اسْتَجِيبُوا لِرَبِّكُم مِّن قَبْلِ أَن يَأْتِيَ يَوْمٌ لَّا مَرَدَّ لَهُ مِنَ اللَّهِ مَا لَكُم مِّن مَّلْجَأٍ يَوْمَئِذٍ وَمَا لَكُم مِّن نَّكِيرٍ
İstecîbû li rabbikum min kabli en ye’tiye yevmun lâ meredde lehu minallâh(minallâhi), mâ lekum min melcein yevme izin ve mâ lekum min nekîr(nekîrin).
istecîbû | : icabet edin |
li rabbi-kum | : Rabbinize |
min kabli | : den önce |
en ye’tiye | : gelmesi |
yevmun | : gün |
lâ meredde | : geri döndürülmeyecek olan |
lehu | : onu |
min allâhi | : Allah’tan, Allah tarafından |
mâ lekum | : sizin için yoktur |
min melcein | : (sığınaklardan) bir sığınak |
yevmeizin | : izin günü |
ve mâ lekum | : ve sizin için yoktur |
min nekîrin | : bir inkâr |
Diyanet İşleri = Allah’tan, geri çevrilmesi imkânsız olan bir gün gelmeden önce, Rabbinizin çağrısına uyun. O gün sizin için ne sığınacak bir yer vardır, ne de (günahlarınızı) inkâr edebilirsiniz!
Abdulbaki Gölpınarlı = Rabbinizin dâvetine icâbet edin reddine imkân olmayan gün Allah tarafından gelip çatmadan; o gün, ne kaçıp sığınılacak bir yer var size ve ne suçlarını inkâra mecâl var size.
Abdullah Parlıyan = Öyleyse ey insanlar! Allah'tan geri çevrilmesi imkansız bir gün gelmezden önce, Rabbinizin çağrısına olumlu cevap verin. Çünkü o gün, ne sığınacak bir yeriniz var, ne de yaptıklarınızı inkâra çare.
Adem Uğur = Allah'tan, geri çevrilmesi imkânsız bir gün gelmezden önce, Rabbinize uyun. Çünkü o gün, hiçbiriniz sığınacak yer bulamazsınız, itiraz da edemezsiniz.
Ahmed Hulusi = Allâh'tan reddolunması imkânsız bir süreç gelmeden önce Rabbinize icabet edin. . . O süreçte ne bir sığınacak yeriniz vardır, ne de (yaptıklarınızı) inkârınız çare olur!
Ahmet Tekin = Allah tarafından, geri çevrilmesi, tekrarı mümkün olmayan bir gün gelmeden önce, Rabbinizin İslâm’a davetini kabul edip yerine getirin. O gün hiç biriniz sığınacak bir yer bulamazsınız. İtiraz da edemezsiniz.
Ahmet Varol = Allah'tan, geri çevrilmesi olmayan bir gün gelmeden önce Rabbinizin çağrısına uyun. O gün sizin için ne bir sığınak ne de inkar yolu vardır.
Ali Bulaç = Allah'tan, geri çevrilmesi olmayan bir gün gelmeden evvel, Rabbinize icabet edin. O gün, sizin için ne sığınılacak bir yer var, ne sizin için inkar (etmeye bir imkan).
Ali Fikri Yavuz = Allah’dan (inecek azabın) geri çevrilmesine çare olmıyan bir gün (kıyamet) gelmezden önce, Rabbinizin (hak dine olan) davetini kabul edin. O gün size ne sığınacak yer vardır, ne de inkâra çare...
Ali Ünal = Allah’ın takdir buyurduğu ve kimsenin Allah’ı onu getirmekten alıkoyamayacağı bir gün gelmeden önce Rabbinizin çağrısını kabul edin. O gün ne (kaçıp kurtulmak için) bir sığınağınız ve (azaptan kurtulmak için kendisine başvuracağınız) bir merciiniz olur, ne de kendinizi gizlemeye ve günahlarınızı inkâra bir yol.
