Önceki Ayet Sonraki Ayet  
44. Sûre Duhân/25

 كَمْ تَرَكُوا مِن جَنَّاتٍ وَعُيُونٍ

  Kem terekû min cennâtin ve uyûn(uyûnin).

Kelime Karşılaştırma
kem : kaç tane, pekçok, nice
terekû : terkettiler, bıraktılar
min cennâtin : bahçelerden
ve uyûnin : ve pınarlar
Meal Yazanlar
Ayet Mealleri

 Diyanet İşleri = Onlar geride nice bahçeler, nice pınarlar bıraktılar.

 Abdulbaki Gölpınarlı = Nice bahçeler terkettiler ve nice akarsular.

 Abdullah Parlıyan = Ve onlar böylece boğularak yok olup gittiler ve arkalarında nice bahçeler bıraktılar, nice pınarlar,

 Adem Uğur = Onlar geride nice şeyler bıraktılar; bahçeler, çeşmeler,

 Ahmed Hulusi = Nice cennet (bahçe) ve gözelerini terk ettiler.

 Ahmet Tekin = Onlar geride nice bahçeler, pınarlar, akarsular bıraktılar.

 Ahmet Varol = Onlar geride nice bahçeler ve pınarlar bıraktılar.

 Ali Bulaç = Onlar nice bahçeler ve pınarlar terketmişlerdi;

 Ali Fikri Yavuz = (Firavun ve ordusu boğulduktan sonra) geriye neler bırakmışlardı! Ne bahçeler, ne kaynaklar...

 Ali Ünal = (Firavun ve halkı) nice bahçeler, pınarlar ve çeşmeler bıraktılar geride;

 Bayraktar Bayraklı = (25-27) Onlar arkalarında ne bahçeler, pınarlar, ekinler, güzel konaklar, zevk ve safasını sürdükleri nice nimetler bırakmışlardı.

 Bekir Sadak = (25-27) Orada nice bahceler, pinarlar, ekinler, guzel konaklar, eglenip durduklari nimetler birakmislardi.

 Celal Yıldırım = (25-26-27) Geride nice bahçeleri, pınarları, ekinleri, şerefli konakları ve içinde zevk u safa sürdükleri nimetleri bıraktılar.

 Cemal Külünkoğlu = (25-27) Onlar (boğulunca) geride neler bıraktılar neler! Nice bahçeler, pınarlar, çiftlikler, güzel konaklar! Zevk ve sefasını sürdükleri nice nimetler!

 Diyanet İşleri (eski) = (25-27) Orada nice bahçeler, pınarlar, ekinler, güzel konaklar, eğlenip durdukları nimetler bırakmışlardı.

 Diyanet Vakfi = (25-27) Onlar geride nice bahçeler, pınarlar, ekinler, güzel konaklar, zevk ve sefasını sürdükleri nice nimetler bırakmışlardı.

 Edip Yüksel = Onlar geride neler bırakmışlardı: Bahçeler, pınarlar,

 Elmalılı Hamdi Yazır = Neler terketmişlerdi: ne Cennetler, ne kaynaklar,

 Elmalılı (sadeleştirilmiş) = (onlar) neler bırakmışlardı; ne bahçeler; ne pınarlar;

 Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Onlar neler bırakmışlardı, ne bahçeler, ne pınarlar!

 Gültekin Onan = Onlar nice bahçeler ve pınarlar terketmişlerdi.

 Harun Yıldırım = Onlar nice bahçeler ve pınarlar terk etmişlerdi;

 Hasan Basri Çantay = (25-26-27) Onlar bağlardan, pınarlardan, ekinlerden (süslü mahfellerden, güzel konaklardan, içinde nâz ve naıym ile yaşadıkları ihtişam (lar) dan neler, (nice şeyler) bırakdılar.

 Hayrat Neşriyat = (25-27) (Onlar geride) nice bahçeler, pınarlar, ekinler, güzel mekânlar ve içinde zevk ü sefâ sürmüş kimseler oldukları nice ni'metler bırakmışlardı!

 İbni Kesir = Onlar, nice nice bağları, pınarları bırakmışlardı.

 Kadri Çelik = Onlar geride nice bahçeler, pınarlar bıraktılar.

 Muhammed Esed = (Onlar böylece yok oldular ve) arkalarında nice bahçeler bıraktılar, nice çeşmeler,

 Mustafa İslamoğlu = Geriye nice nice has bahçeler ve su kaynakları bıraktılar;

 Ömer Nasuhi Bilmen = (25-26) Neler terkettiler, bağlardan ve pınarlardan! Ve ekinlerden ve güzel ikametgâhtan!

 Ömer Öngüt = Orada nice nice bağlar-bahçeler, pınarlar-çeşmeler bırakmışlardı.

 Şaban Piriş = Onlar nice bahçeleri ve pınarları terkettiler.

 Sadık Türkmen = Onlar nice bahçeleri ve pınarları terkettiler!

 Seyyid Kutub = Onlar geride nice şeyler bıraktılar; bahçeler, çeşmeler.

 Suat Yıldırım = (25-27) Geride neler bırakmadılar neler!... Ne bağlar, bahçeler, ne pınarlar, ne çiftlikler... Ne güzel güzel konaklar, ne makamlar, içinde zevk-u safa sürdükleri ne nimetler!...

 Süleyman Ateş = Onlar geride nice şeyler bıraktılar: Bahçeler, çeşmeler.

 Tefhim-ul Kuran = Onlar nice bahçeler ve pınarlar terketmişlerdi;

 Ümit Şimşek = Neler bırakmadılar ki geride: Bahçeler, pınarlar...

 Yaşar Nuri Öztürk = Geriye nice bahçeler, nice pınarlar bıraktılar.

 İskender Ali Mihr = Bahçelerden ve pınarlardan nicelerini terkettiler.

 İlyas Yorulmaz = Boğulanlar (Sana inanmamakla)sahip oldukları bahçeleri ve pınar başlarını kaybettiler.