وَقَالَ مُوسَى رَبِّي أَعْلَمُ بِمَن جَاء بِالْهُدَى مِنْ عِندِهِ وَمَن تَكُونُ لَهُ عَاقِبَةُ الدَّارِ إِنَّهُ لَا يُفْلِحُ الظَّالِمُونَ
Ve kâle mûsâ rabbî a’lemu bi men câe bil hudâ min indihî ve men tekûnu lehu âkıbetud dâr(dârı), innehu lâ yuflihuz zâlimûn(zâlimûne).
ve kâle | : ve dedi |
mûsâ | : Musa |
rabbî | : Rabbim |
a’lemu | : daha iyi bilir |
bi men | : kimin |
câe | : geldi |
bi | : ile |
el hudâ | : hidayet |
min indi-hi | : onun katından |
ve men | : ve kim |
tekûnu | : olur |
lehu | : ona ait, onun |
âkıbetu | : akıbet, son, sonuç |
ed dârı | : diyar, yurt |
inne-hu | : muhakkak ki o |
lâ yuflihu | : felâha ermezler |
ez zâlimûne | : zalimler |
Diyanet İşleri = Mûsâ, “Katından kimin hidayet getirdiğini ve bu yurdun (güzel) sonucunun kimin olacağını Rabbim daha iyi bilir. Doğrusu zalimler kurtuluşa eremezler” dedi.
Abdulbaki Gölpınarlı = Mûsâ dedi ki: Kim hidâyetle gelmiştir onun katından ve yurdun sonu, kimin için daha hayırlı olacak, bunu Rabbim, daha iyi bilir; şüphe yok ki zâlimler, kurtulmazlar muratlarına ermezler.
Abdullah Parlıyan = Musa dedi ki: “Rabbim, kimin kendisinden bir hidayetle geldiğini ve bu dünya yurdunun sonucunun, kime ait olacağını daha iyi bilmektedir. Gerçek şu ki, yaratılış gayesi dışına çıkanlar, asla kurtuluşa ve esenliğe erişemezler.”
Adem Uğur = Musa şöyle dedi: Rabbim, kendi katından kimin hidayet (hakka rehberlik) getirdiğini ve hayırlı âkıbetin kime nasip olacağını en iyi bilendir. Muhakkak ki, zalimler iflâh olmazlar.
Ahmed Hulusi = Musa dedi ki: "Rabbim daha iyi bilir, O'nun indînden kimin hakikat kılavuzu olarak geldiğini ve yurdun, sonunda kimin olacağını. . . Muhakkak ki zulmedenler kurtulamazlar. "
Ahmet Tekin = Mûsâ:'Rabbim, kendi katından kimin hidâyet, hak yolu aydınlatıcı bilgiler getirdiğini, dünyadaki övgüye lâyık hayatın, ebedî âlemdeki hayırlı âkıbetin kime nasip olacağını, sonunda bu yurdun hâkimiyetinin kime kalacağını iyi bilir. Gerçek şu ki, Allah yolunu, Allah yolundaki faaliyetleri engelleyen, insanları köle olarak kullanmaya, inkâra, isyana devam eden zâlimler, kurtuluşa, ebedî nimetlerle mutluluğa eremezler.' dedi.
Ahmet Varol = Musa dedi ki: 'Rabbim kimin kendi katından hidayet getirdiğini ve yurdun sonunun kimin olacağını daha iyi bilir. Doğrusu zalimler kurtuluşa eremezler.'
Ali Bulaç = Musa dedi ki: "Rabbim, kimin kendisinden bir hidayetle geldiğini ve bu (dünya) yurdun(un) sonucunun kime ait olacağını daha iyi bilir. Gerçekten, zulmedenler, felah bulmazlar."
Ali Fikri Yavuz = Mûsa şöyle dedi: “- Allah katından kimin hidayet (Peygamberlik) getirdiğini ve yurdun akıbeti (Cennet), kimin olacağını Rabbim daha iyi bilendir. Doğrusu zalimler. (Allah’ın azabından) kurtulamazlar.”
