أَمْ حَسِبَ الَّذِينَ يَعْمَلُونَ السَّيِّئَاتِ أَن يَسْبِقُونَا سَاء مَا يَحْكُمُونَ
Em hasibellezîne ya’melûnes seyyiâti en yesbikûnâ, sâe mâ yahkumûn(yahkumûne).
em | : yoksa, veya |
hasibe | : hesap etti, zannetti |
ellezîne | : o kimseler, onlar |
ya’melûne | : yaparlar, yapıyorlar |
es seyyiâti | : kötülükler |
en yesbikû-nâ | : bizi geçmeleri |
sâe | : (ne) kötü |
mâ | : şey |
yahkumûne | : hüküm veriyorlar |
Diyanet İşleri = Yoksa kötülük yapanlar, bizden kaçıp kurtulacaklarını mı sandılar. Ne kötü hükmediyorlar!
Abdulbaki Gölpınarlı = Yoksa kötülük edenler, sanırlar mı ki bizden kurtulacaklar, ne de kötü hükmediyorlar.
Abdullah Parlıyan = Yoksa kötülük edenler, sanırlarmı ki bizden kurtulacaklar. Ne tuhaf, düşünüp ne kötü hükme varıyorlar.
Adem Uğur = Yoksa kötülükleri yapanlar bizden kaçabileceklerini mi sandılar? Ne kadar kötü (ne yanlış) hüküm veriyorlar!
Ahmed Hulusi = Yoksa o kötülükleri yapanlar bizi geçip gideceklerini mi sandılar. . . Ne kötü hüküm veriyorlar!
Ahmet Tekin = Yoksa, kötülükler yapanlar bizden kaçabileceklerini mi sandılar. Ne kadar kötü, ne kadar yanlış hüküm veriyorlar!
Ahmet Varol = Yoksa kötülükleri işleyenler bizi atlatacaklarını mı sandılar? Ne kadar kötü hüküm veriyorlar!
Ali Bulaç = Yoksa kötülükleri yapanlar, bizi (aşıp) geçeceklerini mi sandılar? Ne kötü hükmediyorlar?
Ali Fikri Yavuz = Yoksa küfür işleyib isyan edenler, bizden (azabımızdan) kurtulacaklarını mı sandılar? Ne fena hüküm veriyorlar!
Ali Ünal = Öte yandan, durmaksızın o kötülükleri işleyenler (ve mü’minlere her türlü işkenceyi reva görenler) de, (bir gün) kendilerini kıskıvrak yakalamamızdan ve haklarında vereceğimiz hükümden kaçıp kurtulabileceklerini mi sandılar? Ne de fena hükmediyorlar!
Bayraktar Bayraklı = Yoksa, kötülükleri yapanlar bizden kaçabileceklerini mi sanıyorlar? Ne kadar yanlış hüküm veriyorlar!
Bekir Sadak = Yoksa, kotuluk yapanlar Bizden kacabileceklerini mi sanarlar? Ne kotu hukum veriyorlar!
Celal Yıldırım = Yoksa o çeşitli kötülükleri İşleyenler bizi (âciz bırakıp) geçeceklerini mi sanırlar ? Hükmettikleri şey ne kötü !
Cemal Külünkoğlu = Yoksa (gizli de olsa) kötülük yapanlar, bizden kaçıp kurtulacaklarını mı sandılar. Ne kötü bir yargıya varıyorlar öyle!
Diyanet İşleri (eski) = Yoksa, kötülük yapanlar Bizden kaçabileceklerini mi sanarlar? Ne kötü hüküm veriyorlar!
Diyanet Vakfi = Yoksa kötülükleri yapanlar bizden kaçabileceklerini mi sandılar? Ne kadar kötü (ne yanlış) hüküm veriyorlar!
Edip Yüksel = Kötülükleri işleyenler, bizi atlatacaklarını mı sanıyorlar? Ne kötü bir yargıda bulunuyorlar.
