وَجَعَلْنَاهُمْ أَئِمَّةً يَدْعُونَ إِلَى النَّارِ وَيَوْمَ الْقِيَامَةِ لَا يُنصَرُونَ
Ve cealnâhum eimmeten yed’ûne ilân nâr(nârı), ve yevmel kıyâmeti lâ yunsarûn(yunsarûne).
ve cealnâ-hum | : ve biz onları kıldık |
eimmeten | : imamlar, önderler, liderler |
yed’ûne | : çağırıyorlar, davet ediyorlar |
ilâ en nârı | : ateşe |
ve yevme el kıyâmeti | : ve kıyâmet günü |
lâ yunsarûne | : yardım olunmazlar |
Diyanet İşleri = Biz onları, ateşe çağıran öncüler kıldık. Kıyamet günü de kendilerine yardım edilmeyecektir.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve onları, halkı ateşe çağıran rehberler yaptık ve kıyâmet günü de yardım edilmez onlara.
Abdullah Parlıyan = Biz onları tuttukları yol gereği, cehennem ateşine davet eden liderler kıldık ve kıyamet gününde de, böylelerine asla yardım edilmeyecektir.
Adem Uğur = Onları, (insanları) ateşe çağıran öncüler kıldık. Kıyamet günü onlar yardım görmeyeceklerdir.
Ahmed Hulusi = Biz onları, ateşe çağıran önderler kıldık. . . Kıyamet sürecinde de yardım olunmazlar.
Ahmet Tekin = Onları, insanları ateşe davet eden öncüler haline getirdik. Kıyamet günü, onlar yardım görmeyecekler.
Ahmet Varol = Onları ateşe çağıran önderler kıldık. Kıyamet günü de yardım görmezler.
Ali Bulaç = Biz, onları ateşe çağıran önderler kıldık; kıyamet günü yardım görmezler.
Ali Fikri Yavuz = Biz, onları, ateşe (küfür ve şirke) çağıran öncüler yaptık. Kıyamet gününde ise yardım olunmazlar.
Ali Ünal = Onları Ateş’e çağıran önderler yaptık. (Dünyada iken halkı hizmetlerinde kullansalar da,) Kıyamet Günü (hesap ve Ateş karşısında) en küçük bir yardım görmeyeceklerdir.
Bayraktar Bayraklı = Onları, ateşe çağıran öncüler kıldık. Kıyamet günü onlar yardım görmeyeceklerdir.
Bekir Sadak = Onlari, atese cagiran onderler kildik; kiyamet gunu yardim gormezler.
Celal Yıldırım = Biz, onları (tuttukları yol gereği) Cehennem ateşine davet eden liderler kıldık ve Kıyamet gününde ise yardım göremiyecekler.
Cemal Külünkoğlu = Böylece biz onları ateşe (küfür ve şirke) çağıran öncüler yaptık. Kıyamet günü böylelerine asla yardım edilmeyecektir!
Diyanet İşleri (eski) = Onları, ateşe çağıran önderler kıldık; kıyamet günü yardım görmezler.
Diyanet Vakfi = Onları, (insanları) ateşe çağıran öncüler kıldık. Kıyamet günü onlar yardım görmeyeceklerdir.
Edip Yüksel = Onları, ateşe çağıran önderler kıldık; diriliş gününde de yardım görmezler.
Elmalılı Hamdi Yazır = Biz onları öyle baş kumandanlar yaptık ki ateşe da'vet ederler ve kıyamet günü yardım olunmazlar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Biz, onları ateşe davet eden baş kumandanlar yaptık. Kıyamet gününde de yardım görmezler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Onları ateşe çağıran öncüler kıldık. Kıyamet günü onlar yardım görmeyeceklerdir.
Gültekin Onan = Biz onları ateşe çağıran imamlar kıldık; kıyamet günü yardım görmezler.
Harun Yıldırım = Onları, (insanları) ateşe çağıran öncüler kıldık. Kıyamet günü onlar yardım görmeyeceklerdir.
Hasan Basri Çantay = Biz onları (dünyâda insanları) ateşe da'vet edegelen rehberler yapdık. Kıyamet gününde ise (azâblarının def'i husuusunda) asla yardıma kavuşdurulmayacaklardır.
Hayrat Neşriyat = Hem onları, (insanları) ateşe çağıran öncüler kıldık; (onlar) kıyâmet günü de yardım olunmayacaklardır.
İbni Kesir = Onları, ateşe çağıran önderler kıldık. Kıyamet günü de yardım görmezler.
Kadri Çelik = Biz onları ateşe çağıran önderler kıldık, kıyamet günü yardım görmezler.
Muhammed Esed = (Yeryüzünde onların işini bitirdik) ve böylece kendilerini (cehennem) ateşinin yolunu gösteren (kötülüğün) sembol tipleri olarak (insanlığın karşısına) çıkardık; öyle ki, Kıyamet Günü'nde böylelerine asla yardım edilmeyecektir;
Mustafa İslamoğlu = Ve onları, (takipçilerini) ateşe çağıran rehberler kıldık; onlara kıyamet günü yardım da edilmeyecektir.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve onları ateşe dâvet eder ön ayaklar kıldık, yevm-i Kıyamette ise yardım olunmayacaklardır.
Ömer Öngüt = Biz onları ateşe çağıran önderler yaptık. Kıyamet günü aslâ yardım görmezler.
Şaban Piriş = Onları, ateşe çağıran önderler yaptık. Kıyamet günü ise onlara yardım olunmayacaktır.
Sadık Türkmen = Onlar ateşe çağıran öncüler oldular. Kıyamet günü asla yardım göremezler.
Seyyid Kutub = Biz onları ateşe çağıran önderler yaptık. Kıyamet günü onlar yardım görmeyeceklerdir.
Suat Yıldırım = Onları insanları ateşe çağıran önderler yaptık. Bu dünyada halkı çalıştırıp desteklerini sağlasalar da, kıyamet günü en ufak bir yardım bile görmeyeceklerdir.
Süleyman Ateş = Biz onları ateşe çağıran önderler yaptık. Kıyâmet günü asla yardım olunmazlar.
Tefhim-ul Kuran = Biz, onları ateşe çağıran önderler kıldık, kıyamet günü yardım görmezler.
Ümit Şimşek = Onları ateşe çağıran önderler yaptık. Kıyamet gününde onlar hiç kimseden yardım görmezler.
Yaşar Nuri Öztürk = Biz onları, ateşe çağıran önderler yapmıştık. Kıyamet günü yardım göremeyeceklerdir.
İskender Ali Mihr = Ve Biz, onları ateşe davet eden imamlar (önderler) kıldık. Ve kıyâmet günü onlara yardım olunmaz.
İlyas Yorulmaz = Firavunla beraber olanları ateşe çağıran önderler yaptık. Kıyamet günü onlara asla yardım edilmez.