Bayraktar Bayraklı = Allah'tan geri çevrilmesi imkansız bir gün gelmezden önce, Rabbinize uyunuz! Çünkü o gün, hiçbiriniz sığınacak yer bulamazsınız, itiraz da edemezsiniz.
Bekir Sadak = Allah katindan, geri cevrilemiyecek gunun gelmesinden once Rabbinizin cagrisina cevap verin. O gun hicbirinize siginacak yer bulunmaz, inkar de edemezsiniz.
Celal Yıldırım = Allah tarafından geri çevrilmesi mümkün olmayan gün gelmeden önce Rabbınızın dâvetine olumlu cevâp verin. O gün sizin için ne bir sığınak, ne de inkâra çare vardır.
Cemal Külünkoğlu = (O halde) Allah'tan gelecek ve geri çevrilmesi imkânsız olan bir gün (hesap günü) gelmeden önce, Rabbinizin çağrısına uyun! O gün sizin için ne sığınacak bir yer var, ne de (günahlarınızı) inkâr (etmeye bir imkân).
Diyanet İşleri (eski) = Allah katından, geri çevrilemeyecek günün gelmesinden önce Rabbinizin çağrısına cevap verin. O gün hiçbirinize sığınacak yer bulunmaz, inkar de edemezsiniz.
Diyanet Vakfi = Allah'tan, geri çevrilmesi imkânsız bir gün gelmezden önce, Rabbinize uyun. Çünkü o gün, hiçbiriniz sığınacak yer bulamazsınız, itiraz da edemezsiniz.
Edip Yüksel = ALLAH katından, geri çevrilmesi olanaksız olan gün gelmezden önce Rabbinize cevap veriniz. O gün sizin için ne bir sığınak ne de bir koruyucu vardır.
Elmalılı Hamdi Yazır = Allahdan reddine çare olmıyan bir gün gelmezden evvel rabbınızın da'vetine icabet ediniz, o gün sizin için ne sığınacak yer vardır, ne de inkâre çare
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Allah tarafından geri çevrilmesine çare olmayan bir gün gelmeden önce Rabbinizin davetine uyun, çünkü o gün sizin için ne sığınacak bir yer vardır, ne de inkara çare.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Allah tarafından, geri çevrilemeyecek kıyamet günü gelmeden önce, Rabbinizin davetine uyun, çünkü o gün, sizin için sığınacak bir yer yoktur ve siz inkâr da edemezsiniz.
Gültekin Onan = Tanrı'dan, geri çevrilmesi olmayan bir gün gelmeden evvel, rabbinize icabet edin. O gün, sizin için ne sığınılacak bir yer var, ne de inkar [etmeye bir imkan].
Harun Yıldırım = Allah’tan, geri çevrilmesi olmayan bir gün gelmeden evvel, Rabbinize icabet edin. O günde sizin sığınacak bir yeriniz de olmaz, hiç inkâr da edemezsiniz.
Hasan Basri Çantay = Allahdan reddine asla çâre olmayacak bir gün gelmezden evvel Rabbiniz (in da'vetin) e icabet edin. O gün sizin için ne sığınacak bir yer, sizin için ne de (günâhlarınızı) inkâr (a bir mecal) yokdur.
Hayrat Neşriyat = Allah tarafından (tehdîd olunduğunuz ve başkalarınca) kendisi için geri çevrilme(imkânı) olmayan bir gün gelmezden önce, Rabbiniz(in da'vetin)e icâbet edin! O gün ne size sığınacak bir yer, ne de sizin için (günahlarınızı) inkâr etme(ye bir çâre) vardır!
İbni Kesir = Allah katından, geri çevrilmesi imkansız bir gün gelmezden önce, Rabbınıza icabet edin. O gün; hiç biriniz için sığınacak bir yer yoktur, inkar da edemezsiniz.
Kadri Çelik = Allah'tan geri çevrilmesi olmayan bir gün gelmeden önce, Rabbinize icabet edin. O gün, sizin için ne sığınılacak bir yer var, ne de sizin için inkâr (etme imkânı).
