وَهُوَ الَّذِي خَلَق السَّمَاوَاتِ وَالأَرْضَ فِي سِتَّةِ أَيَّامٍ وَكَانَ عَرْشُهُ عَلَى الْمَاء لِيَبْلُوَكُمْ أَيُّكُمْ أَحْسَنُ عَمَلاً وَلَئِن قُلْتَ إِنَّكُم مَّبْعُوثُونَ مِن بَعْدِ الْمَوْتِ لَيَقُولَنَّ الَّذِينَ كَفَرُواْ إِنْ هَذَا إِلاَّ سِحْرٌ مُّبِينٌ
Ve huvellezî halakas semâvâti vel arda fî sitteti eyyâmin ve kâne arşuhu alâl mâi li yebluvekum eyyukum ahsenu amelâ(amelen), ve le in kulte innekum meb’ûsûne min ba’dil mevti le yekûlennellezîne keferû in hâzâ illâ sihrun mubîn(mubînun).
ve huve ellezî | : ve odur ki |
halaka es semâvâti | : semaları yarattı |
ve el arda | : ve yeryüzü |
fî sitteti eyyâmin | : altı gün (için)de |
ve kâne | : ve idi |
arşu-hu | : onun arşı |
alâ el mâi | : su üzerinde |
li yebluve-kum | : sizi imtihan etmek için |
eyyu-kum | : sizin hanginiz |
ahsenu | : en güzel, ahsen |
amelen | : amel olarak, amel |
ve le in | : ve muhakkak ki eğer |
kulte | : sen dedin |
inne-kum | : muhakkak siz |
meb’ûsûne | : diriltileceksiniz |
min ba’di el mevti | : ölümden sonra |
le yekûlenne | : muhakkak ki derler |
ellezîne keferû | : inkâr eden kimseler |
in hâzâ | : muhakkak bu |
illâ | : ancak, yalnız |
sihrun | : bir sihir, bir aldatma |
mubînun | : apaçık |
Diyanet İşleri = O, hanginizin amelinin daha güzel olacağı konusunda sizi imtihan için, henüz Arş'ı su üstünde iken gökleri ve yeri altı gün içinde (altı evrede) yaratandır. Böyle iken “Ölümden sonra şüphesiz diriltileceksiniz” desen, inkârcılar “Mutlaka bu, apaçık bir büyüdür” derler.
Abdulbaki Gölpınarlı = Öyle bir mabuttur ki hanginiz daha iyi hareket edecek, bunu size bildirmek ve sizi sınamak için gökleri ve yeryüzünü altı günde yarattı, daha önce emri ve saltanatı, yarattığı suya cariydi. Onlara, siz ölümden sonra tekrar dirileceksiniz dersen kâfir olanlar derler ki: Bu, ancak apaçık bir aldatma.
Abdullah Parlıyan = Gökleri ve yeri altı birim ve zamanda yaratan O'dur. Bunları yaratırken, arşı su üzerinde idi, yani gök ve yerden önce su yaratılmıştı, kâinâtta sudan başka birşey yoktu. Bu kâinâtı Allah yarattı ki, hanginizin daha güzel iş yaptığını denesin. Böyle iken yine sen: “Öldükten sonra dirileceksiniz” desen, Allah'tan gelen gerçekleri inkâr edenler: “Mutlaka bu, apaçık bir büyüden başka birşey değildir” derler.
Adem Uğur = O, hanginizin amelinin daha güzel olacağı hususunda sizi imtihan etmek için, Arş'ı su üzerinde iken, gökleri ve yeri altı günde yaratandır. Yemin ederim ki, (Resûlüm!): "Ölümden sonra muhakkak diriltileceksiniz" desen, kâfir olanlar derhal "Bu, açık bir büyüden başka bir şey değildir" derler.
