لَهُم مِّن جَهَنَّمَ مِهَادٌ وَمِن فَوْقِهِمْ غَوَاشٍ وَكَذَلِكَ نَجْزِي الظَّالِمِينَ
Lehum min cehenneme mihâdun ve min fevkıhim gavaş(gavaşın) ve kezâlike neczîz zâlimîn(zâlimîne).
lehum | : onlar için vardır |
min cehenneme | : cehennemden |
mihâdun | : yatak, döşek |
min fevkı-him | : onların üzerlerinde |
gavaşın | : örtüler |
ve | : ve |
kezâlike | : işte böyle |
neczî | : cezalandırırız |
ez zâlimîne | : zalimler |
Diyanet İşleri = Onlar için cehennem ateşinden döşek, üstlerinde de cehennem ateşinden örtüler var. İşte biz zalimleri böyle cezalandırırız.
Abdulbaki Gölpınarlı = Onlara, cehennemde ateşten döşekler, üstlerinde de ateşten örtüler var ve biz, zâlimleri böyle cezâlandırırız.
Abdullah Parlıyan = Onlara cehennem ateşinden bir döşek, üstlerinde de yine ateşten örtüler vardır. Biz işte varoluş gayesine aykırı hareket edenleri böylece cezalandırırız.
Adem Uğur = Onlar için cehennem ateşinden döşekler, üstlerine de örtüler vardır. İşte zalimleri böyle cezalandırırız!
Ahmed Hulusi = Onlara cehennemden bir döşek ve fevklerinden (bilinçlerinde) gavaş (perdeler, kılıflar) vardır. . . Zâlimleri böyle cezalandırırız.
Ahmet Tekin = Onlara Cehennem ateşinden yataklar, üstlerinde de örtüler, sargılar vardır. Biz baskı, zulüm ve işkence ile temel hak ve hürriyetleri kısıtlayan, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen zâlimleri işte böyle cezalandırırız.
Ahmet Varol = Onlar için cehennemden yataklar ve üstlerini kaplayan (ateşten) örtüler vardır. Zalimleri işte böyle cezalandırırız.
Ali Bulaç = Onlar için cehennemden yataklar ve üstlerine örtüler vardır. Biz zulme sapanları işte böyle cezalandırırız.
Ali Fikri Yavuz = Onlara, cehennem ateşinden bir döşek ve üzerinde de (yine ateşten) örtüler var. Biz zalimleri böylece cezalandırırız.
Ali Ünal = Onların hakkı, Cehennem (ateşin)den bir yatak ve üzerlerinde de yine aynı ateşten örtülerdir. Zalimleri işte böyle cezalandırırız.
Bayraktar Bayraklı = Onlar için cehennem ateşinden döşekler, üzerlerine de örtüler vardır. İşte zâlimleri böyle cezalandırırız.
Bekir Sadak = Onlar icin cehennemden bir yatak ve ustlerine de ortuler vardir. Zalimleri boyle cezalandiririz.
Celal Yıldırım = Onlara Cehennem'den (hazırlanmış) bir döşek ve üstlerinde de (ateşten) örtüler vardır ve işte zâlimleri biz böyle cezalandırırız.
Cemal Külünkoğlu = Onlar için cehennemde (ateşten) bir döşek ve üstlerine de (yine ateşten) örtüler vardır. Biz, zalimleri işte böyle cezalandırırız.
Diyanet İşleri (eski) = Onlar için cehennemden bir yatak ve üstlerine de örtüler vardır. Zalimleri böyle cezalandırırız.
Diyanet Vakfi = Onlar için cehennem ateşinden döşekler, üstlerine de örtüler vardır. İşte zalimleri böyle cezalandırırız!
Edip Yüksel = Onlar için cehennemden bir yatak ve üstlerinde de bir örtü vardır. Zalimleri işte böyle cezalandırırız.
