أُوْلَئِكَ يُجْزَوْنَ الْغُرْفَةَ بِمَا صَبَرُوا وَيُلَقَّوْنَ فِيهَا تَحِيَّةً وَسَلَامًا
Ulâike yuczevnel gurfete bi mâ saberû ve yulekkavne fîhâ tahiyyeten ve selâmâ(selâmen).
ulâike | : işte onlar |
yuczevne | : mükâfatlandırılır |
el gurfete | : oda, yüksek yer, yüksek makam |
bi mâ | : sebebiyle, dolayısıyla |
saberû | : sabrettiler |
ve yulekkavne | : ve karşılanırlar |
fî-ha | : orada |
tahiyyeten | : hayır dualarla, hürmet ve selâmet dilekleriyle |
ve selâmen | : ve selâm |
Diyanet İşleri = İşte onlar, sabretmelerine karşılık cennetin yüksek makamlarıyla mükâfatlandırılacaklar ve orada esenlik dileği ve selâmla karşılanacaklardır.
Abdulbaki Gölpınarlı = Onlar, sabrettiklerinden dolayı, cennetin yüce dereceleriyle mükâfatlandırılır ve melekler, onlarla, sağlık, esenlik size diye buluşurlar.
Abdullah Parlıyan = İşte bunlar, her türlü güçlüklere göğüs germelerinden dolayı, cennette üstün derecelerle mükafatlandırılıp ve orada hürmet ve saygıyla karşılanacak kimselerdir.
Adem Uğur = İşte onlara, sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamı verilecek, orada hürmet ve selamla karşılanacaklardır.
Ahmed Hulusi = İşte onlar, (dünya - bedensel yaşam şartlarına) sabretmeleri nedeniyle gurfe (yüksek köşk - üst seviyede yaşam boyutu) ile mükâfatlandırılırlar! Orada tahiyye (hayat) ve selâm (Esmâ kuvvelerinin tahakkuku) ile karşılanırlar.
Ahmet Tekin = İşte onlar, sabrederek mücadele etmelerine karşılık en yüksek Cennet makamları, köşkler, saraylarla mükâfatlandırılacaklar, orada sağlık, mutluluk, selâm ve selâmet dilekleri ile karşılanacaklar.
Ahmet Varol = İşte onlar sabretmelerine karşılık (cennetin en yüksek derecesinde) odalarla mükafatlandırılacak ve orada esenlik dileği ve selamla karşılanacaklardır.
Ali Bulaç = İşte onlar, sabretmelerine karşılık (cennetin en gözde yerinde) odalarla ödüllendirilirler ve orda esenlik dileği ve selamla karşılanırlar.
Ali Fikri Yavuz = İşte bütün bu kimseler, Allah yolundaki sabırlarına mukabil cennetin yüksek mevkileriyle mükâfatlanacaklar ve orada (melekler tarafından) sağlık ve selâmetle (dua ile) karşılanacaklardır.
Ali Ünal = İşte bu kutlu insanlara, Allah’a kullukta ve hak yolda sabır ve sebat göstermelerine karşılık Cennet’te en üstün makam verilir ve onlar oraya selâm ve hürmetle buyur edilirler;
Bayraktar Bayraklı = İşte onlar, sabrettiklerinden dolayı, cennetin en yüksek dereceleriyle ödüllendirilirler ve orada selâm ve sevgi ile karşılanacaklardır.
Bekir Sadak = Iste onlar, sabrettiklerinden oturu cennetin en yuksek dereceleriyle mukafatlandirilirlar. Orada esenlik ve dirlik dilekleriyle karsilanirlar.
Celal Yıldırım = İşte bunlar sabrettiklerine karşılık Cennet'in gönül açıcı yüksek çardağıyla mükâfatlandırılmaya lâyık görülürler ve orada saygı ve selâm ile karşılanırlar.
Cemal Külünkoğlu = İşte onlar, sabretmelerine karşılık cennetin yüksek makamlarıyla mükâfatlandırılacaklar ve orada esenlik dileği ve selâmla karşılanacaklardır.
Diyanet İşleri (eski) = İşte onlar, sabrettiklerinden ötürü cennetin en yüksek dereceleriyle mükafatlandırılırlar. Orada esenlik ve dirlik dilekleriyle karşılanırlar.
Diyanet Vakfi = İşte onlara, sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamı verilecek, orada hürmet ve selamla karşılanacaklardır.
Edip Yüksel = Bunlar, sabrettiklerinden ötürü cennet odalarıyla ödüllendirilirler; orada mutlu bir yaşam ve barışa kavuşturulurlar.
