كَدَأْبِ آلِ فِرْعَوْنَ وَالَّذِينَ مِن قَبْلِهِمْ كَذَّبُواْ بآيَاتِ رَبِّهِمْ فَأَهْلَكْنَاهُم بِذُنُوبِهِمْ وَأَغْرَقْنَا آلَ فِرْعَونَ وَكُلٌّ كَانُواْ ظَالِمِينَ
Ke de'bi âli fir'avne vellezîne min kablihim, kezzebû biâyâti rabbihim, fe ehleknâhum bi zunûbihim ve agraknâ âle fîr'avn(fîr'avne), ve kullun kânû zâlimîn(zâlimîne).
ke | : gibi |
de’bi | : adet, gelenek, hal, durum |
âli | : aile (grup, topluluk, ordu) |
fir’avne | : firavun |
ve ellezîne | : ve o kimseler |
min kabli-him | : onlardan önce |
kezzebû | : yalanladılar |
bi âyâti | : âyetleri |
rabbi-him | : Rab’lerinin |
fe ehlek-nâ-hum | : böylece biz onları helâk ettik |
bi zunûbi-him | : günahlarından dolayı |
ve agrak-nâ | : ve boğduk |
âle | : aile (grup, topluluk, ordu) |
fîr’avne | : firavun |
ve kullun | : ve hepsi |
kânû | : oldular, idiler |
zâlimîne | : zalimler |
Diyanet İşleri = Bunların durumu, tıpkı Firavun ailesi ve onlardan öncekilerin durumu gibidir. Onlar Rablerinin âyetlerini yalanlamışlar, biz de onları günahları sebebiyle helâk etmiştik ve Firavun ailesini de suda boğmuştuk. Hepsi de zalim kimselerdi.
Abdulbaki Gölpınarlı = Firavun'un soyuyla onlardan önce gelip geçenlerin gidişleri gibi hani. Rablerinin âyetlerini yalanladılar da suçlarına karşılık helâk ettik onları ve Firavun'un soyunu sulara garkettik, hepsi de zâlimdi onların.
Abdullah Parlıyan = Firavun yandaşlarının ve onlardan önce yaşayıp gidenlerin başlarına ne geldiyse, bunların da başına benzeri gelecek. Onlar Rablerinin ayetlerine, yalan gözüyle bakmışlardı ve bu yüzden biz de onları bu günahlarına karşılık helak ettik, boğuverdik o Firavun ve yandaşlarını. Çünkü onların hepsi yaratılış gayelerine aykırı davranan kimselerdi.
Adem Uğur = (Evet bunların durumu), Firavun ailesi ve onlardan öncekilerin durumuna benzer. Onlar Rablerinin âyetlerini yalanlamışlardı; biz de onları günahlarından ötürü helâk etmiştik ve Firavun ailesini (denizde) boğmuştuk. Hepsi de zalimler idiler.
Ahmed Hulusi = Tıpkı Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin vaziyeti gibi (durumları)! (Onlar) Rablerinin işaretlerindeki varlığını (Rabbanî özelliklerini) yalanladılar, (biz de) onları suçları sonucu helâk ettik ve Âl-i Firavun'u da suda boğduk! Hepsi zâlimlerdi.
Ahmet Tekin = İnkârları, baskı ve zulümleri, Allah’ın kitabını ve rasullerini yalanlamaları sebebiyle, Allah’ın azâbına maruz kalan inanmayanların hali, Firavun hanedanının, devlet görevlilerinin, yandaşlarının ve onlardan öncekilerin haline benzer. Onlar Rablerinin âyetlerini, Rableri tarafından kendilerine verilen imkânları ve nimetleri yalanlamışlardı. Biz de onları günahlarından dolayı helâk etmiştik. Firavun’un kavmini, ordusunu denizde boğmuştuk. Bunların hepsi inkâr ile isyan ile baskı, zulüm ve işkence ile temel hak ve hürriyetleri, Allah yolunu ve Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen zalim, müşrik kimselerdi.
Ahmet Varol = Tıpkı Firavun hanedanıyla ondan öncekilerin gidişatı gibi. Onlar Rabblerinin ayetlerini yalanladılar, biz de onları günahlarından dolayı helak ettik ve Firavun ailesini (denizde) boğduk. Onların hepsi zalimdiler.
Ali Bulaç = Firavun ailesinin ve onlardan öncekilerin gidiş tarzı gibi. Onlar, Rablerinin ayetlerini yalanladılar; biz de günahları dolayısıyla onları helak ettik. Firavun ordusunu suda boğduk. Onların tümü zulmeden kimselerdi.
Ali Fikri Yavuz = Evet, aynen Firavun hanedânıyla onlardan öncekilerin âdetine benzer şekilde; onlar, Rablerinin âyetlerini yalanladılar. Biz de günahları yüzünden kendilerini helâk ettik; ve Firavun hanedânını denizde boğduk. Bunların (Kureyş kâfirleri ile Firavun hanedânının) hepsi zâlimdiler.
