قَالُوا لَا ضَيْرَ إِنَّا إِلَى رَبِّنَا مُنقَلِبُونَ
Kâlû lâ dayra innâ ilâ rabbinâ munkalibûn(munkalibûne).
kâlû | : dediler |
lâ dayra | : zararı yok, önemli değil |
innâ | : muhakkak ki biz |
ilâ rabbi-nâ | : Rabbimize |
munkalibûne | : dönenleriz |
Diyanet İşleri = Sihirbazlar şöyle dediler: “Zararı yok, mutlaka Rabbimize döneceğiz.”
Abdulbaki Gölpınarlı = "Zararı yok, dediler, (nasıl olsa) biz Rabbimize döneceğiz."
Abdullah Parlıyan = «Hiç zararı yok» dediler. «Çünkü biz gerçekten Rabbimize dönücüleriz.»
Adem Uğur = Zararı yok, dediler, (nasıl olsa) biz şüphesiz Rabbimize döneceğiz.
Ahmed Hulusi = Dediler: "Zararı yok, biz nasıl olsa Rabbimize döneceğiz,
Ahmet Tekin = Sihirbazlar: 'Zararı yok. Nasıl olsa, Rabbimize döneceğiz.' dediler.
Ahmet Varol = (Büyücüler) dediler ki: 'Hiç zararı yok. Biz muhakkak Rabbimize döneceğiz.
Ali Bulaç = "Hiç zararı yok" dediler. "Çünkü biz gerçekten Rabbimize dönücüleriz."
Ali Fikri Yavuz = Büyücüler dediler ki: “- Zararı yok, muhakkak biz Rabbimize döneceğiz.
Ali Ünal = “Hiç önemi yok!” dediler, “Nasıl olsa Rabbimize dönüyoruz.
Bayraktar Bayraklı = (50-51) İnanan sihirbazlar, “Zararı yok, biz elbette Rabbimize döneceğiz, inananların ilki olmamızdan dolayı, Rabbimizin, günahlarımızı bağışlayacağını umarız” dediler.
Bekir Sadak = (50-51) Iman eden sihirbazlar: «Zarari yok, biz suphesiz Rabbimize donecegiz; inanlarin ilki olmamizdan oturu, Rabbimizin kusurlarimizi bize bagislayacagini umariz» dediler. *
Celal Yıldırım = (Onlar): «Ne zararı var, çünkü biz mutlaka Rabbımıza döneceğiz.
Cemal Külünkoğlu = (50-51) (O iman edenler) dediler ki: “Zararı yok, nasıl olsa, biz Rabbimize döndürüleceğiz. (Burada) inananların öncüleri biz olduğumuz için Rabbimizin kusurlarımızı bağışlayacağını umarız.”
Diyanet İşleri (eski) = (50-51) İman eden sihirbazlar: 'Zararı yok, biz şüphesiz Rabbimize doneceğiz; inananların ilki olmamızdan ötürü, Rabbimizin kusurlarımızı bize bağışlayacağını umarız' dediler.
Diyanet Vakfi = «Zararı yok, dediler, (nasıl olsa) biz şüphesiz Rabbimize döneceğiz.»
Edip Yüksel = Zararı yok, dediler, (nasıl olsa) biz şüphesiz Rabbimize döneceğiz.
Elmalılı Hamdi Yazır = (İman eden sihirbazlar da) dediler ki: "Zararı olmaz! Kesinlikle biz Rabbimize (hakikatimize) dönücüleriz. "
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = (Büyücüler) dediler ki: «Zararı yok, mutlaka biz Rabbimize döneceğiz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = «Zararı yok dediler nasıl olsa biz Rabbimize döneceğiz.»
Gültekin Onan = "Hiç zararı yok" dediler. Çünkü biz gerçekten rabbimize çevrilip döneceğiz (münkalibun)."
Harun Yıldırım = "Zararı yok, dediler, (nasıl olsa) biz şüphesiz Rabbimize döneceğiz."
Hasan Basri Çantay = Dediler: «(Bunda) bize hiçbir zarar yok. Biz şübhesiz ki Rabbimize dönücüleriz».
Hayrat Neşriyat = (Onlar ise) dediler ki: 'Zararı yok; çünki biz Rabbimize dönücü kimseleriz.'
İbni Kesir = Onlar da dediler ki: Zararı yok. Biz muhakkak Rabbımıza dönenleriz.
Kadri Çelik = “Hiç zararı yok” dediler. “Çünkü biz gerçekten Rabbimize dönücüleriz.”
Muhammed Esed = Onlar da: "Hayır, (sen bize) bir zarar veremezsin" diye karşılık verdiler, "(çünkü) er geç Rabbimize döneceğiz!
Mustafa İslamoğlu = (İman eden sihirbazlar) "Ziyanı yok" dediler, "Nasıl olsa biz Rabbimize döneceğiz.
Ömer Nasuhi Bilmen = O imân edenler de dediler ki: «Zararı yok, şüphesiz ki, biz Rabbimize dönücüleriz.»
Ömer Öngüt = Onlar da dediler ki: “Zararı yok. Biz şüphesiz Rabbimize döneceğiz. ”
Şaban Piriş = Onlar da: -Önemli değil, zaten Rabbimize döneceğiz.
Sadık Türkmen = Dediler ki: “Zararı yok! Biz Rabbimize dönücüleriz!
Seyyid Kutub = Büyücüler de dediler ki, «zararı yok, nasıl olsa Rabb'imize döneceğiz.
Suat Yıldırım = "Hiç önemi yok!" dediler, "Biz zaten Rabbimize döneceğiz!"
Süleyman Ateş = "Zararı yok, dediler, (nasıl olsa) biz Rabbimize döneceğiz."
Tefhim-ul Kuran = «Hiç zararı yok» dediler. «Çünkü biz gerçekten Rabbimize dönücüleriz.»
Ümit Şimşek = 'Hiç önemi yok,' dediler. 'Nasıl olsa Rabbimize döneceğiz.
Yaşar Nuri Öztürk = Dediler: "Zararı yok, biz nasıl olsa Rabbimize döneceğiz,
İskender Ali Mihr = “Önemli değil. Muhakkak ki biz, Rabbimize dönücüleriz (dönecek olanlarız).” dediler.
İlyas Yorulmaz = Sihirbazlar Firavuna “Zararı yok, biz nasıl olsa Rabbimize döneceğiz. ”