Önceki Ayet Sonraki Ayet  
23. Sûre Mü’minûn/67

 مُسْتَكْبِرِينَ بِهِ سَامِرًا تَهْجُرُونَ

  Mustekbirîne bihî sâmiran tehcurûn(tehcurûne).

Kelime Karşılaştırma
mustekbirîne : kibirlenenler
bi-hi : onunla
sâmiran : gece toplanıp görüşenler
tehcurûne : ayrılıyordunuz, saçma sapan konuşuyordunuz
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = (66-67) Çünkü âyetlerim size okunurdu da siz buna karşı büyüklük taslayarak arkanızı döner, geceleyin toplanıp hezeyanlar savururdunuz.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Ululanırdınız orada ve geceleyin de Peygamber hakkında ulu orta söylenirdiniz.

 Abdullah Parlıyan = büyüklenerek geceleyin, peygamberimiz ve kitabımız hakkında ulu orta konuşarak saçmalıyordunuz.

 Adem Uğur = Çünkü âyetlerim size okunurdu da, siz, buna karşı kibirlenerek arkanızı döner, geceleyin (Kâbe'nin etrafında toplanarak) hezeyanlar savururdunuz.

 Ahmed Hulusi = "Ona, kibir taslayarak, geceleri hezeyan yaşıyordunuz!"

 Ahmet Tekin = 'Kibirlenerek, azgınlık ve zorbalık ederek kafa tutarak, geceleyin hezeyanlar savuruyordunuz.'

 Ahmet Varol = Ona karşı büyükleniyor; geceleyin toplanıp saçmalıyordunuz.

 Ali Bulaç = Buna (ayetlerime) karşı büyüklük taslayarak; gece vakti de hezeyanlar sergiliyordunuz.

 Ali Fikri Yavuz = Kur’an’a baş kaldırıb geceleyin toplantılar yaparak hezeyanlar savuruyordunuz.

 Ali Ünal = Sürekli büyüklük taslıyor, gece oturmalarınızda (o Rasûl ve getirdiği Din hakkında) ileri geri konuşup saçmalıyordunuz.

 Bayraktar Bayraklı = (66-67) “Âyetlerim size okunduğunda büyüklük taslayıp, gece ağzınıza geleni söyleyerek ardınıza dönüyordunuz.”

 Bekir Sadak = (66-67) «Ayetlerim size okundugunda buyukluk taslayip, gece agziniza geleni soyleyerek ardiniza donuyordunuz.»

 Celal Yıldırım = (66-67) Âyetlerimiz cidden size okunuyordu, ama siz onu onurunuza, gururunuza yediremiyerek geceleyin yakışıksız sözler söyleyerek ökçeleriniz üzerine gerisin geri dönüyordunuz.

 Cemal Külünkoğlu = (66-67) Size, ayetlerim okunduğu zaman, büyüklük taslayarak gerisin geri dönüyordunuz (onları kabulden yüz çeviriyordunuz). Geceleri (Kâbe'nin etrafında) toplanıp ileri geri konuşuyordunuz.

 Diyanet İşleri (eski) = (66-67) 'Ayetlerim size okunduğunda büyüklük taslayıp, gece ağzınıza geleni söyleyerek ardınıza dönüyordunuz.'

 Diyanet Vakfi = (66-67) Çünkü âyetlerim size okunurdu da, siz, buna karşı kibirlenerek arkanızı döner, geceleyin (Kâbe'nin etrafında toplanarak) hezeyanlar savururdunuz.

 Edip Yüksel = Ona karşı büyüklük taslıyordunuz, saçmalayarak geceliyordunuz.

 Elmalılı Hamdi Yazır = Ona kafa tutarak, müsamere yaparak hezeyanlar ediyordunuz

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ona kafa tutarak gece lakırdıları ile hezeyanlar ederdiniz.

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Kafa tutardınız ve geceleyin hezeyanlar savururdunuz.

 Gültekin Onan = Buna (ayetlerime) karşı büyüklük taslayarak; gece vakti de hezeyanlar sergiliyordunuz.

 Harun Yıldırım = (66-67) Çünkü âyetlerim size okunurdu da, siz, buna karşı kibirlenerek arkanızı döner, geceleyin hezeyanlar savururdunuz.

 Hasan Basri Çantay = (66-67) Karşınızda âyetlerimiz okunuyordu da siz bunu kibrinize yediremiyerek gerisin geri dönüyor, geceleyin de (cemâat hâlinde ve Beytin etrafında) hezeyanlarda bulunuyordunuz.

 Hayrat Neşriyat = (66-67) 'Hakikaten âyetlerim size okunuyordu da, büyüklük taslayanlar olarak ökçeleriniz üzerinde geriye dönüyordunuz; geceleyin toplanarak saçmalıyordunuz.'

 İbni Kesir = Büyüklük taslıyor, gece ağzınıza geleni söylüyordunuz.

 Kadri Çelik = Buna (ayetlerime) karşı büyüklük taslayarak, gece vakti de hezeyanlar savururdunuz.

 Muhammed Esed = (ve) büyüklük taslayaraktan gecelerinizi olur olmaz şeyler konuşarak geçiriyordunuz."

 Mustafa İslamoğlu = ona karşı böbürlenerek, sokulduğunuz karanlığın koynunda atıp tutuyordunuz.

 Ömer Nasuhi Bilmen = «Onunla böbürlenerek geceleyin konuşan bir cemaat halinde hezeyanlarda bulunuyordunuz.»

 Ömer Öngüt = “Ona karşı büyüklük taslıyor, geceleri toplanarak hezeyanlar savuruyordunuz. ”

 Şaban Piriş = Ona kafa tutarak, eğlence edinip, hezeyanlar savurarak.

 Sadık Türkmen = O’na karşı büyüklük taslayanlar olarak, geceleyin toplanıp saçmalıyordunuz!”

 Seyyid Kutub = Ayetlerimize dudak bükerek gizli toplantılarınızda saçmalıyordunuz.

 Suat Yıldırım = (66-67) "Âyetlerim size okunduğunda, siz kibirlenerek sırtınızı çevirirdiniz, geceleyin onun aleyhinde ileri geri konuşarak saçmalardınız."

 Süleyman Ateş = "Âyetlerime karşı kibirlenerek geceleyin (Ka'be'nin çevresinde toplanıp) saçmalıyordunuz."

 Tefhim-ul Kuran = Buna (ayetlerime) karşı büyüklük taslayarak: gece vakti de hezeyanlar sergiliyordunuz.

 Ümit Şimşek = Büyüklük taslıyor, geceleri toplanıp âyetlerim hakkında ileri geri konuşuyordunuz.

 Yaşar Nuri Öztürk = "Ona karşı büyüklük taslayarak, gece boyunca hezeyanlar savuruyordunuz."

 İskender Ali Mihr = (Siz), ona (âyetlerime) kibirlenenlerdiniz. Gece toplanarak (âyetlerim hakkında) saçma sapan konuşuyordunuz.

 İlyas Yorulmaz = “Ayetlerimizle alay edip, kibirlenerek uzaklaşıp gitmiştiniz” denir. (Allah’ın)