Ahmed Hulusi = "HÛ" ki semâlar ve arzı altı aşama sürecinde yaratmıştır (enfüsî mânâda altı bilinç kademesindeki şuuru {semâ} ve bedeni {arzı}); O'nun Arşı (hükümranlığının açığa çıktığı Esmâ mertebesi) Su (evrenin hakikati olan dalga {wave} okyanusundaki İLİM - DATA olarak); (insan için değerlendirirsek: Esmâ'nın işaret ettiği özellikler kişinin şuuru ve bedeni {yüzde 80 SU yapısı - sudaki hafızanın çeşitli dalgalarla programlanması sonucu} üzerinde hükümrandır, anlamı düşünülebilir. A. H. ) fevkindedir! Sizin hanginizin davranış olarak daha güzel şeyler açığa çıkaracağınızı belirlemek için. . . Andolsun ki: "Kesinlike siz ölümden sonra bâ's olunacaksınız" desen; hakikat bilgisini inkâr edenler kesinlikle: "Bu apaçık bir sihirdir (olmayanı var göstermek)" derler.
Ahmet Tekin = O, Arş’ı, sınırsız kudret ve iktidar makamı, su üzerinde iken gökleri ve yeri altı günde, altı devirde yaratandır. O, hanginizin daha güzel, daha değerli ameller işleyeceğini denemek için bunları yarattı. Onlara:'Ölümden sonra, kesinlikle tekrar diriltileceksiniz' dersen, kulluk sözleşmesindeki ortak taahhütlerini, Allah’a iman, kulluk ve sorumluluk bilincini şuur altına iterek örtbas edip inkârda ısrar edenler, küfre saplananlar:'Bu kesinlikle aklı etki altına alan bir sihir, bir aldatmaca' diyecekler.
Ahmet Varol = Hanginizin amelinin daha güzel olduğu hususunda sizi denemek için gökleri ve yeri altı günde yaratan O'dur. Bundan önce ise O'nun Arş'ı su üzerindeydi. Onlara: 'Siz ölümden sonra diriltileceksiniz' desen inkar edenler mutlaka: 'Bu apaçık bir sihirden başka bir şey değildir' derler.
Ali Bulaç = O'nun arşı su üzerinde iken amel bakımından hanginizin daha iyi olduğunu denemek için gökleri ve yeri altı günde yaratan O'dur. Andolsun onlara: "Gerçekten siz, ölümden sonra yine diriltileceksiniz" dersen, inkâr edenler mutlaka: "Bu, açıkça bir büyüden başkası değildir" derler.
Ali Fikri Yavuz = Amel bakımından, en güzel kim olduğu hususunda, sizi imtihan etmek için, gökleri ve yeri altı günde yaratan O’dur. Bundan önce ARŞ’ı, su üstünde idi. (Yer ve gökler yaratılmadan önce hükümranlığı su üzerindeydi. Suyu daha evvel yaratmıştı). Böyle iken, eğer sen (Ey Rasûlüm) desen ki: “Öldükten sonra muhakkak siz dirileceksiniz” kâfir olanlar mutlaka şöyle derler; “- Bu söylediğin apaçık bir aldatma ve bâtıldan başka bir şey değil...”
Ali Ünal = O Allah ki, gökleri ve yeri altı günde yaratmıştır; Arş’ı suyun üzerinde idi; yaratmaktan maksadı, hanginizin O’nu görüyormuşçasına ve O’nun sizi gördüğünün şuuru içinde davranıp, daha güzel iş yapacağınız hususunda sizi denemek (ve kendinizi bizzat kendinize tanıtmaktır). Böyle iken, (ey Rasûlüm!) eğer insanlara desen ki, “(Asıl vatanınız Âhiret’tir ve orada dünyada yaptıklarınızın karşılığını göreceksiniz. Dolayısıyla) hepiniz, ölümden sonra diriltilmeye mahkûmsunuz,” inanmamakta diretenler, “Böyle bir söz, olsa olsa büyü ve aldatma maksatlı olabilir!” derler.
Bayraktar Bayraklı = Gökleri ve yeri altı evrede yaratan Allah'tır. Onun kudret tahtı suyu kullanmasında idi. Hanginizin davranışça daha iyi olduğunu tesbit etmek için sizi imtihan etmektedir. Eğer sen, “Ölümden sonra diriltileceksiniz” desen, kâfirler hemen, “Bu, apaçık sihirden başka bir şey değildir” diye karşılık verirler.
