إِنَّكَ إِن تَذَرْهُمْ يُضِلُّوا عِبَادَكَ وَلَا يَلِدُوا إِلَّا فَاجِرًا كَفَّارًا
İnneke in tezerhum yudıllû ıbâdeke ve lâ yelidû illâ fâciren keffârâ(keffâre).
inne-ke | : muhakkak ki sen |
in tezer-hum | : eğer onları bırakırsan |
yudıllû | : dalâlete düşürürler |
ıbâde-ke | : senin kulların |
ve lâ yelidû | : ve doğurmazlar |
illâ | : den başka |
fâciren | : facir, ahlâksız |
keffâran | : kâfir |
Diyanet İşleri = “Çünkü sen onları bırakırsan, kullarını saptırırlar; sadece ahlâksız ve kâfir kimseler yetiştirirler.”
Abdulbaki Gölpınarlı = Şüphe yok ki onları bırakacak olursan kullarını yoldan çıkarırlar ve ancak gerçekten sapan ve iyiden iyiye kâfir olan evlâtlar yetiştirirler.
Abdullah Parlıyan = Şüphe yok ki sen onları bırakırsan kullarını yoldan çıkarırlar ve yalnızca ahlaksız nankör insanlar doğururlar ve yetiştirirler.
Adem Uğur = Çünkü sen onları bırakırsan kullarını saptırırlar; yalnız ahlâksız, nankör (insanlar) doğururlar (yetiştirirler).
Ahmed Hulusi = "Zira sen, onları bırakırsan, kullarını saptırırlar; hakikat bilgisini inkâr eden ve emirlere karşı çıkandan başkasını doğurmazlar. (Onların genlerinden ancak bu oluşur!)"
Ahmet Tekin = 'Sen, eğer onları bırakırsan, kullarını başlarına buyruk hale getirerek, hak yoldan uzaklaşmalarına, dalâleti, bozuk düzeni, helâki tercihlerine imkân sağlarlar.Zürriyetlerinden yalnız ahlâksız, azgın kâfirler, nankörler çoğaltırlar.'
Ahmet Varol = Doğrusu sen onları bırakırsan onlar kullarını saptırırlar ve bozguncu ve inkârcıdan başkasını doğurmazlar.
Ali Bulaç = "Çünkü Sen onları bırakacak olursan, Senin kullarını şaşırtıp saptırırlar ve onlar, kötülükten sınırı aşan (facir'den) kafirden başkasını doğurmazlar."
Ali Fikri Yavuz = Çünkü sen, onları bırakırsan, senin kullarını sapıtırlar ve ancak bir nankör facir doğururlar.
Ali Ünal = “Gerçek şu ki, eğer bırakacak olursan kullarını saptırırlar ve ancak kendileri gibi alabildiğine ahlâksız ve son derece kâfir çocuklar dünyaya getirip yetiştirirler.
Bayraktar Bayraklı = (26-27) “Ey Rabbim! Kâfirlerden yeryüzünde dolaşan hiçbirini bırakma! Çünkü onları bırakırsan, kullarını saptırırlar. Yalnızca ahlaksızlığa ve inkâra yol verirler.”
Bekir Sadak = «Dogrusu Sen onlari birakirsan kullarini saptirirlar; sadece ahlaksiz ve cok inkarcidan baskasini dogurup yetistirmezler.»
Celal Yıldırım = Eğer onları bırakırsan senin kullarını saptırırlar ve sadece ilâhî sınırları çiğneyen çok nankör, aynı zamanda ahlâksız evlât doğurup yetiştirirler.
Cemal Külünkoğlu = “Çünkü sen onları bırakırsan, sana kulluk edenleri hep saptırmaya çalışırlar ve yalnızca fesada ve inkâra sebep olurlar.
Diyanet İşleri (eski) = 'Doğrusu Sen onları bırakırsan kullarını saptırırlar; sadece ahlaksız ve çok inkarcıdan başkasını doğurup yetiştirmezler.'
Diyanet Vakfi = «Çünkü sen onları bırakırsan kullarını saptırırlar; yalnız ahlâksız, nankör (insanlar) doğururlar (yetiştirirler).»
Edip Yüksel = 'Onları bırakırsan kullarını saptırırlar ve ancak bayağı inkarcılar doğururlar.'
