مُتَّكِئِينَ عَلَى فُرُشٍ بَطَائِنُهَا مِنْ إِسْتَبْرَقٍ وَجَنَى الْجَنَّتَيْنِ دَانٍ
Muttekiîne alâ furuşin betâinuhâ min istebrak(istebrakin), ve cenel cenneteyni dân(dânin).
muttekiîne | : yaslanırlar |
alâ | : üzerinde |
furusin | : yataklar, döşekler |
betâinu-hâ | : onun iç kısımları, astarları |
min istebrakin | : atlas ipekten |
ve cene | : ve ağaçlardan devşirilen meyveler |
el cenneteyni | : iki cennet |
dânin | : yakın |
Diyanet İşleri = Onlar astarları kalın ipekten olan döşeklere yaslanırlar. Bu iki cennetin meyveleri (zahmetsizce alınacak kadar) yakındır.
Abdulbaki Gölpınarlı = Öylesine döşemelere yaslanacaklar ki astarları kalın ipekten, her iki cennetin, devşirilip toplanacak meyveleri de ellerinin altında, pek yakın.
Abdullah Parlıyan = Hepsi de astarları atlastan döşemelere yaslanarak, hayat sürecekler ve her iki cennetin meyveleri de kolayca toplanacak şekilde, cennetliklerin ellerinin yetişeceği yerde bulunacak.
Adem Uğur = Hepsi de örtüleri atlastan minderlere yaslanırlar. İki cennetin de meyvesinin devşirilmesi yakındır.
Ahmed Hulusi = Astarları atlastan döşeklere yaslanırlar. . . İki cennetin meyvelerinin toplanması çok kolaylıkladır!
Ahmet Tekin = Cennet konaklarındakiler, astarları atlastan döşeklere yaslanırlar. İki Cennet’in de meyvalarının toplanması yakındır.
Ahmet Varol = (Orada) astarları kalın atlastan yataklara yaslanırlar. Her iki cennetten devşirilen meyveler de (oradakilere) yakındır.
Ali Bulaç = Astarları, ağır işlenmiş atlastan yataklar üzerinde yaslanırlar. İki cennetin de meyve devşirmesi (oradakilere) yakın (kolay)dır.
Ali Fikri Yavuz = (Rableri huzurunda hesap vermekten korkanlar), astarları kalın ipekten olan yaygılar üzerinde yaslanıp oturarak nimetlenirler. Her iki cennetin meyvalarının toplanışı da yakından... (Zahmetsizce alınabilecek şekilde pek yakın).
Ali Ünal = (Allah’ın kendilerine iki cennet verilecek olan o has kulları,) astarları işlemeli ipekten döşeklere yaslanırlar. Her iki cennetin meyveleri, hemen erişilip toplanıverecek yakınlıktadır.
Bayraktar Bayraklı = (54-55) Hepsi de örtüleri atlastan minderlere yaslanırlar. İki cennetin de meyvesinin devşirilmesi yakındır. Şimdi, Rabbinizin ahiret nimetlerinden hangisini inkâr edebilirsiniz?
Bekir Sadak = Orada, ortuleri parlak atlastan yataklara yaslanirlar; iki cennetin meyvelerini de kolayca toplarlar.
Celal Yıldırım = Onlar (o Cennetlere lâyık görülen bahtiyarlar), astarlan kalınca atlastan olan döşekler üzerine yaslanırlar. Her iki Cennet'teki meyveler ise kolayca devşirilecek şekilde yakındır..
Cemal Külünkoğlu = Buralarda ağırlananlar, yüz bezleri yaldızlı atlastan minderlere yaslanırlar. Her iki cennetin bahçelerindeki ağaçların meyveleri kolayca alınacak kadar yere yakındır.
Diyanet İşleri (eski) = Orada, örtüleri parlak atlastan yataklara yaslanırlar; iki cennetin meyvelerini de kolayca toplarlar.
Diyanet Vakfi = Hepsi de örtüleri atlastan minderlere yaslanırlar. İki cennetin de meyvesinin devşirilmesi yakındır.
Edip Yüksel = Astarları atlastan yataklara yaslanırlar, her iki cennetin meyveleri pek yakındır.