Bekir Sadak = Ars'i su uzerinde iken, hanginizin daha guzel isi isleyecegini ortaya koymak icin, gokleri ve yeri alti gunde yaratan O'dur. And olsun ki, «Siz gercekten, olumden sonra dirileceksiniz» desen, inkar edenler: «Bu, apacik bir sihirden baska bir sey degildir» derler.
Celal Yıldırım = O sizi denemek, hanginizin amelinin daha güzel olduğunu ortaya çıkarmak için gökleri ve yeri altı gün (devir)de yarattı ki Arş'ı da su üstünde idi. Eğer onlara, öldükten sonra dirilip kalkacaksınız, diyecek olsan, o küfredenler, «elbette bu açık bir sihirden başkası değildir!» diyecekler.
Cemal Külünkoğlu = O, hanginizin eylem ve davranışlarının daha güzel olacağı konusunda sizi imtihan etmek için, Arş'ı henüz su üstünde iken gökleri ve yeri altı günde (altı evrede) yaratandır. Böyle iken sen onlara: “Ölümden sonra şüphesiz diriltileceksiniz” desen, o inkârcılar: “Mutlaka bu, apaçık bir büyüdür” derler.
Diyanet İşleri (eski) = Arş'ı su üzerinde iken, hanginizin daha güzel işi işleyeceğini ortaya koymak için, gökleri ve yeri altı günde yaratan O'dur. And olsun ki, 'Siz gerçekten, ölümden sonra dirileceksiniz' desen, inkar edenler: 'Bu, apaçık bir sihirden başka bir şey değildir' derler.
Diyanet Vakfi = O, hanginizin amelinin daha güzel olacağı hususunda sizi imtihan etmek için, Arş'ı su üzerinde iken, gökleri ve yeri altı günde yaratandır. Yemin ederim ki, (Resûlüm!): «Ölümden sonra muhakkak diriltileceksiniz» desen, kâfir olanlar derhal «Bu, açık bir büyüden başka bir şey değildir» derler.
Edip Yüksel = O, hanginizin daha iyi iş yaptığını test etmek için gökleri ve yeri altı günde yaratandır. Egemenliği suyun üzerinde idi. Buna rağmen, kafirlere, 'Siz ölümden sonra diriltileceksiniz,' desen, kafirler, 'Bu, ancak açık bir büyüdür (kandırıcı bir sözdür),' diyeceklerdir.
Elmalılı Hamdi Yazır = Hem o odur ki Gökleri ve yeri altı günde yarattı, Arşı, su üstünde idi, hanginiz daha güzel amel yapacaksınız diye sizi imtihan meydanına çıkarmak için, böyle iken alimallah, «siz öldükten sonra ba'solunacaksınız» dersen küfredenler mutlak şöyle derler: «bu apaçık bir aldatmadan başka bir şey değil»
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = O, hanginizin daha güzel davranacağı hususunda sizi imtihan etmek için gökleri ve yeri altı günde yarattı; Arşı su üstünde idi. Böyle iken Allah bilir ya, sen onlara: «Siz öldükten sonra diriltileceksiniz.» dersen, küfredenler kesinlikle: «Bu apaçık aldatmadan başka birşey değildir!» derler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = O, öyle bir Allah'dır ki, hanginizin daha güzel amel işleyeceğini imtihan etmek için gökleri ve yeri altı günde yarattı. Arşı da su üstündeydi. Onlara «öldükten sonra tekrar dirileceksiniz» dersen, o kâfirler de kesinlikle sana: «Bu apaçık bir sihirden başka birşey değildir.» diyecekler.
Gültekin Onan = O'nun arşı su üzerinde iken amel bakımından hanginizin daha iyi olduğunu denemek için gökleri ve yeri altı günde yaratan O'dur. Andolsun onlara: "Gerçekten siz, ölümden sonra yine diriltileceksiniz" dersen, küfredenler mutlaka: "Bu, açıkça bir büyüden başkası değildir" derler.
Harun Yıldırım = Arş’ı su üzerinde iken amel bakımından hanginizin daha iyi olduğunu denemek için gökleri ve yeri altı günde yaratan O’dur. Andolsun onlara: “Ölümden sonra muhakkak diriltileceksiniz.” diye sorsan küfürlerinde ısrar edenler mutlaka: “Bu, açıkça bir sihirden başkası değildir.” derler.