Ali Ünal = Evet, Firavun oligarşisiyle daha öncekilerin durumu gibi: Rabbilerinin âyetlerini yalanladılar; Biz de günahları sebebiyle onları helâk ettik ve Firavun oligarşisini suda boğduk. Herhangi bir şekilde helâk edilen toplulukların her biri, (Rabbilerine karşı âsi, insanlara karşı zalim olmakla,) aslında kendi öz canlarının zalimleri idiler.
Bayraktar Bayraklı = Firavun'un adamlarının ve onlardan öncekilerin yaptığı gibi, bunlar da Rabblerinin âyetlerini yalanladılar. Biz de günahlarına karşılık onları yok ettik ve Firavun taifesini suda boğduk. Bunların hepsi zâlim kimselerdi.
Bekir Sadak = Firavun taifesi ve onlardan oncekilerin gidisi gibi, Rablerinin ayetlerini yalanladilar da onlari gunahlarindan oturu yok ettik. Firavun taifesini suda bogduk, hepsi zalimlerdi.
Celal Yıldırım = (Bunların tutumu ve gidişi) Fir'avn'ın ve onlardan öncekilerin tutum ve gidişi gibidir. Rablarının âyetlerini yalan saydılar, o sebeple onları günahları karşılığında yok ettik; Fir'avn tarafdarını (denizde) boğduk. Onların hepsi zâlimler idi.
Cemal Külünkoğlu = Bu inkârcıların durumu tıpkı Firavun ailesi ve onlardan önceki inkârcıların durumu gibidir. Onlar Rablerinin ayetlerini yalanladılar, biz de onları günahları yüzünden yok ettik. Firavun ailesini denizde boğduk. Zaten onların hepsi zalimdi.
Diyanet İşleri (eski) = Firavun taifesi ve onlardan öncekilerin gidişi gibi, Rablerinin ayetlerini yalanladılar da onları günahlarından ötürü yok ettik. Firavun taifesini suda boğduk, hepsi zalimlerdi.
Diyanet Vakfi = (Evet bunların durumu), Firavun ailesi ve onlardan öncekilerin durumuna benzer. Onlar Rablerinin âyetlerini yalanlamışlardı; biz de onları günahlarından ötürü helâk etmiştik ve Firavun ailesini (denizde) boğmuştuk. Hepsi de zalimler idiler.
Edip Yüksel = Örneğin, Firavun'un yandaşları ve onlardan öncekiler gibi. Rab'lerinin ayetlerini yalanladılar. Biz de günahlarından ötürü onları yıkıma uğrattık. Firavun'un yandaşlarını suda boğduk. Hepsi de zalim idiler.
Elmalılı Hamdi Yazır = Tıbkı ali Fir'avnin ve onlardan evvelkilerin gidişi gibi ki rablarının âyetlerini tekzib ettiler biz de kendilerini günahlariyle helâk ettik ve ali Fir'avni gark eyledik, hepsi de zalimdiler
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Tıpkı Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin gidişi gibi. Onlar, Rablerinin ayetlerine yalan dediler, Biz de kendilerini günahları yüzünden helak ettik ve Firavun hanedanını suda boğduk. Onların hepsi zalim kimselerdi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Tıpkı Firavun'un izinden gidenlerle onlardan öncekilerin gidişi gibi, Rabblerinin âyetlerini yalanladılar. Biz de onları günahları yüzünden helâk ettik. Firavun ile arkasından gidenleri suda boğduk. Hepsi de zalim idiler.
Gültekin Onan = Firavun ailesinin ve onlardan öncekilerin gidiş tarzı gibi... Onlar, rablerinin ayetlerini yalanladılar; biz de günahları dolayısıyla onları helak ettik. Firavun ordusunu suda boğduk. Onların tümü zulmeden kimselerdi.
Harun Yıldırım = Tıpkı Firavun hanedanının ve onlardan öncekilerin gidişi gibi onlar da Rablerinin ayetlerini yalanlamışlardı da biz de onları günahları sebebiyle helak etmiş, Firavun hanedanını boğmuştuk. Çünkü onların hepsi zalimler idiler.
Hasan Basri Çantay = (Evet bunların Haali) Fir'avn haanedâniyle onlardan evvelkilerin gidişi gibidir. Onlar Rablerinin âyetlerini yalan saymışlardı da biz de, günâhları yüzünden, kendilerini helak etmiş, Fir'avn haanedânını suda boğmuşduk. (Bunların) hepsi zaalimdiler.
Hayrat Neşriyat = (Bunların âdeti) Fir'avun ehlinin ve onlardan öncekilerin âdeti gibidir. (Onlar da)Rablerinin âyetlerini yalanlamışlardı. Bunun üzerine (biz de) onları günahları sebebiyle helâk etmiş ve Fir'avun ehlini (denizde) boğmuştuk. Çünki (onların) hepsi zâlim kimseler idiler.
İbni Kesir = Firavun hanedanıyla, onlardan öncekilerin gidişi gibi. Rabblarının ayetlerini yalanlamışlardı da, Biz de günahlarından dolayı onları helak etmiş ve Firavun hanedanını suda boğmuştuk. Hepsi de zalimlerdi.