Ali Ünal = Musa dedi: “Kim O’nun katından hidayetle gelmiştir ve (dünyada da Âhiret’te de) nihaî mutluluk yurdu kime nasip olacaktır, elbette Rabbim çok iyi biliyor. Gerçek şu ki, zalimler asla felâh bulmaz ve asıl hedefe ulaşamazlar.”
Bayraktar Bayraklı = Mûsâ, şöyle dedi: “Rabbim, kendi katından kimin hidayet getirdiğini ve iyi sonucun kime ait olacağını en iyi bilendir. Elbette zâlimler zafere ulaşamazlar.”
Bekir Sadak = Musa: «Rabbim, katindan bir dogruluk rehberini kimin getirdigini, dunyanin sonunun kimin olacagini daha iyi bilir. Dogrusu zalimler basariya erisemezler» dedi.
Celal Yıldırım = Musâ dedi ki: «Rabbim kendi katından kimin doğru yol üzere geldiğini ve (Dünya ile Âhiret) yurdunun neticesi kimin olacağını daha iyi bilir. Gerçek şu ki, zâlimler kurtuluşa eremezler.»
Cemal Külünkoğlu = Musa: “Kimin kendisinden bir hidayetle geldiğini ve bu (dünya) yurdun(un) sonucunun kime ait olacağını Rabbim daha iyi bilir. Zalimler asla kurtuluşa eremezler” dedi.
Diyanet İşleri (eski) = Musa: 'Rabbim, katından bir doğruluk rehberini kimin getirdiğini, dünyanın sonunun kimin olacağını daha iyi bilir. Doğrusu zalimler başarıya erişemezler' dedi.
Diyanet Vakfi = Musa şöyle dedi: Rabbim, kendi katından kimin hidayet (hakka rehberlik) getirdiğini ve hayırlı âkıbetin kime nasip olacağını en iyi bilendir. Muhakkak ki, zalimler iflâh olmazlar.
Edip Yüksel = Musa dedi ki, 'Rabbim, kendisinden bir hidayetle gelenin kim olduğunu ve sonunda kimin kazançlı çıkacağını iyi bilir. Zalimler kesinlikle başaramazlar.'
Elmalılı Hamdi Yazır = Musâ da, rabbım daha iyi bilir, dedi: tarafından hidayetle gelen kim? Ve yurdun akıbeti kimin olur? Doğrusu bu: zalimler felâh bulmaz
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Musa da: «Rabbim kimin tarafından hidayetle geldiğini ve bu dünya yurdunun sonunda iyi neticenin kimin olacağını daha iyi bilir. Doğrusu, zalimler kurtuluşa eremezler.» dedi.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Musa şöyle dedi: «Rabbim, kendi katından kimin hidayet rehberi getirdiğini ve hayırlı akibetin kime nasip olacağını en iyi bilendir. Muhakkak ki zalimler, kurtuluşa eremezler.»
Gültekin Onan = Musa dedi ki: "Rabbim, kimin kendisinden bir hidayetle geldiğini ve bu (dünya) yurdun(un) sonucunun kime ait olacağını daha iyi bilir. Gerçekten zulmedenler, felah bulmazlar."
Harun Yıldırım = Musa şöyle dedi: Rabbim, kendi katından kimin hidayet (hakka rehberlik) getirdiğini ve hayırlı âkıbetin kime nasip olacağını en iyi bilendir. Muhakkak ki, zalimler iflâh olmazlar.
Hasan Basri Çantay = Muusâ: «Rabbim, dedi, cânib (i ilâhîsi) nden kimin hidâyet getirdiğini, yurdun aakıbeti kimin olacağını daha iyi bilendir. Hakıykat şudur ki zaalimler asla felah bulmazlar».
Hayrat Neşriyat = Mûsâ şöyle dedi: 'Rabbim, kendi katından kimin hidâyet getirdiğini ve dünyanın(güzel) âkıbetinin (Cennetin) kimin olacağını en iyi bilendir. Şu şübhesiz ki, zâlimler kurtuluşa ermezler.'
İbni Kesir = Musa dedi ki: Rabbım, kimin hidayetle katından geldiğini ve bu yurdun sonunun kimin olacağını daha iyi bilir. Doğrusu zalimler, asla felah bulmazlar.
