aşmış bir milletsiniz!"
Süleyman Ateş = "Siz, kadınları bırakıp şehvetle erkeklere gidiyorsunuz ha! Doğrusu siz, israfçı (aşırı) bir kavimsiniz!"
Tefhim-ul Kuran = «Gerçekten siz kadınları bırakıp şehvetle erkeklere yaklaşıyorsunuz. Doğrusu siz, ölçüyü aşan (azgın) bir kavimsiniz.»
Ümit Şimşek = 'Siz kadınları bırakıp, erkeklere şehvetle yaklaşıyorsunuz. Gerçekten siz haddini iyice aşmış bir kavimsiniz.'
Yaşar Nuri Öztürk = "Siz, kadınları bırakıp şehvetiniz yüzünden erkeklere gidiyorsunuz. Doğrusu siz sınır tanımayan bir topluluksunuz."
İskender Ali Mihr = Gerçekten siz, kadınlardan başka erkeklere de geliyorsunuz. Hayır, siz müsrif (haddi aşan) bir kavimsiniz.
İlyas Yorulmaz = “Siz kadınlardan başka, erkeklere şehvetle yaklaşıyorsunuz. Hayır siz gerçekten aşırı giden bir topluluksunuz. ” dedi