وَالْأَرْضَ مَدَدْنَاهَا وَأَلْقَيْنَا فِيهَا رَوَاسِيَ وَأَنبَتْنَا فِيهَا مِن كُلِّ زَوْجٍ بَهِيجٍ
Vel arda medednâhâ ve elkaynâ fîhâ revâsiye ve enbetnâ fîhâ min kulli zevcin behîcin.
ve el arda | : ve arz, ve yer |
medednâ-hâ | : onu döşeyip yaydık |
ve elkaynâ | : ve attık, bıraktık |
fî-hâ | : onda, orada |
revâsiye | : dağlar |
ve enbetnâ | : ve bitirdik, yetiştirdik |
fî-hâ | : onda, orada (oraya) |
min kulli | : hepsinden |
zevcin | : çift |
behîcin | : güzel, parlak |
Diyanet İşleri = Yeryüzünü de yaydık ve orada sabit dağlar yerleştirdik. Orada her türden iç açıcı çift bitkiler bitirdik.
Abdulbaki Gölpınarlı = (7-8) Allah'a yonelen her kula ogut ve bir belge olarak yeryuzunu yaydik, oraya sabit daglar yerlestirdik, orada her guzel turden yetistirdik.
Abdullah Parlıyan = Ve yeryüzünü de genişletip yaydık, üzerine sağlam dağlar yerleştirdik ve o yeryüzünde gözler, gönüller açan güzelim bitkileri, çift çift bitirdik.
Adem Uğur = Yeryüzünü de döşedik ve ona sabit dağlar koyduk. Orada gönül açan her türden (bitkiler) yetiştirdik.
Ahmed Hulusi = Arzı (bedeni) geliştirdik; onda sâbit dağlar (organlar) oluşturduk! Onda her güzel çiftten (çift DNA sarmalından) bedenin nebatî özelliklerini meydana getirdik.
Ahmet Tekin = Yerleşimi sağlamak, hayatı kolaylaştırmak için yerkürenin toprağını, biyolojik, kimyevi yapısını, rengini oluşturup yayarak verimli hale getirdik, üzerine ağır baskılı, oturaklı, derin temellere dayalı dağlar yerleştirdik. Orada, göz alıcı, gönül açıcı her çeşit bitkiden erkekli dişili çiftler yetiştirdik.
Ahmet Varol = Yeri de yaydık, üzerine sabit dağlar yerleştirdik ve onda gönül açan her çiftten bitirdik.
Ali Bulaç = Yeri de (nasıl) döşeyip yaydık? Onda sarsılmaz dağlar bıraktık ve onda 'göz alıcı ve iç açıcı' her çiftten (nice bitkiler) bitirdik.
Ali Fikri Yavuz = Arzı da bir döşek yapmışız ve oraya sabit dağlar yerleştirmişiz; orada manzarası güzel bir çeşit bitkiden çiftler bitirmişiz...
Ali Ünal = Yeri de yayıp döşedik ve ona içinden sağlam, sabit (görünümlü) dağlar yerleştirdik; ayrıca orada göz ve gönül açıcı her türlü bitkiyi çift çift bitirdik,
Bayraktar Bayraklı = Yine, yeryüzünü nasıl döşediğimize, oraya sabit dağlar yerleştirdiğimize ve orada her çeşit bitkileri bitirdiğimize bakmazlar mı?
Bekir Sadak = (7-8) Allah'a yonelen her kula ogut ve bir belge olarak yeryuzunu yaydik, oraya sabit daglar yerlestirdik, orada her guzel turden yetistirdik.
Celal Yıldırım = Yeryüzünü de (nasıl) yaydık, onda sabit büyük dağlar koyup oturttuk ve her güzel türden çift çift bitirdik, (bunlara dikkatle bakmıyorlar mı?).
Cemal Külünkoğlu = Yeryüzünü de genişletip yaydık, ona sağlam dağlar yerleştirdik. Orada görünüşü güzel her çeşit bitkiden çiftler yetiştirdik.
Diyanet İşleri (eski) = (7-8) Allah'a yönelen her kula öğüt ve bir belge olarak yeryüzünü yaydık, oraya sabit dağlar yerleştirdik, orada her güzel türden yetiştirdik.
Diyanet Vakfi = Yeryüzünü de döşedik ve ona sabit dağlar koyduk. Orada gönül açan her türden (bitkiler) yetiştirdik.
Edip Yüksel = Yeri ise yaydık, içine dağlar yerleştirdik ve içinde her çeşit güzel bitkiler yetiştirdik.