Kadri Çelik = (Bu kâfirlerin durumu) Tıpkı Firavun ailesi ile daha önceki kâfirlerin durumu gibidir. Rablerinin ayetlerini yalanladılar da onları günahlarından ötürü helak ettik. Firavun ailesini suda boğduk, hepsi de zalimlerdi.
Muhammed Esed = Firavun yandaşlarının ve onlardan önce yaşayıp gidenlerin başlarına ne geldiyse (bunların da başına benzeri gelecek:) Onlar Rablerinin ayetlerine yalan gözüyle bakmışlardı; ve bu yüzden, Biz de onları (bu) günahlarına karşılık helak ettik; boğuverdik o Firavun yandaşlarını; onların hepsi zalim kimselerdi çünkü.
Mustafa İslamoğlu = (O halde onların akıbeti de) Firavun toplumu ve ondan öncekilerin akıbetine benzeyecek: Onlar Rablerinin mesajlarını yalanlamışlardı, biz de onları günahları yüzünden helak ettik; boğulmaya mahkum ettik Firavun soyunu: zira hepsi de zalim olmakta direniyorlardı.
Ömer Nasuhi Bilmen = Fir'avun'un kavminin ve onlardan evvelkilerin âdeti gibi ki, Rablerinin âyetlerini tekzîp ettiler. Artık onları günahları sebebiyle helâk ettik. Ve Fir'avun'un kavmini gark eyledik. Ve hepsi de zalimler olmuşlardı.
Ömer Öngüt = Bunların hâli Firavun hânedânı ile daha evvelkilerin hâli gibidir. Onlar Rablerinin âyetlerini yalanlayıp inkâr etmişlerdi, biz de onları günahları ile helâk ettik. Firavun'un hânedânını denizde boğduk. Onların hepsi zâlim idiler.
Şaban Piriş = Firavun yandaşlarının ve onlardan önce yaşayıp gidenlerin başlarına ne geldiyse (bunların da başına benzeri gelecek:) Onlar Rablerinin ayetlerine yalan gözüyle bakmışlardı; ve bu yüzden, Biz de onları (bu) günahlarına karşılık helak ettik; boğuverdik o Firavun yandaşlarını; onların hepsi zalim kimselerdi çünkü.
Sadık Türkmen = (O halde onların akıbeti de) Firavun toplumu ve ondan öncekilerin akıbetine benzeyecek: Onlar Rablerinin mesajlarını yalanlamışlardı, biz de onları günahları yüzünden helak ettik; boğulmaya mahkum ettik Firavun soyunu: zira hepsi de zalim olmakta direniyorlardı.
Seyyid Kutub = Fir'avun'un kavminin ve onlardan evvelkilerin âdeti gibi ki, Rablerinin âyetlerini tekzîp ettiler. Artık onları günahları sebebiyle helâk ettik. Ve Fir'avun'un kavmini gark eyledik. Ve hepsi de zalimler olmuşlardı.
Suat Yıldırım = Evet, tıpkı Firavun hanedanının ve onlardan öncekilerin tutumu gibi: Rab’lerinin âyetlerini yalan saydılar. Biz de günahları sebebiyle onları imha ettik. Firavun ve beraberindekileri de denizde boğdu. Doğrusu, bunların hepsi de zalim idiler.
Süleyman Ateş = Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin gidişatı gibi, Rab’lerinin ayetlerini yalanladılar, biz de onları günahları sebebiyle helak ettik. Firavun hanedanını suda boğduk. Hepsi de zalim idi.
Tefhim-ul Kuran = Firavun ailesinin ve onlardan öncekilerin gidiş tarzı gibi. Onlar, Rablerinin ayetlerini yalanladılar; biz de günahları dolayısıyla onları yıkıma uğrattık, Firavun ordusunu suda boğduk. Onların tümü zulme sapanlardı.
Ümit Şimşek = Firavun hanedanı ile daha öncekilerin hali de böyleydi. Onlar Rablerinin âyetlerini yalanlamışlardı. Biz de onları günahlarıyla helâk ettik ve Firavun hanedanını boğduk. Zira onların hepsi zalimdi.
Yaşar Nuri Öztürk = Tıpkı Firavun hanedanı ve onlardan öncekilerin tavırları gibi. Rablerinin ayetlerini yalanlamışlardı. Biz de onları günahları yüzünden mahvettik. Firavun hanedanını da boğmuştuk. Bunların tümü zulme sapanlardı.
İskender Ali Mihr = (Onların, Bedir’de savaşan Kureyşlilerin) hali, firavunun (firavun ordusunun) ve onlardan önceki kimselerin hali gibidir. Rab’lerinin âyetlerini yalanladılar. Böylece günahları dolayısıyla onları helâk ettik. Firavun topluluğunu (ordusunu) boğduk. Ve (onların) hepsi zalimler (zulmeden kimseler) oldular.
İlyas Yorulmaz = Firavun ailesi ve onlardan öncekilerin durumu gibi. Onlar Rablerinin ayetlerini yalanlamış, bizde bundan dolayı firavun ailesini denizde boğmak suretiyle helak etmiştik, çünkü hepsi haksızlık yapan bir toplumdu.