لَا تُبْقِي وَلَا تَذَرُ
Lâ tubkî ve lâ tezer(tezeru).
lâ tubkî | : yakıp tüketir, bakiye bırakmaz |
ve lâ tezeru | : ve terketmez, bırakmaz |
Diyanet İşleri = Geride bir şey koymaz, bırakmaz.
Abdulbaki Gölpınarlı = Yakar bitirir de gene bırakmaz.
Abdullah Parlıyan = İçerisine atılan kimsede ne hayat bırakır, ne de ölüme terkeder.
Adem Uğur = Hem (bütün bedeni helâk eder, hiçbir şey) bırakmaz, hem (eski hale getirip tekrar azap etmekten) vazgeçmez o.
Ahmed Hulusi = (Sakar) hem aynı hâlde bırakmaz; hem de (kendi hâline) terk etmez!
Ahmet Tekin = Cehennem, içine attıklarımızdan geriye hiçbir şey bırakmaz. Ne rahat bırakır, ne yakasını bırakır.
Ahmet Varol = Ne (insanın bedeninden) bir şey bırakır, ne de (sürekli yakıp durmaktan) vazgeçer.
Ali Bulaç = Ne alıkoyar, ne bırakır.
Ali Fikri Yavuz = (İnsanların bedeninde et) bırakmaz, (kemik de) koymaz.
Ali Ünal = O, (içine atılanı) yaktıkça yakar, ama bırakmaz ki ölsün;
Bayraktar Bayraklı = (26-30) İşte ben onu Sekar'a sokacağım. Sekar'ın ne olduğunu nereden bileceksin? Bırakmayan ve terk etmeyen bir ateştir. İnsanın derisini kavurur; orada on dokuz bekçi vardır.[693]
Bekir Sadak = O, ne geri birakir ne de azabdan vazgecer.
Celal Yıldırım = Ne geriye kor, ne de bırakır ?
Cemal Külünkoğlu = (İnsanların bedeninde et) bırakmaz, (kemik de) koymaz.
Diyanet İşleri (eski) = O, ne geri bırakır ne de azabdan vazgeçer.
Diyanet Vakfi = Hem (bütün bedeni helâk eder, hiçbir şey) bırakmaz, hem (eski hale getirip tekrar azap etmekten) vazgeçmez o.
Edip Yüksel = Ne bırakır, ne de yüklenir (tam ve mükemmel),
Elmalılı Hamdi Yazır = Ne bakıyye kor ne bırakır
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ne bir parça kor, ne bırakır.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ne geriye bir şey kor, ne bırakır.
Gültekin Onan = Ne alıkoyar, ne bırakır.
Harun Yıldırım = Bırakmaz da terketmez de.
Hasan Basri Çantay = Hem (bedeninden hiçbir eser) bırakmaz (hepsini helak eder), hem yine (eski haaline getirib aynı azâbı yapmakdan) vaz geçmez o,
Hayrat Neşriyat = (28-29) (O,) ne (et, kemik) bırakır, ne de terk eder! (Ölmezler ki kurtulsunlar!) İnsana çok susamıştır!
İbni Kesir = O, ne geri bırakır, ne de azabdan vazgeçer.
Kadri Çelik = Ne bırakır ve ne de terk eder.
Muhammed Esed = O ne yaşatır, ne de (ölüme) terk eder,
Mustafa İslamoğlu = O ne (diri) bırakır, ne de (ölüme) terk eder;
Ömer Nasuhi Bilmen = Ne bırakır ve ne de terkeder,
Ömer Öngüt = O Sakar (insan vücudundan geriye bir şey) ne bırakır, ne de (eski haline getirip tekrar azap etmekten) vazgeçer.
Şaban Piriş = O, ne geri bırakır ne de vazgeçer.
Sadık Türkmen = Geride bir şey koymaz ve terketmez/bırakmaz.
Seyyid Kutub = Geride hiçbir şey bırakmaz, ondan hiçbir şey kurtulmaz.
Suat Yıldırım = O, içine atılanı yer, bitirir. Yine de bırakmaz, eski haline çevirip bu işi tekrar eder.
Süleyman Ateş = (Geride bir şey) Komaz, bırakmaz (her şeyi yakıp yok eder).
Tefhim-ul Kuran = Ne alıkoyar, ne bırakır.
Ümit Şimşek = Ne iz bırakır, ne vazgeçer.
Yaşar Nuri Öztürk = Ortada bir şey bırakmaz, hiçbir şeyi görmezlik etmez o.
İskender Ali Mihr = (Yakıp tüketir etinden) bakiye bırakmaz ve (ölüme de) terketmez (azapları devam eder).
İlyas Yorulmaz = O ne yok eder, nede bırakır.