Elmalılı Hamdi Yazır = Arza da: bir imtidad vermişiz ve ağır baskılar oturtmuşuz ve her çeşidden çiftler bitirmişiz ki temaşasına doyulmaz
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Yeryüzünü de (nasıl) uzatmışız, ona ağır baskılar oturtmuşuz ve seyrine doyulmaz her türden çiftler bitirmişiz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Yeri de nasıl uzatmış, üzerine sabit dağlar oturtmuşuz. Orada görünüşü güzel her çeşit bitkiden çiftler yetiştirdik.
Gültekin Onan = Yeri de (nasıl) döşeyip yaydık? Onda sarsılmaz dağlar bıraktık ve onda 'göz alıcı ve iç açıcı' her çiftten (nice bitkiler) bitirdik.
Harun Yıldırım = Yeri de döşeyipyaydık. Onda sarsılmaz dağlar bıraktık ve onda göz alıcı ve iç açıcı her çiftten bitirdik.
Hasan Basri Çantay = Yere de (bakmadılar mı?) Onu (nasıl) döşedik. Ona (nasıl) sabit dağlar koyduk. Onda her sınırdan içe ferah verici (ne) çiftler bitirdik!
Hayrat Neşriyat = Ve yere (de bakmadılar mı ki), onu (nasıl) yaydık; oraya sâbit dağlar yerleştirdik ve orada her cins (her çift) güzel (bitki)den bitirdik.
İbni Kesir = Yeryüzünü de döşedik ve ona sabit dağlar koyduk. Orada her türden güzel çiftler yetiştirdik.
Kadri Çelik = Yeri de (nasıl) döşeyip yaydık? Onda sarsılmaz dağlar bıraktık ve onda iç açıcı her çiftten (nice bitkiler) bitirdik.
Muhammed Esed = Ve yeryüzü ki; Biz onu genişletip yaydık, üzerine sağlam dağlar yerleştirdik ve üstünde her cins güzel bitki yeşerttik,
Mustafa İslamoğlu = Yeryüzünü ise (engebeli arazi yapısıyla) uzatıp genişlettik; zira oraya kalkmaz kımıldamaz dağlar yerleştirdik; üstelik orada her tür çiftten güzel bitkiler yeşerttik ki,
Ömer Nasuhi Bilmen = (7-8) Ve yere de (bakmadılar mı?). Onu döşedik ve onda sabit dağlar bıraktık ve onda her güzel cinsten bitirdik. (Bunları) hakka müteveccih olan her bir kul için bir ibret ve bir mev'iza olarak (vücûda) getirdik.
Ömer Öngüt = Yeryüzünü döşedik, oraya sabit dağlar yerleştirdik. Onda her güzel çiftten yetiştirdik.
Şaban Piriş = Ve yeryüzünü nasıl yayıp, üzerinde sabit dağlar yerleştirdik. Orada her çeşit güzel bitkiler yetiştirdik.
Sadık Türkmen = Yeryüzünü uzatıp yaymışız, ona ağır baskılar/dağlar oturtmuşuz. Orada her türden göz alıcı nice çiftler bitirmişiz!
Seyyid Kutub = Yeryüzünü de yaydık, ona sağlam dağlar yerleştirdik, onda her güzel çifti bitirdik.
Suat Yıldırım = Yeri de döşedik, oraya dengeyi sağlayacak sağlam ulu dağlar yerleştirdik. Orada, gönüller, gözler açan her çeşit bitkiden çiftler bitirdik.
Süleyman Ateş = Arzı nasıl yaydık, ona sağlam dağlar attık, onda her güzel çifti bitirdik!
Tefhim-ul Kuran = Yeri de (nasıl) döşeyip yaydık? Onda sarsılmaz dağlar bıraktık ve onda 'göz alıcı ve iç açıcı' her çiftten (nice bitkiler) bitirdik.
Ümit Şimşek = Yeryüzünü de döşedik, onda sağlam dağlar diktik, her güzel çiftten bitkiler yeşerttik:
Yaşar Nuri Öztürk = Yeryüzünü de biz uzatıp yaydık; denge noktaları yerleştirdik ona ve bitirdik onda, bakanları hayran bırakan her türlü çifti.
İskender Ali Mihr = Ve arz; onu döşedik, yaydık ve oraya sağlam dağlar attık (yerleştirdik). Ve orada her çeşit bitkiden güzel çiftler yetiştirdik.
İlyas Yorulmaz = Yeryüzünü yayıp uzatmış, yeryüzüne dağları kondurmuş ve her türlü güzel bitkileri çiftler halinde bitirmişizdir.