لَخَلْقُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ أَكْبَرُ مِنْ خَلْقِ النَّاسِ وَلَكِنَّ أَكْثَرَ النَّاسِ لَا يَعْلَمُونَ
Le halkus semâvâti vel ardı ekberu min halkın nâsi ve lâkinne ekseren nâsi lâ ya’lemûn(ya’lemûne).
le | : mutlaka, muhakkak ki |
halku | : yaratılış |
es semâvâti | : semalar, gökler |
ve el ardı | : ve arz, yeryüzü, yer |
ekberu | : daha büyük |
min | : den |
halkı | : yaratılış |
en nâsi | : insanlar |
ve | : ve |
lâkinne | : lâkin, fakat |
eksere en nâsi | : insanların çoğu |
lâ ya’lemûne | : bilmezler |
Diyanet İşleri = Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyük bir şeydir. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Abdulbaki Gölpınarlı = Elbette gökleri ve yeryüzünü yaratmak, insanları yaratmaktan daha büyük bir şey ve fakat insanların çoğu bilmez.
Abdullah Parlıyan = Elbette gökleri ve yeryüzünü yaratmak, insanları yaratmaktan daha büyük bir olaydır. Fakat insanların çoğu bu gerçeği bilmezler.
Adem Uğur = Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyük bir şeydir. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Ahmed Hulusi = Semâların ve Dünya'nın yaratılışı, insanların yaratılışından elbette fevkalâde büyük! Ne var ki insanların çoğunluğu bilmezler.
Ahmet Tekin = Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyük bir olaydır. Fakat insanların çoğu bunu bilmiyorlar.
Ahmet Varol = Elbette göklerin ve yerin yaratılması insanların yaratılmasından daha büyüktür. Ancak insanların çoğu bilmezler.
Ali Bulaç = Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyüktür. Ancak insanların çoğu bilmezler.
Ali Fikri Yavuz = Elbette gökleri ve yeri yaratmak, insanları (öldükten sonra) yaratmaktan daha büyüktür. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Ali Ünal = Şurası muhakkak ki, göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyük bir iştir, fakat insanların çoğu bunu bilmezler.
Bayraktar Bayraklı = Andolsun ki gökleri ve yeri yaratmak, insanları yaratmaktan daha büyük bir iştir. Fakat insanların çoğu bunu bilmezler.
Bekir Sadak = Goklerin ve yerin yaratilmasi, insanlarin yaratilmasindan daha buyuk bir seydir. Fakat insanlarin cogu bilmezler.
Celal Yıldırım = And olsun ki, gökleri ve yeri yaratmak, insanları yaratmaktan daha büyüktür. Ama insanların çoğu (bunu) bilmezler.
Cemal Külünkoğlu = Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyük bir şeydir. Fakat insanların çoğu (bunu) bilmezler.
Diyanet İşleri (eski) = Göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyük bir şeydir. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Diyanet Vakfi = Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyük bir şeydir. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Edip Yüksel = Göklerin ve yerin yaratılışı, insanın yaratılışından daha büyük bir şeydir. Ne var ki halkın çoğu bilmez.
Elmalılı Hamdi Yazır = Elbette Göklerin ve Yerin halkı o nâsın halkından daha büyüktür ve lâkin nâsın ekserîsi bilmezler
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Elbette göklerin ve yerin yaratılması o insanların yaratılmasından daha büyüktür. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyüktür. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Gültekin Onan = Elbette göklerin ve yerin yaratılması insanların yaratılmasından daha büyüktür. Ancak insanların çoğu bilmezler.
Harun Yıldırım = Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyük bir şeydir. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Hasan Basri Çantay = Göklerin ve yerin (ibtidâ) yaratılışı insanların (ikinci) yaratılışından elbet daha büyükdür. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Hayrat Neşriyat = Elbette göklerin ve yerin yaratılması insanların yaratılmasından daha büyüktür; fakat insanların çoğu bilmezler.
İbni Kesir = Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyüktür. Ne var ki insanların çoğu bilmezler.
Kadri Çelik = Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyüktür. Ancak insanların çoğu bilmezler.
Muhammed Esed = Göklerin ve yerin yaratılması elbette insanın yaratılmasından daha büyük (bir olay)dır ama insanların çoğu (bunun ne anlama geldiğini) bilmezler.
Mustafa İslamoğlu = Göklerin ve yerin yaratılması elbette insan cinsinin yaratılmasından daha kapsamlı bir hadisedir; lakin insanların çoğu bunun (anlamını) dahi bilmez.
Ömer Nasuhi Bilmen = Elbette ki, göklerin ve yerin yaradılışı, nâsın yaradılışından daha büyüktür. Velâkin nâsın birçoğu bilmezler.
Ömer Öngüt = Göklerin ve yerin yaratılması, elbette ki insanların yaratılmasından daha büyük bir şeydir. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Şaban Piriş = Gökleri ve yeri yaratmak, insan yaratmaktan daha büyük bir şeydir. Fakat, insanların çoğu bilmiyorlar.
Sadık Türkmen = Elbette göklerin ve yeryüzünün yaratılışı insanın yaratılışından daha büyüktür! Fakat insanların birçoğu bilmiyor.
Seyyid Kutub = Göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyük bir şeydir. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Suat Yıldırım = Gökleri ve yeri yaratmak, insanları yaratmaktan daha büyük bir iştir, ama insanların çoğu gerçeği bilmezler.
Süleyman Ateş = Gökleri ve yeri yaratmak, insanları yaratmaktan çok daha zordur. Fakat insanların çoğu bilmezler.
Tefhim-ul Kuran = Elbette göklerin ve yerin yaratılması, insanların yaratılmasından daha büyüktür. Ancak insanların çoğu bilmezler.
Ümit Şimşek = Göklerin ve yerin yaratılışı, insanların yaratılışından daha büyük birşeydir; lâkin insanların çoğu bunu bilmez.
Yaşar Nuri Öztürk = Göklerin ve yerin yaratılışı/yarattıkları, insanların yaratılışından/insanlar âleminden elbette daha büyüktür. Ne var ki insanların çokları bilmiyorlar.
İskender Ali Mihr = Göklerin ve yerin yaratılışı, insanın yaratılışından muhakkak ki daha büyüktür. Ve lâkin insanların çoğu bilmezler.
İlyas Yorulmaz = Göklerin ve yerin yaratılışı, elbetteki insanın yaratılışından daha büyüktür. Fakat insanların çoğu bilmiyor.