Elmalılı Hamdi Yazır = Dayanmışlar öyle mefruşata kim astarları istebraktan. Her iki Cennetin derimi de yakından.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Astarları atlastan mefruşata yaslanırlar. Her iki cennetin derimi (devşirmesi) de yakındandır;
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Astarları atlastan yataklara yaslanırlar. İki cennetin de devşirmesi yakındır.
Gültekin Onan = Astarları, ağır işlenmiş atlastan yataklar üzerinde yaslanırlar. İki cennetin de meyve devşirmesi (oradakilere) yakın (kolay)dır.
Harun Yıldırım = Astarları, ağır işlenmiş atlastan yataklar üzerinde yaslanırlar. Her iki cennetin de meyvedevşirmesi yakındır.
Hasan Basri Çantay = Hepsi de, astarları atlasdan olan döşemelere yaslanarak (nimetlenirler). Her iki cennetden devşirilen meyve (ler, ehl-i cennete) yakındır.
Hayrat Neşriyat = (Onlar o gün), astarları kalın atlastan döşekler üzerinde yaslanan kimselerdir. İki Cennetin de olgunlaşmış meyveleri (kendilerine) yakındır (toplaması kolaydır)!
İbni Kesir = Hepsi de örtüleri atlastan döşemelere yaslanırlar. İki cennetin meyvelerini de kolayca toplarlar.
Kadri Çelik = Astarları ağır işlenmiş atlastan olan yataklar üzerinde yaslanıp dayanırlar. İki cennetin de meyve devşirmesi (oradakilere) yakındır.
Muhammed Esed = (İşte böyle bir cennette, kutsananlar) atlastan dokunmuş halılara uzanarak (hayat sürecekler); ve bu iki bahçenin meyvesi kolayca erişebilecekleri yerde bulunacak.
Mustafa İslamoğlu = Onlar çizgisi ve atkısı (dahil) ipekten mamul atlas halılara uzanacak; o çifte cennetlerin (muhteşem) ürünleri (kendilerine) çok yakın olacak:
Ömer Nasuhi Bilmen = (Onlar) Astarları kalın ipek kumaştan olan döşekler üzerine dayanmış bir halde olacaklardır ve o iki cennetin meyvelerinin toplanışı da yakındır.
Ömer Öngüt = Orada örtüleri kalın, parlak atlastan yataklara yaslanırlar. İki cennetin meyvelerini kolayca toplarlar.
Şaban Piriş = Orada atlastan döşemelere yaslanacaklar. İki cennetin meyveleri de çok yakındır.
Sadık Türkmen = Onlar, astarları kalın ipekten olan döşeklere yaslanırlar. Bu iki cennetin meyveleri, (zahmetsizce alınacak kadar) yakındır.
Seyyid Kutub = Bu konutlarda ağırlananlar astarları yaldızlı atlastan minderlere yaslanırlar. Her iki konutun bahçelerindeki ağaçların meyvaları yere yakındır, kolayca devşirilebilirler.
Suat Yıldırım = O cennetlikler, astarları kalın atlasdan döşeklere yaslanırlar. Her iki cennetin devşirilecek meyveleri, hemen ellerinin altında olacaktır.
Süleyman Ateş = (Orada) Astarları kalın atlastan yataklara yaslanırlar. İki cennetin de devşirmesi yakındır.
Tefhim-ul Kuran = Astarları, ağır işlenmiş atlastan olan yataklar üzerinde yaslanıp dayanırlar. İki Cennetin de meyve devşirmesi (oradakilere) yakın (kolay)dır.
Ümit Şimşek = Onlar o Cennetlerde astarları atlastan döşeklere kurulmuşlardır. İki Cennetin meyveleri de yanı başlarındadır.
Yaşar Nuri Öztürk = Astarları atlastan döşeklere yaslanırlar. İki cennetin meyveleri elle alınacak kadar yakındır.
İskender Ali Mihr = Astarları kalın ipek atlas olan döşekler üzerine yaslanmışlardır. Ve iki cennetin de devşirilen meyveleri (cennet ehline) yakındır.
İlyas Yorulmaz = Bahçelerden meyveler kopararak, parlak kumaşlardan yapılmış yatakların üzerine uzanırlar.