Elmalılı Hamdi Yazır = İşte hep bunlar sabırlarına mukabil gurfe ile (Cennet şehnişini ile) mükâfatlanacaklar ve orada sağlık ve selâm ile karşılanacaklar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = İşte hep bunlar, sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamı ile mükafatlandırılacaklar; orada sağlık ve selam ile karşılanacaklar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = İşte onlar, sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamları ile mükafatlandırılacaklar, orada hürmet ve selamla karşılanacaklardır.
Gültekin Onan = İşte onlar, sabretmelerine karşılık (cennetin en gözde yerinde) odalarla ödüllendirilirler ve orada esenlik dileği ve selamla karşılanırlar.
Harun Yıldırım = İşte onlara, sabretmelerine karşılık cennetin en yüksek makamı verilecek, orada hürmet ve selamla karşılanacaklardır.
Hasan Basri Çantay = İşte (bütün) onlardır ki zorluklara katlanıb dayanmaları sesebebiyle gurfe (ler) le mükâfatlandırılacaklar, orada sağlık ve selâm ile karşılanacaklardır.
Hayrat Neşriyat = İşte onlar, sabretmelerine karşılık (Cennetteki) yüksek makamlarla mükâfâtlandırılacak ve orada bir sağlık temennîsi ve bir selâmla karşılanacaklardır.
İbni Kesir = İşte onlar, sabrettiklerinden dolayı cennetin en yüksek dereceleri ile mükafatlandırılırlar ve orada sağlık ve selamla karşılanırlar.
Kadri Çelik = İşte onlar, sabretmelerine karşılık yüce odalarla (yüce makamlarla) ödüllendirilirler. Onda mübarek ve güzel bir yaşama dileği ve selamla (esenlikle) karşılanırlar.
Muhammed Esed = İşte bunlar, güçlüklere göğüs germelerinden ötürü (cennette) üstün bir makamla mükafatlandırılıp orada dirlik ve esenlik nidalarıyla karşılanacak olan kimselerdir!
Mustafa İslamoğlu = İşte böyleleridir zorluklara göğüs germeleri sebebiyle cennet köşkleriyle ödüllendirilecek kimseler; hem oraya esenlik ve hayat bahşeden tarifsiz bir mutluluk tebriğiyle buyur edilecekler!
Ömer Nasuhi Bilmen = İşte onlar sabretmiş oldukları şey mukabilinde en yüksek köşkler ile mükâfaatlanacaklardır ve orada bir sağlık ve selâmet duasıyla karşılanacaklardır.
Ömer Öngüt = İşte onlar sabretmelerine karşılık olarak, cennetin en yüksek odaları (makamları) ile mükâfatlandırılacaklardır. Orada hürmet ve selâm ile karşılanacaklardır.
Şaban Piriş = İşte onlar, sabretmelerine karşılık cennet köşkleri ile ödüllendirilecekler ve orada sağlık ve selam ile karşılanacaklardır.
Sadık Türkmen = Işte onlar, sabretmelerine karşılık saraylarla ödüllendirilecekler. Orada mutluluk ve selâm/esenlik dileğiyle karşılanacaklar.
Seyyid Kutub = İşte onlar sabretmiş olmalarının karşılığı olarak özel cennet odaları ile ödüllendirilirler: Bu odalarda esenlik dilekleri ve selamla karşılanırlar.
Suat Yıldırım = (75-76) İşte onlara, hak yolda sabır ve sebat göstermelerine karşılık, kendilerine cennetin üstün sarayları verilecek. Oraya selâmla, hürmetle buyur edileceklerdir. Hem de devamlı kalmak üzere oraya gireceklerdir. Orası ne güzel varış yeri, ne güzel bir yerleşim yeridir!
Süleyman Ateş = İşte onlar, sabretmelerine karşılık saraylarda ödüllendirelecekler ve orada bir sağlık dileği ve selâm ile karşılanacaklardır.
Tefhim-ul Kuran = İşte onlar, sabretmelerine karşılık (cennetin en gözde yerinde) odalarla ödüllendirilirler ve orda esenlik dileği ve selamla karşılanırlar.
Ümit Şimşek = İşte onlar, sabretmelerine karşılık, Cennetin en yüksek makamlarıyla ödüllendirilirler ve orada iyi dileklerle, selâmla karşılanırlar.
Yaşar Nuri Öztürk = İşte bunlar, sabretmiş olmalarına karşılık yüksek konaklarla ödüllendirilirler. Ve o konaklarda sağlık dileğiyle ve selamla karşılanırlar.
İskender Ali Mihr = İşte onlar, sabırlarından dolayı, (cennette) yüksek makamlarla mükâfatlandırılırlar. Ve orada tahiyyet (selâmet dilekleriyle) ve selâmla karşılanırlar.
İlyas Yorulmaz = Onların sabretmelerinin karşılığı olarak, odalar (köşkler), övgüler ve selamla karşılanmaları var.