وَهُوَ اللَّهُ لَا إِلَهَ إِلَّا هُوَ لَهُ الْحَمْدُ فِي الْأُولَى وَالْآخِرَةِ وَلَهُ الْحُكْمُ وَإِلَيْهِ تُرْجَعُونَ
Ve huvallâhu lâ ilâhe illâ huve, lehul hamdu fîl ûlâ vel âhırati ve lehul hukmu ve ileyhi turceûn(turceûne).
ve huve allâhu | : ve o Allah |
lâ ilâhe | : ilâh yoktur |
illâ huve | : ancak, başka o |
lehu el hamdu | : hamd ona ait |
fî el ûlâ | : evvelde |
ve el âhırati | : ve ahir, sonraki |
ve lehu | : ve onun |
el hukmu | : hüküm |
ve ileyhi | : ve ona |
turceûne | : döndürüleceksiniz |
Diyanet İşleri = O, Allah’tır. O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. Dünyada da ahirette de hamd O’na mahsustur. Hüküm yalnızca O’nundur. Kesinlikle O’na döndürüleceksiniz.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve o, bir Allah'tır ki yoktur ondan başka tapacak, onadır hamd önde de, sonda da ve onundur hüküm ve dönüp onun tapısına varacaksınız.
Abdullah Parlıyan = O, kendisinden başka gerçek ilah olmayan Allah'tır. Bu dünyada da, öteki dünyada da tüm gerçek övgüler O'na yaraşır, egemenlik her zaman ve her yerde O'na aittir. Çünkü hepiniz, eninde sonunda O'nun huzuruna döndürüleceksiniz.
Adem Uğur = İşte O, Allah'tır. O'ndan başka tanrı yoktur. Önünde de, sonunda da hamd O'nundur, hüküm O'nundur. Ve ancak O'na döndürüleceksiniz.
Ahmed Hulusi = "HÛ" Allâh'tır, tanrı yoktur; sadece "HÛ"! Baştan sona Hamd O'na aittir ve dahi hüküm O'na aittir; O'na rücu ettiriliyorsunuz.
Ahmet Tekin = O Allah’tır, Allah. Hak ilâh yalnızca O’dur. Başlangıçta da, âkıbette de, dünyada da, âhirette, ebedî yurtta da hamd-övülmek, şükredilmek O’nun hakkıdır. Hükümranlık, yargı ve icra O’na aittir. O’nun huzuruna getirilerek hesaba çekileceksiniz.
Ahmet Varol = O kendinden başka ilah olmayan Allah'tır. Dünyada da ahirette de hamd O'nadır. Hüküm de O'nundur ve O'na döndürülürsünüz.
Ali Bulaç = O, Allah'tır, kendisinden başka ilah yoktur. İlkte de, sonda da hamd O'nundur. Hüküm O'nundur ve O'na döndürüleceksiniz.
Ali Fikri Yavuz = O, öyle Allah’dır ki, kendisinden başka hiç bir İlâh yoktur. Dünyada ve ahirette hamd O’na mahsustur ve (her şeyde geçerli) hüküm de O’nundur. Nihayet döndürülüb O’na götürüleceksiniz.
Ali Ünal = O Allah’tır, O’ndan başka hiçbir ilâh, (kendisine ibadet edilecek hiçbir ma’bud) yoktur; (bütün güzellikler, mükemmellikler, başarılar ve nimetler O’ndandır.) (Her işin, her muvaffakiyetin) başında da sonunda da, dünyada da Âhiret’te bütün hamd O’nadır. Hüküm ve hakimiyet de O’nundur ve O’na döndürülmektesiniz.
Bayraktar Bayraklı = Allah O'dur, O'ndan başka tanrı yoktur. Başında ve sonunda övgü O'nadır; egemenlik de O'nundur. Yalnız O'na döndürüleceksiniz.
Bekir Sadak = Allah O'dur; O'ndan baska tanri yoktur. Hamd, dunyada da ahirette de O'nun icindir; hukum de O'nundur. Yalniz O'na donduruleceksiniz.
Celal Yıldırım = O (öyle) Allah'tır ki, Ondan başka Tanrı yoktur. Dünya'da da, Âhiret'te de hamd (her türlü güzel övgü) O'na mahsustur. Hüküm O'na aittir ve ancak O'na döndürüleceksiniz.
Cemal Külünkoğlu = Allah odur ki; O'ndan başka ilah yoktur. Dünyada da, ahirette de hamd O'na mahsustur. Nihai hüküm de O'nundur. Ve siz ancak O'na döndürüleceksiniz.
Diyanet İşleri (eski) = Allah O'dur; O'ndan başka tanrı yoktur. Hamd, dünyada da ahirette de O'nun içindir; hüküm de O'nundur. Yalnız O'na döndürüleceksiniz.
Diyanet Vakfi = İşte O, Allah'tır. O'ndan başka tanrı yoktur. Önünde de, sonunda da hamd O'nundur, hüküm O'nundur. Ve ancak O'na döndürüleceksiniz.
Edip Yüksel = O ALLAH'tır; O'ndan başka tanrı yoktur. Başta da Sonda da övgüler O'nadır. Tüm yargı da O'na aittir ve O'na döndürüleceksiniz.