Hasan Basri Çantay = O, hanginizin ameli (haal-ü hareketi) daha güzel olduğu (hususunda) sizi imtihan etmek için gökleri ve yeri altı günde yaratandır. (Bundan evvel ise) arşı su üstünde idi. And olsun ki «Ölümden sonra muhakkak yine diriltileceksiniz» desen kâfir olanlar mutlakaa «Bu, apaçık bir aldatmadan başka (bir şey) değildir» derler.
Hayrat Neşriyat = Ve amelce hanginiz daha güzeldir diye sizi imtihân etmek için, gökleri ve yeri altı günde yaratan O’dur; arşı ise (daha önce) su üstünde idi. (Ey Resûlüm!) Celâlim hakkı için, 'Muhakkak siz öldükten sonra diriltilecek olan kimselersiniz!' desen, inkâr edenlermutlaka: 'Bu, apaçık bir sihirden başka bir şey değildir!' der.
İbni Kesir = Hanginizin daha güzel ameli olduğunu denemek için; gökleri ve yeri altı günde yaratan O'dur. Zaten Arş'ı su üstünde idi. Andolsun ki; ölümden sonra muhakkak siz yine dirileceksiniz, desen; küfredenler mutlaka: Bu, apaçık bir büyüden başka bir şey değildir, diyeceklerdir.
Kadri Çelik = Henüz su üzerinde egemen iken (âlemler yaratılmadan önce), hanginizin daha güzel amelde bulunacağını denemek için gökleri ve yeri altı günde yaratan O'dur. “Siz Gerçekten ölümden sonra dirileceksiniz” desen, şüphesiz küfre sapanlar, “Bu, apaçık bir sihirden başka bir şey değildir” derler.
Muhammed Esed = Odur, gökleri ve yeri altı evrede yaratan; Ve (hayatı yarattığı sürece) Onun kudret ve tahtı suyun üstündeydi. (Allah size böylece Ona olan bağımlılığınızı hatırlatıyor) ki sizi sınayıp hanginizin eylem ve davranışça iyi olduğunu ortaya koysun. Şöyle ki: eğer (sen, ey Peygamber,) (insanlara:) "Unutmayın ki, ölümden sonra diriltileceksiniz!" desen, hakkı inkara şartlanmış olanlar hemen, "Açıkçası, bu büyüleyici bir vehimden başka bir şey değil!" diye karşılık verirler.
Mustafa İslamoğlu = Yine O (bile) gökleri ve yeri altı aşamada yaratmıştır; ve O'nun Kudret Makamı'nın (en büyük tecellisi olan hayat) su üzerinde kaimdir. (Bütün bunları) hanginizin eylem ahlakı konusunda daha iyi olduğunu sınamak için yaptı. Şimdi sen kalkıp da, "Muhakkak siz ölümden sonra yeniden diriltileceksiniz!" desen, küfre saplananlar hemen "Hah, al sana bir numara daha!" diyecekler.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve O, O'dur ki (o Hâlik-ı Azîm'dir ki) gökleri ve yeri altı günde yaratmıştır ve O'nun Arş'ı su üzerinde idi. Hanginizin amelce daha güzel olduğunuzu imtihan için (yaratmıştır). Ve eğer sen desen ki: «Siz öldükten sonra şüphe yok ki, yine diriltileceksinizdir.» Elbette ki kâfir olanlar diyeceklerdir ki: «Bu bir apaçık büyüden başka değildir.»
Ömer Öngüt = O Allah ki, gökleri ve yeri altı günde yarattı. Bundan evvel Arş'ı su üzerinde idi. Hanginizin daha güzel amel işleyeceğinizi imtihan etmek için. Andolsun ki: “Ölümden sonra muhakkak diriltileceksiniz. ” desen, kâfirler mutlaka: “Bu apaçık bir sihirden başka bir şey değildir. ” derler.
Şaban Piriş = O’nun arşı su üzerinde iken hanginiz daha güzel çalışacak diye denemek için gökleri ve yeri altı aşamada / günde yaratan O’dur. Şayet sen: -Kesinlikle siz, öldükten sonra yine dirileceksiniz, demiş olsan, inkar edenler: -Bu apaçık büyüden /aldatmadan başka bir şey değildir, derler.
