وَأَدْخَلْنَاهُ فِي رَحْمَتِنَا إِنَّهُ مِنَ الصَّالِحِينَ
Ve edhalnâhu fî rahmetinâ, innehu mines sâlihîn(sâlihîne).
ve edhalnâ-hu | : ve onu dahil ettik |
fî | : içine |
rahmeti-nâ | : bizim rahmetimiz |
inne-hu | : muhakkak o |
min es sâlihîne | : salihlerden |
Diyanet İşleri = Onu rahmetimizin içine soktuk. Çünkü o, gerçekten salih kimselerdendi.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve rahmetimize ithâl ettik onu; gerçekten de temiz kişilerdendi o.
Abdullah Parlıyan = Ve Lût'u da rahmetimizle kuşattık. Çünkü O, gerçekten dürüst ve erdemli kimselerdendi.
Adem Uğur = Onu (Lût'u) rahmetimize kabul ettik; çünkü o, sâlihlerden idi.
Ahmed Hulusi = Onu rahmetimize kattık. . . Muhakkak ki O sâlihlerden idi.
Ahmet Tekin = Lût’u rahmet deryamıza gark ettik. O dindar, ahlâklı, hayır-hasenat sahibi mü’minlerden, sâlih kimselerdendi.
Ahmet Varol = Ve onu rahmetimizin içine soktuk. Çünkü o salihlerdendi.
Ali Bulaç = Onu rahmetimize soktuk, çünkü o, salihlerdendi.
Ali Fikri Yavuz = Biz, Lût’u rahmetimizin içine koyduk; çünkü o, cidden salih kimselerdendi.
Ali Ünal = Onu, ayrıca rahmetimizle sarıp sarmaladık. Doğrusu O, daima meşrû, yerinde, sağlam ve ıslaha dönük işler yapan seçkinlerdendi.
Bayraktar Bayraklı = Lût'u rahmetimize aldık; doğrusu o, iyilerdendi.
Bekir Sadak = Lut'u rahmetimizin icine aldik; dogrusu o iyilerdendi.*
Celal Yıldırım = Lût'u rahmetimize aldık ; çünkü o, iyi yararlı kişilerden idi.
Cemal Külünkoğlu = (74-75) Lût'a da bir hikmet (peygamberlik) ve bilgi verdik. Onu, halkı iğrenç işler yapan o kentten kurtardık. Onlar gerçekten çirkin davranışları huy edinmiş kötü bir toplumdu. Ve onu (Lut'u) rahmetimizle kuşattık. Çünkü o gerçekten dürüst ve erdemli kimselerdendi.
Diyanet İşleri (eski) = Lut'u rahmetimizin içine aldık; doğrusu o iyilerdendi.
Diyanet Vakfi = Onu (Lût'u) rahmetimize kabul ettik; çünkü o, sâlihlerden idi.
Edip Yüksel = Onu merhametimizin kapsamına aldık, çünkü o erdemlilerden idi.
Elmalılı Hamdi Yazır = Onu ise rahmetimize idhal eyledik, çünkü o cidden salihînden idi
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Onu ise rahmetimizin içine aldık. Çünkü o iyi kişilerdendi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Onu ise rahmetimizin içine aldık. Çünkü o salihlerdendi.
Gültekin Onan = Onu rahmetimize soktuk, çünkü o, salihlerdendi.
Harun Yıldırım = Onu (Lût'u) rahmetimize kabul ettik; çünkü o, sâlihlerden idi.
Hasan Basri Çantay = Onu rahmetimizin ta içine koyduk. Çünkü o, saalihlerdendi.
Hayrat Neşriyat = Ve onu (Lût’u) rahmetimizin içine aldık. Gerçekten o, sâlih kimselerdendi.
İbni Kesir = Ve onu rahmetimize kattık. Doğrusu o, salih kimselerdendi.
Kadri Çelik = Onu rahmetimize soktuk, çünkü o, salihlerdendi.
Muhammed Esed = Ve (Lut'u) rahmetimizle kuşattık: çünkü o gerçekten dürüst ve erdemli kimselerdendi.
Mustafa İslamoğlu = Ama (Lut'a bir şey olmadı), onu rahmetimizle kuşatmıştık; zira o dürüst ve erdemli kimselerdendi.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve onu rahmetimize idhal ettik, çünkü o, şüphe yok sâlihlerden idi.
Ömer Öngüt = Onu rahmetimizin içine aldık. Çünkü o sâlihlerden idi.
Şaban Piriş = O’nu da rahmetimize dahil ettik. Çünkü o, iyi ve dürüst kimselerdendi.
Sadık Türkmen = Biz onu (Lut’u) rahmetimize dahil ettik. Şüphesiz o, (insanlığa) yararlı/salihlerden biri idi.
Seyyid Kutub = Lût'u rahmetimizin kapsamına aldık. O gerçekten salih kullarımızdan biri idi.
Suat Yıldırım = (74-75) Lût’a da hüküm ve ilim verdik ve onu iğrenç işler yapan şehir halkından kurtardık ki gerçekten onlar kötü ve itaat dışına çıkmış fâsık bir güruh idiler. Kendisini de şefkat ve himayemize aldık. O gerçekten erdemli kimselerdendi.
Süleyman Ateş = Ve onu rahmetimizin içine soktuk. Çünkü o, Sâlihlerden idi.
Tefhim-ul Kuran = Onu rahmetimize soktuk, çünkü o, salihlerdendi.
Ümit Şimşek = Böylece onu rahmetimize aldık. Çünkü o iyi ve hayırlı kimselerdendi.
Yaşar Nuri Öztürk = Onu rahmetimizin içine soktuk. O, hak ve barış için çalışanlardandı.
İskender Ali Mihr = Ve onu rahmetimizin içine dahil ettik. Muhakkak ki o, salihlerdendir.
İlyas Yorulmaz = Lut’u rahmetimizle kuşattık. Çünkü o hep doğru işler yapan (salih) bir kimse idi.