Elmalılı Hamdi Yazır = Allah o, başka tanrı yok ancak o, önünde sonunda hamd onun, huküm onun, nihayet döndürülüp ona götürüleceksiniz
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Allah O, O'ndan başka tanrı yoktur. Önünde sonunda hamd O'nadır, hüküm O'nundur. Nihayet döndürülüp O'na götürüleceksiniz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = İşte O, Allah'tır. O'ndan başka tanrı yoktur. Önünde de, sonunda da hamd O'nundur, hüküm O'nundur. Ve ancak O'na döndürüleceksiniz.
Gültekin Onan = O, Allah'tır, kendisinden başka ilah yoktur. İlkte de, sonda da hamd O'nundur. Hüküm O'nundur ve O'na döndürüleceksiniz.
Harun Yıldırım = O, öyle Allah’dır ki, kendisinden başka hiç bir İlâh yoktur. Dünyada ve ahirette hamd O’na mahsustur ve (her şeyde geçerli) hüküm de O’nundur. Nihayet döndürülüb O’na götürüleceksiniz.
Hasan Basri Çantay = O, öyle Allahdır ki kendinden başka hiçbir Tanrı yokdur, önünde de, sonunda da hamd Onundur. Hüküm de Onundur. Siz ancak Ona döndürül (üb götürül) eceksinız.
Hayrat Neşriyat = Hem O, kendisinden başka ilâh olmayan Allah’dır. Başta da sonda da (dünyada da âhirette de) hamd, O’na mahsustur. Hüküm de O’nundur ve ancak O’na döndürüleceksiniz!
İbni Kesir = O, öyle bir Allah'tır ki; kendinden başka ilah yoktur. Önünde de, sonunda da hamd O'nadır. Hüküm O'nundur ve O'na döndürüleceksiniz.
Kadri Çelik = O, Allah'tır; kendisinden başka ilah yoktur. Başta da sonda da (dünyada da âhirette de) bütün güzel övgüler O'nadır. Hüküm O'nundur. Sonunda O'na döndürüleceksiniz.
Muhammed Esed = Çünkü O, kendisinden başka tanrı olmayan Allah'tır. (Hayatın) başında da sonunda da tüm gerçek övgüler yalnızca O'na yaraşır; nihai hüküm O'nundur; çünkü O'na döndürüleceksiniz.
Mustafa İslamoğlu = Zira O kendisinden başka ilah olmayan Allah'tır. Bu dünyada da öte dünyada da hamd bütünüyle O'na mahsustur ve nihai yargı sadece Ona aittir: zira O'na döndürüleceksiniz.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve Allah, O'dur. O'ndan başka ilâh yoktur. Hamd önce de ve ahirette de O'nun içindir. Ve hüküm O'na mahsustur ve O'na döndürüleceksinizdir.
Ömer Öngüt = O öyle Allah'tır ki, kendisinden başka bir ilâh yoktur. Önünde de sonunda da hamd O'nundur. Hüküm de O'nundur ve siz O'na döndürüleceksiniz.
Şaban Piriş = Allah O’dur. O’ndan başka ilah yoktur. Dünyada da ahirette de hamd O’nadır. Hakimiyet de O’nundur. Ve O’na döndürüleceksiniz.
Sadık Türkmen = O, kendisinden başka İlâh/Tanrı olmayan Allah’tır! Öncesinde/dünyada sonrasında/ahirette hamd O’na, (yaptığı herşeyi yerli yerince yapana) mahsustur. Hüküm/yargı O’nundur. Ve O’nun katına döndürüleceksiniz!
Seyyid Kutub = Allah odur ki; O'ndan başka ilah yoktur. Hamd dünya ve ahirette O'nun içindir. Hüküm de O'nundur. Yalnız O'na döndürüleceksiniz.
Suat Yıldırım = O’dur Allah. O’ndan başka yoktur İlah. Başta da sonda da, dünyada da âhirette de bütün hamdler, güzel övgüler O’nadır. Hüküm yetkisi O’nundur. Sonunda varacağınız yer de O’nun huzurudur.
Süleyman Ateş = O, kendisinden başka tanrı olmayan Allah'tır. İlkte de, sonda da (dünyâda da, âhirette de) hamd O'na mahsustur. Hüküm de O'nundur ve O'na döndürüleceksiniz.
Tefhim-ul Kuran = O, Allah'tır, kendisinden başka ilah yoktur. İlkte de, sonda da hamd O'nundur. Hüküm de O'nundur ve O'na döndürüleceksiniz.
Ümit Şimşek = O, kendisinden başka tanrı bulunmayan Allah'tır. Dünyada da, âhirette de hamd Ona aittir. Hüküm Onundur; siz de Onun huzuruna döneceksiniz.
Yaşar Nuri Öztürk = O, Allah'tır! Tanrı yoktur O'ndan başka. İlkte de sonda da hamt yalnız O'nadır. Hüküm de yalnız O'nundur/O'nun içindir. Ve siz yalnız O'na döndürüleceksiniz.
İskender Ali Mihr = Ve O Allah’tır ki; O’ndan başka İlâh yoktur. Evvelde ve ahirde (dünyada ve ahirette) hamd, O’na aittir. Ve hüküm, O’nundur. Ve O’na döndürüleceksiniz.
İlyas Yorulmaz = O Allah ki, O ndan başka ilah yok. Hem dünyada, hem ahirette bütün övgüler ve her şeyin hükmünü vermek, O na ait olup, dönüşünüz onadır.