Muhammed Esed = (O halde, ey insanlar,) Allah'ın buyruğu ile geri dönüşün imkansız olduğu Gün gelmeden önce Rabbiniz(in daveti)ne uyun! (Çünkü) o Gün ne sığınacağınız bir yer bulabilirsiniz, ne de (yaptığınız hataları) inkar edebilirsiniz.
Mustafa İslamoğlu = (Ey insanlar!) Allah'ın fermanıyla geri dönüşün mümkün olmadığı gün gelmeden önce Rabbinizin davetine uyun! O gün ne sığınacağınız bir yer bulabilirsiniz, ne de delilleri karartabilirsiniz.
Ömer Nasuhi Bilmen = Rabbiniz için icabette bulunun, bir günün gelmesinden evvel ki, onun için Allah'tan reddedebilecek yoktur. O gün sizin için ne bir sığınacak yer vardır ve ne de sizin için inkâra bir imkan.
Ömer Öngüt = Allah katında geri çevrilmesi mümkün olmayan bir gün gelmezden önce, Rabbinizin dâvetine icabet edin. O gün hiçbiriniz sığınacak yer bulamaz, inkâr da edemezsiniz.
Şaban Piriş = -Allah tarafından geri çevrilmesi olmayan bir gün gelmeden önce Rabbinize cevap verin. O gün sizin için ne sığınacak bir yer var ne de inkar...
Sadık Türkmen = Rabbinizin (çağrısına) cevap verin; Allah’tan geri çevrilmesi olmayan bir gün gelmezden önce!.. O gün sizin için; ne sığınılacak bir yer var, ne de bir reddediş (vardır!)
Seyyid Kutub = Allah'tan, geri çevrilmesi imkansız bir gün gelmeden önce, Rabb'inizin çağrısına uyun. Çünkü o gün hiçbiriniz sığınacak bir yer bulamazsınız, inkar da edemezsiniz.
Suat Yıldırım = Allah tarafından gelecek ve geri çevrilmesi mümkün olmayacak olan gün gelmeden önce Rabbinizin çağrısını kabul edip O’na dönün. Yoksa o gün ne sığınacak bir delik bulabilirsiniz, ne de yaptıklarınızı inkâra bir çare!
Süleyman Ateş = Allah'tan, geri çevrilmesi mümkün olmayan bir gün gelmezden önce, Rabbiniz(in çağrısı)na uyun. Çünkü o gün ne sığınacak bir yeriniz var; ne de (yaptıklarınızı) inkâra çâre.
Tefhim-ul Kuran = Allah'tan geri çevrilmesi olmayan bir gün, gelmeden evvel, Rabbinize icabet edin. O gün, sizin için ne sığınılacak bir yer var, ne de sizin için inkâr (etmeğe bir imkân) .
Ümit Şimşek = Dönüşü olmayan o gün Allah tarafından gelmeden önce Rabbinizin çağrısına uyun. Yoksa o gün ne sığınacak bir yeriniz olur, ne de yaptıklarınızı inkâr edebilirsiniz.
Yaşar Nuri Öztürk = Ertelenmesine Allah'tan izin çıkmayacak gün gelmeden önce, Rabbinizin çağrısına uyun. O gün, sığınacak yeriniz olmayacak; yaptıklarınızı inkârınız da mümkün olmayacak.
İskender Ali Mihr = Rabbinize icabet edin (Allah’a ulaşmayı dileyin), Allah tarafından geri döndürülmeyecek olan günün gelmesinden önce. İzin günü, sizin için bir sığınak yoktur. Ve sizin için bir inkâr yoktur (yaptıklarınızı inkâr edemezsiniz).
İlyas Yorulmaz = Allah dan başka hiçbir kimsenin geriye çeviremeyeceği gün gelmeden önce, Rabbinizin çağrısına icabet edin. O kıyamet gününde sizin sığınıp kurtulacağınız hiçbir yer yok. Ve artık o günü inkâr edecek durumda da değilsiniz.