Elmalılı Hamdi Yazır = Yoksa sandı mı o kötülükleri yapanlar bizden savuşacaklar? Ne fena hukmediyorlar
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Yoksa kötülük yapanlar, bizden savuşup kurtulacaklarını mı sandılar? Ne fena hüküm veriyorlar!
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Yoksa kötülükleri yapanlar bizden kaçabileceklerini mi sandılar? Ne kadar kötü (ve yanlış) hüküm veriyorlar!
Gültekin Onan = Yoksa kötülükleri yapanlar, bizi (aşıp) geçeceklerini mi sandılar? Ne kötü hükmediyorlar?
Harun Yıldırım = Yoksa kötülükleri yapanlar bizden kaçabileceklerini mi sandılar? Ne kadar kötü (ne yanlış) hüküm veriyorlar!
Hasan Basri Çantay = Yoksa kötülükler yapanlar bizden (kaçıb) savuşacaklarını mı sandı (lar)? Ne fena hükmediyorlar!
Hayrat Neşriyat = Yoksa kötülükleri yapanlar, bizden kaçacaklarını (ve kurtulacaklarını) mı sandılar? Ne kötü hüküm veriyorlar!
İbni Kesir = Yoksa, kötülük yapanlar Biz'den kaçabileceklerini mi sanırlar? Ne kötü hüküm veriyorlar.
Kadri Çelik = Yoksa kötülükleri yapanlar, bizi (aşıp) geçeceklerini mi sandılar? Pek de kötü hükmediyorlar!
Muhammed Esed = Yoksa onlar -(inandıklarını iddia ettikleri halde) kötülük işleyenler- Bizden kurtulabileceklerini mi sanırlar? Ne tuhaf bir düşünce bu!
Mustafa İslamoğlu = Yoksa o ("İnandık!" deyip de) kötülük yapmayı sürdürenler, Bizi atlatabileceklerini mi sandılar? Ne berbat akıl yürütüyorlar.
Ömer Nasuhi Bilmen = Yoksa kötülükleri yapanlar, Bizden kaçıp kurtulacaklarını mı sandılar? Hükmettikleri şey ne kadar fena!
Ömer Öngüt = Yoksa kötülük yapanlar bizden kaçabileceklerini mi sandılar? Ne kötü hüküm veriyorlar!
Şaban Piriş = Yoksa kötülük yapanlar bizden kaçabileceklerini mi sanıyorlar. Ne kötü hüküm veriyorlar.
Sadık Türkmen = Yoksa o kötülükleri işleyenler, Bizden kurtulacaklarını mı sandılar? Ne kötü hüküm veriyorlar!
Seyyid Kutub = Yoksa kötülük işleyenler bizim elimizden kurtulabileceklerini mi sanıyorlar? Ne kadar yanlış düşünüyorlar?
Suat Yıldırım = Kötülükleri işleyenler hükmümüzden kaçıp kurtulacaklarını mı zannettiler? Ne fena hükmediyorlar!
Süleyman Ateş = Yoksa kötülükleri yapanlar, bizi geçeceklerini (bizim, kendilerine yetişip onları cezâlandıramayacağımızı) mı sandılar? Ne kötü hüküm veriyorlar.
Tefhim-ul Kuran = Yoksa kötülükleri yapanlar, bizi (aşıp) geçeceklerini mi sandılar? Ne kötü hükmediyorlar?
Ümit Şimşek = Yoksa kötülükleri işleyip duranlar elimizden kurtulacaklarını mı sandılar? Ne kötü bir yargıya varıyorlar öyle?
Yaşar Nuri Öztürk = Yoksa o kötülükleri sergileyenler bizi geçeceklerini mi sandılar! Ne kötü hüküm veriyorlar!
İskender Ali Mihr = Yoksa seyyiat işleyenler (kötülük yapanlar), Bizim imtihanımızı geçeceklerini mi sandılar? Hüküm verdikleri şey ne kötü!
İlyas Yorulmaz = Çirkin ameller işleyenler, bizi (onları görmeyerek veya unutarak) geçeceklerini mi zannediyorlar? Kendilerine göre verdikleri karar ne kadar kötü.