Kadri Çelik = Musa dedi ki: “Rabbim, kimin kendisinden bir hidayetle geldiğini ve dünyanın sonunun kimin olacağını daha iyi bilir. Doğrusu zalimler kurtuluşa erişemezler.”
Muhammed Esed = (Musa:) "Kimin O'nun katından bahşedilmiş doğru yol bilgisiyle geldiğini, bu (geçici dünya) yurdu(nu)n sonunda kime kalacağını en iyi bilen benim Rabbimdir. Muhakkak olan şu ki, zalimler asla kurtuluşa, esenliğe erişemezler!" diye karşılık verdi.
Mustafa İslamoğlu = Ve Musa: "O'nun katından, doğru yol kılavuzuyla gelenin kim olduğu ve bu yurdun en sonunda kime kalacağını benim Rabbim daha iyi bilir; şu bir gerçek ki, zalimler asla başarıya ulaşamazlar" dedi.
Ömer Nasuhi Bilmen = Mûsa da dedi ki: «Rabbim, kendi nezdinde kimin hidâyet ile geldiğini ve yurdun akibetinin kimin için olacağını daha iyi bilendir. Şüphe yok ki zalimler, felâh bulamazlar.»
Ömer Öngüt = Musa dedi ki: “Benim Rabbim kendi katından kimin hidayetle geldiğini ve (dünyânın) güzel âkibetinin kimin olacağını en iyi bilendir. Muhakkak ki zâlimler aslâ felâh bulmazlar. ”
Şaban Piriş = -Rabbim, kimin kendi katından doğru yolu göstermek için getirdiğini ve ülkenin sonunda kimin olacağını daha iyi bilir. Zalimler asla kurtuluşa eremezler dedi.
Sadık Türkmen = Musa dedi ki: “Rabbim kendisinden bir hidayetle gelenin kim olduğunu ve bu dünya evinin sonunun kime ait olacağını en iyi bilendir. Şüphesiz zalimler kazançlı çıkmazlar.”
Seyyid Kutub = Musa; «Rabb'im, katında bir doğruluk rehberini kimin getirdiğini ve bu dünyâ hayatının sonunda güzel sonucun kime nasip olacağını daha iyi biliyor. Muhakkak ki, zalimler iflah olmaz» dedi.
Suat Yıldırım = Mûsa da: "Kimin Kendi tarafından hidâyet getirdiğini ve bu dünya hayatının sonunda hayırlı âkıbetin kime nasib olacağını Rabbim pek iyi biliyor. Şu bir gerçektir ki zalimler iflah olmazlar. Allah’ın cezasından kurtulamazlar."
Süleyman Ateş = Mûsâ, "Rabbim, kimin kendisinin yanından hidâyet getirdiğini ve bu (dünyâ) evin(in) sonun(da güzel sonuc)un kime âidolacağını daha iyi biliyor. Muhakkak ki zâlimler iflah olmaz" dedi.
Tefhim-ul Kuran = Musa dedi ki: «Rabbim, kimin kendisinden bir hidayetle geldiğini ve bu (dünya) yurdun(un) sonucunun kime ait olacağını daha iyi bilmektedir. Gerçek şu ki, zulmedenler felah bulmazlar.»
Ümit Şimşek = Musa dedi ki: 'Onun katından hidayeti getirenin kim olduğunu ve hayırlı âkıbetin kime nasip olacağını en iyi Rabbim bilir. Zalimler ise asla iflâh olmazlar.'
Yaşar Nuri Öztürk = Mûsa dedi ki: "Katından kimin hidayet getirdiğini ve bu yurdun, sonunda kimin olacağını Rabbim daha iyi bilir. Şu bir gerçek ki zalimler iflah etmezler."
İskender Ali Mihr = Ve Musa (A.S): "Rabbim, kimin kendi katından hidayet ile geldiğini ve dünya yurdunun sonucunun kimin olacağını daha iyi bilir. Muhakkak ki zalimler, felâha (kurtuluşa) ermezler." dedi.
İlyas Yorulmaz = Musa “Rabbim, katından kimin daha doğru bir yol getirdiğini ve gelecek (ahiret) yurduna kimin sahip olacağını da en iyi bilendir. O, zalimler topluluğunu kurtuluşa erdirmez” dedi.