Elmalılı Hamdi Yazır = Onlara Cehennemden bir döşek ve üstlerinden örtüler ve işte zalimleri biz böyle cezalandırırız
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Onlara cehennemden bir döşek, üstlerinden örtüler vardır. İşte Biz, zalimleri böyle cezalandırırız.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Onlara cehennemde ateşten bir yatak, üstlerine de (ateşten) örtüler vardır. Biz zalimleri işte böyle cezalandırırız.
Gültekin Onan = Onlar için cehennemden yataklar ve üstlerine örtüler vardır. Biz zulme sapanları İşte böyle cezalandırırız.
Harun Yıldırım = Onlar için cehennemden bir yatak, üstlerinde örtüler vardır. Biz zalimleri işte böyle cezalandırırız.
Hasan Basri Çantay = Onlara cehennem (de, altlarında ateş) den döşekler, üstlerinde (yine ateşden) örtüler vardır. Biz zaalimleri böyle cezalandırırız.
Hayrat Neşriyat = Onlar için Cehennemden bir döşek ve üstlerinden (de yakan ateşten) örtüler vardır! İşte zâlimleri (kâfirleri) böyle cezâlandırırız!
İbni Kesir = Onlar için cehennemde bir döşek ve üstlerine de örtüler vardır. Biz, zalimleri işte böyle cezalandırırız.
Kadri Çelik = Onlar için cehennemden bir yatak ve üstlerine de (ateşten) örtüler vardır. Zalimleri böyle cezalandırırız.
Muhammed Esed = Cehennem onların hem dinlenme yeri hem de örtüleri olacak; zalimleri Biz işte böyle cezalandırırız.
Mustafa İslamoğlu = Onların (altlarında) cehennemden bir döşek, üstlerinde ateşten bir örtü olacak: İşte Biz, zulme gömülüp gidenleri böyle cezalandırırız.
Ömer Nasuhi Bilmen = Onlar için cehennemden bir döşek ve üstlerinden sargılar vardır. Ve işte zalimleri böyle cezalandırırız.
Ömer Öngüt = Onlar için cehennemden bir yatak ve üstlerine de örtüler vardır. Biz zâlimleri işte böyle cezalandırırız.
Şaban Piriş = Onlar için cehennemden yatak ve üstlerine de ondan örtüler vardır. İşte, zalimleri böyle cezalandırırız.
Sadık Türkmen = Onlar için cehennemden döşekler ve üstlerine de örtüler vardır. Biz zalimleri işte böyle cezalandırırız.
Seyyid Kutub = Onlara bir cehennem döşeği ile üzerlerini örtecek bir cehennem yorganı verilir. Biz zalimleri işte böyle cezalandırırız.
Suat Yıldırım = Onlara cehennem ateşinden bir döşek ve üzerlerinde de yine ateşten örtüler var. İşte Biz zalimleri böyle cezalandırırız!
Süleyman Ateş = Onlar için cehennemden bir döşek ve üstlerinde de (yine ateşten) örtüler vardır. İşte zâlimleri böyle cezâlandırırız!
Tefhim-ul Kuran = Onlar için cehennemden yataklar ve üstlerine de örtüler vardır. Biz zulme sapanları işte böyle cezalandırırız.
Ümit Şimşek = Onlar için Cehennemden bir döşek, üstlerine de ateşten örtüler vardır. Zalimleri Biz işte böyle cezalandırırız.
Yaşar Nuri Öztürk = Onlar için cehennemden bir döşek ve üstlerinde örtüler vardır. Zalimleri böyle cezalandırırız biz.
İskender Ali Mihr = Onlar için cehennemde (ateşten) bir döşek ve üzerlerinde (ateşten) örtüler vardır. Ve zalimleri işte böyle cezalandırırız.
İlyas Yorulmaz = Onlar için cehennemde yatacakları döşekler ve üstlerinde de (ateşten) bir örtü vardır. Haksızlık yapanları böyle cezalandırırız.