Elmalılı Hamdi Yazır = Zira sen onları bırakırsan kullarını yoldan çıkarıyorlar ve nankör, facirden başka da doğurmuyorlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Çünkü Sen, onları bırakırsan, kullarını yoldan çıkarıyorlar ve nankör facirden başkasını doğurmuyorlar.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = «Zira sen onları bırakırsan kullarını yoldan çıkarırlar ve sadece ahlâksız ve kâfir çocuklar doğururlar.»
Gültekin Onan = "Çünkü sen onları bırakacak olursan, senin kullarını şaşırtıp saptırırlar ve onlar facir kafirlerden başkasını doğurmazlar."
Harun Yıldırım = “Çünkü onları bırakırsan kullarını saptırırlar ve kötü kimseden, aşırı giden kafirden başka evlat doğurmazlar.”
Hasan Basri Çantay = «Çünkü eğer sen onları bırakırsan kullarını yoldan çıkarırlar. Kötüden, öz kâfirden başka da evlâd doğurmaz (lar)».
Hayrat Neşriyat = 'Çünki sen onları bırakırsan, kullarını dalâlete düşürürler, hem günahkâr ve azılı kâfirden başkasını doğurmazlar (çocuklarını da öyle yetiştirirler).'
İbni Kesir = Çünkü Sen onları bırakırsan; kullarını saptırırlar. Kötüden ve öz kafirden başka da evlat doğurmazlar.
Kadri Çelik = “Çünkü sen onları bırakacak olursan, senin kullarını şaşırtıp saptırırlar ve onlar, kötülükte sınırı aşan kâfirden başkasını doğurmazlar.”
Muhammed Esed = çünkü Sen onları bırakırsan, Sana kulluk edenleri hep saptır(maya çalış)ırlar ve yalnızca fesada ve inatla sürdürülen nankörlüğe sebep olurlar.
Mustafa İslamoğlu = Çünkü eğer Sen onları bırakırsan, Senin kullarını yoldan çıkarmaya (çalışacaklar); onlardan fesatçılar ve küfre saplananlardan başkası doğmayacaktır.
Ömer Nasuhi Bilmen = (27-28) «Şüphe yok ki, sen onları bırakırsan kullarını saptırırlar ve facirden, kâfirden başkasını da doğurmazlar. Yarabbi! Bana ve babama, anama ve haneme mü'min olarak giren kimseye ve mü'minler ile mü'minelere mağfiret buyur ve zalimler için helâkten başkasını arttırma.»
Ömer Öngüt = "Eğer sen onları bırakırsan kullarını saptırırlar ve sadece ahlâksız ve çok nankör evlât doğurup yetiştirirler. "
Şaban Piriş = Çünkü eğer onları bırakırsan, senin kullarını saptırırlar ve sadece yoldan çıkmış, kafir evlat yetiştirirler.
Sadık Türkmen = Çünkü, sen onları bırakırsan kullarını saptırırlar. Ve onlar doğurduklarını; suçlu, kâfir bir kişi olarak yetiştiriyorlar!
Seyyid Kutub = Doğrusu sen onları bırakırsan kullarını saptırırlar, sadece ahlâksız ve çok inkarcıdan başkasını doğurup yetiştirmezler.
Suat Yıldırım = "Zira bırakırsan onlar Senin kullarını, Senin yolundan saptırırlar,ve sadece kendileri gibi kâfir, ahlâksız çocuklar dünyaya getirip yetiştirirler."
Süleyman Ateş = "Çünkü sen onları bırakırsan, kullarını şaşırtırlar ve sadece ahlâksız, nânkör (insanlar) doğururlar."
Tefhim-ul Kuran = «Çünkü sen onları bırakacak olursan, senin kullarını şaşırtıp saptırırlar ve onlar, kötülükte sınırı aşan (facir'den) kafirden başkasını doğurmazlar.»
Ümit Şimşek = 'Bırakacak olursan, onlar Senin kullarını yoldan çıkarırlar da ancak günahkâr ve nankör evlâtlar yetiştirirler.
Yaşar Nuri Öztürk = "Çünkü eğer sen onları bırakırsan, kullarını saptırırlar ve kötülük üreten nankörden başkasını doğurmazlar."
İskender Ali Mihr = Muhakkak ki eğer Sen, onları (yeryüzünde) bırakırsan, Senin kullarını dalâlete düşürürler ve facir kâfirden başka (evlât) doğurmazlar.
İlyas Yorulmaz = Eğer sen onları kendi hallerine bırakırsan, kullarını saptırırlar ve bu sapmış insanlardan da günahkâr inkârcı nesiller yetişir. ”