إِنَّ عَذَابَ رَبِّهِمْ غَيْرُ مَأْمُونٍ
İnne azâbe rabbihim gayru me’mûn(me’mûnin).
Diyanet İşleri = Çünkü, Rablerinin azabından emin olunamaz.
Abdulbaki Gölpınarlı = şüphe yok ki Rablerinin azâbından da kimse emîn olamaz.
Abdullah Parlıyan = Zaten Rabbinin azabına karşı hiç kimse kendini tam bir güven içinde hissedemez.
Adem Uğur = Ki Rab'lerinin azabı(na karşı) emin olunamaz;
Ahmed Hulusi = Muhakkak ki Rablerinin azabına karşı güvenceleri yoktur!
Ahmet Tekin = Çünkü Rablerinin azâbından kurtulma konusunda emin olunamaz, güvence alınamaz.
Ahmet Varol = Çünkü Rablerinin azabından güvende olunamaz.
Ali Bulaç = Şüphesiz Rablerinin azabından emin olunamaz.
Ali Fikri Yavuz = Çünkü Rablerinin azabından emin bulunulmaz.
Ali Ünal = Çünkü Rabbilerinin azabından kimse emin olamaz.
Bayraktar Bayraklı = (26-28) Ceza gününü tasdik ederler. Rablerinin azabından korkarlar; çünkü Rablerinin azabına karşı emin olunmaz.
Bekir Sadak = Dogrusu Rablerinin azabindan kimse guvende degildir.
Celal Yıldırım = (27-28) Rablarının azabından korkup içi titreyenler, —ki Rablarının azabından elbette güven içinde kalınmaz—.
Cemal Külünkoğlu = Çünkü Rablerinin azabı emin olunacak bir azap değildir (ona karşı hiç kimse kendini tam bir güven içinde hissedemez).
Diyanet İşleri (eski) = Doğrusu Rablerinin azabından kimse güvende değildir.
Diyanet Vakfi = (27-28) Rablerinin azabından korkanlar, ki Rablerinin azabı(na karşı) emin olunamaz;
Edip Yüksel = Rab'lerinin azabına güven olmaz.
Elmalılı Hamdi Yazır = Çünkü rablarının azâbından emîn olunmaz
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Çünkü Rablerinin azabından emin olunmaz.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Çünkü Rablerinin azabından emin olunmaz.
Gültekin Onan = Şüphesiz rablerinin azabından güvencede (emin) olunamaz.
Harun Yıldırım = Şüphesiz Rablerinin azabından emin olunamaz.
Hasan Basri Çantay = Ki onlar filhakıyka Rablerinin azabından garantili değildirler.
Hayrat Neşriyat = Çünki Rablerinin azâbı, (kendisinden) emîn olunmayan (bir azab)dır.
İbni Kesir = Doğrusu onlar, Rabblarının azabından güvende değildirler.
Kadri Çelik = Şüphesiz rablerinin azabından emin olunamaz.
Muhammed Esed = zaten Rabbinin azabına karşı hiç kimse kendini (tam) bir güven içinde hissedemez;
Mustafa İslamoğlu = çünkü hiç kimse Rabbinin azabına karşı dokunulmaz değildir.
Ömer Nasuhi Bilmen = Şüphe yok ki, Rablerinin azabı gayr-i me'mundur, ondan kimse emin olamaz.
Ömer Öngüt = Çünkü Rablerinin azabından emin olunmaz.
Şaban Piriş = Gerçekten Rab’lerinin azabından güvende olunamaz.
Sadık Türkmen = Çünkü rablerinin azabından emin olunamaz.
Seyyid Kutub = Çünkü Rabblerinin azabına güven olmaz.
Suat Yıldırım = Çünkü Rab’lerinin azabından kimse emin olamaz.
Süleyman Ateş = Çünkü Rablerinin azâbına güven olmaz.
Tefhim-ul Kuran = Şüphesiz Rablerinin azabından emin olunamaz.
Ümit Şimşek = Zira Rablerinin azabından kimse emin olamaz.
Yaşar Nuri Öztürk = Gerçekten de Rablerinin azabı emin olunmayacak bir azaptır.
İskender Ali Mihr = Muhakkak ki onların Rabbinin azabı, gayri memundur (ondan emin olunamaz).
İlyas Yorulmaz = Rabbinin azabından kimse güvende değildir.