Sadık Türkmen = Gökleri ve yeri altı gün içinde/altı evrede yaratan O’dur. Ve O’nun arşı su üzerindeydi. Hanginizin işinin/davranışının daha iyi olacağını, açığa çıkarmak ve yaptıklarınızın tam karşılığını vermek için! Eğer sen: “Mutlaka siz, ölümden sonra diriltileceksiniz” desen, inkâr eden kimseler: “Bu ancak apaçık bir büyüdür” derler.
Seyyid Kutub = Sizi sınavdan geçirerek hanginizin daha iyi işler yapacağınızı belirlemek için gökleri ve yeri altı günde yaratan O'dur. Bu yaratılış süreci sırasında O'nun Arş'ı su üzerinde idi. Böyleyken eğer kâfirlere «Öldükten sonra dirileceksiniz» diyecek olsan, «Bu iddia, apaçık bir büyüden başka bir şey değildir» diyeceklerdir.
Suat Yıldırım = Hem O’dur ki gökleri ve yeri altı günde yarattı. Bundan önce ise Arş’ı su üstünde idi. Bu kâinatı yaratması sizden hanginizin daha güzel iş yapacağını ortaya koymak içindir. Böyle iken sen onlara "öldükten sonra elbette dirileceksiniz." dersen, o kâfirler bunu haber veren Kur’ân’ı kasdederek "Bu, aldatıcı olma yönünden, besbelli bir büyüden başka bir şey değil!" derler.
Süleyman Ateş = Gökleri ve yeri altı günde yaradan O'dur. O zaman Arş'ı su üzerinde idi. (Bu kâinâtı yarattı) Ki, hanginizin daha güzel iş yaptığınızı denesin. Böyle iken yine sen: "Öldükten sonra diriltileceksiniz" desen, inkâr edenler, mutlaka: "Bu, apaçık bir büyüden başka bir şey değildir." derler.
Tefhim-ul Kuran = O'nun arşı su üzerinde iken amel bakımından hanginizin daha iyi olduğunu denemek için gökleri ve yeri altı günde yaratan O'dur. Andolsun onlara: «Gerçekten siz, ölümden sonra yine diriltileceksiniz» dersen, küfre sapanlar mutlaka: «Bu, açıkça bir büyüdür başkası değildir» derler.
Ümit Şimşek = Arşı su üzerinde iken, hanginiz daha güzel işler yapacaksınız diye sizi sınamak için gökleri ve yeri altı günde yaratan Odur. Şimdi sen 'Ölümden sonra tekrar diriltileceksiniz' desen, o kâfirler diyecekler ki, 'Bu apaçık bir büyüden başka birşey değil.'
Yaşar Nuri Öztürk = O, odur ki, gökleri ve yeri altı günde yaratmıştır. O'nun arşı da su üzerinde idi. Böyle yapması, iş ve davranış yönünden hanginizin daha güzel olduğunu belirlemek için sizi denemeye yöneliktir. Sen, "Kuşkusuz, sizler ölümden sonra diriltileceksiniz!" dediğinde, küfre batanlar hemen ve kesinlikle şöyle derler: "Bu apaçık bir büyüden başka şey değildir."
İskender Ali Mihr = “Hanginiz en güzel ameli yapacak?” diye sizi imtihan etmek için 6 günde (6 yevmde) semaları ve yeryüzünü yaratan O’dur. Ve O’nun arşı su üzerinde idi. Eğer sen: “Muhakkak ki siz, ölümden sonra beas edileceksiniz (diriltileceksiniz).” dersen, kâfir olan(inkâr eden, örten) kimseler mutlaka (şöyle) derler: “Bu ancak apaçık bir sihirdir.”
İlyas Yorulmaz = Onun arşı su üzerinde iken, hanginiz daha güzel ameller yapacağını bilmesi ve sizi imtihan etmesi için, gökleri ve yerleri altı günde yaratan O dur. Eğer sen onlara “Ölümden sonra tekrar diriltileceksiniz” desen, getirdiğin haberi inkâr edenler aralarında “O zaman diriltilme olayı açıkça bir aldatmaca (sihir)” derler.