وَلَا يَأْتَلِ أُوْلُوا الْفَضْلِ مِنكُمْ وَالسَّعَةِ أَن يُؤْتُوا أُوْلِي الْقُرْبَى وَالْمَسَاكِينَ وَالْمُهَاجِرِينَ فِي سَبِيلِ اللَّهِ وَلْيَعْفُوا وَلْيَصْفَحُوا أَلَا تُحِبُّونَ أَن يَغْفِرَ اللَّهُ لَكُمْ وَاللَّهُ غَفُورٌ رَّحِيمٌ
Ve lâ ye’teli ulûl fadlı minkum ves seati en yu’tû ulîl kurbâ vel mesâkîne vel muhâcirîne fî sebîlillâh(sebîlillâhi), velya’fû velyasfehû, e lâ tuhıbbûne en yagfirallâhu lekum, vallâhu gafûrun rahîm(rahîmun).
ve lâ ye’teli | : ve kusur etmesin, yemin etmesin |
ulu el fadlı | : fazilet sahipleri |
min-kum | : sizden, içinizden |
ve es seati | : ve varlıklı |
en yu’tû | : vermeleri |
uli el kurbâ | : yakınlık sahipleri, akrabalar, yakınlar |
ve el mesâkîne | : ve miskinler, yoksullar |
ve el muhâcirîne | : ve muhacirler, hicret edenler |
fî sebîlillâhi (sebîli allâhi) | : Allah’ın yolunda |
vel ya’fû (ve li ya’fû) | : ve affetsinler |
vel yasfehû (ve li yasfehû) | : ve vazgeçsinler, hoş görsünler |
e lâ tuhıbbûne | : sevmez misiniz |
en yagfirallâhu (yagfire allâhu) | : Allah’ın mağfiret etmesini |
lekum | : sizin için, size, sizi |
vallâhu (ve allâhu) | : ve Allah |
gafûrun | : mağfiret edendir |
rahîmun | : rahîmdir, rahmet nuru gönderendir, Rahîm esmasıyla tecelli edendir |
Diyanet İşleri = İçinizden varlık ve servet sahibi kimseler yakınlarına, düşkünlere ve Allah yolunda hicret edenlere (kendi mallarından bir şey) vermeyeceklerine yemin etmesinler. Onlar affetsinler, vazgeçip iyi muamelede bulunsunlar. Allah’ın sizi bağışlamasını arzu etmez misiniz? Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Abdulbaki Gölpınarlı = Üstün ve geçimi geniş olanlarınız, akrabâya, yoksullara ve Allah yolunda yurtlarından göçenlere vermekten çekinmesinler ve iyilik etmeyi terketmesinler ve bağışlasınlar ve suçtan geçsinler. Allah'ın, sizi yarlıgamasını sevmez, istemez misiniz? Ve Allah suçları örter, rahîmdir.
Abdullah Parlıyan = İçinizden iyilik ve varlık sahibi olanlar yakınlarına, düşkünlere, Allah yolunda hicret edenlere onların hatalarından dolayı yardımda bulunmamaya yemin etmesinler. Ve yapageldikleri yardımdan bir eksiltme yapmasınlar, onların kusurlarını affedip bağışlasınlar, aldırış etmesinler. Dikkat edin! Allah'ın sizi bağışlamasını sevip arzu etmez misiniz? Gerçekten Allah, çok bağışlayan ve çok merhamet edendir.
Adem Uğur = İçinizden faziletli ve servet sahibi kimseler akrabaya, yoksullara, Allah yolunda göç edenlere (mallarından) vermeyeceklerine yemin etmesinler; bağışlasınlar; feragat göstersinler. Allah'ın sizi bağışlamasını arzulamaz mısınız? Allah çok bağışlayandır, çok merhametlidir.
Ahmed Hulusi = Sizden faziletli ve varlıklı olanlar; yakınlık sahiplerine, miskinlere ve Allâh yolunda göç edenlere vermemeye yemin etmesinler. . . Affetsinler ve hoşgörülü olsunlar. . . Allâh'ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? Allâh Ğafûr'dur, Rahıym'dir.
Ahmet Tekin = İçinizden lütuf ve servet sahibi kimseler akrabaya, çevresi, çaresi olmayan yoksullara, Allah yolunda özgürce Allah’a kulluk ve ibadet etmek, güç ve gönül birliği yapmak için hicret edenlere, mallarından hiçbir şey vermeyeceklerine dair yemin etmesinler. Sorgusuz sualsiz affetsinler. Azarlamadan, kınamadan kusurlarını görmezlikten gelsinler. Allah’ın sizi koruma kalkanına almasını, bağışlamasını arzu etmez misiniz? Allah çok bağışlayıcı, engin merhamet sahibidir.
Ahmet Varol = Sizden fazilet ve varlık sahibi olanlar yakınlara, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere vermemek üzere yemin etmesinler. Affetsinler, geçsinler. Allah'ın sizi bağışlamasını arzulamaz mısınız? Allah bağışlayandır, rahmet edendir.
Ali Bulaç = Sizden, faziletli ve varlıklı olanlar, yakınlara, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere vermekte eksiltme yapmasınlar, affetsinler ve hoşgörsünler. Allah'ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Ali Fikri Yavuz = Bir de, içinizde fazilet ve servet sahibi olanlar, akrabalara, yoksullara, Allah yolunda hicret edenlere vermemek (yedirmemek) üzere yemin etmesinler; (kusurlarını) bağışlasınlar, aldırmasınlar. Allah’ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? Allah Gafûr’dur= çok bağışlayıcıdır, Rahîm’dir = çok merhametlidir.
Ali Ünal = İçinizden fazilet ve imkân sahibi olanlar, (onlardan kendilerine bir kötülük bile gelmiş olsa) akrabaya, yeterli geçimlikten mahrum düşkünlere ve Allah yolunda hicret edenlere bir daha el uzatmayacaklarına yemin etmesinler. Affetsin ve müsamaha yolunu tutsunlar. Allah’ın sizi bağışlamasını istemez misiniz? Allah, çok bağışlayandır, (bilhassa mü’min kullarına karşı) hususî rahmeti pek bol olandır.
Bayraktar Bayraklı = Sizden fazilet ve servet sahibi kimseler, yakınlığı bulunanlara, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere bir şey vermemeye yemin etmesinler; affetsinler, hoş görsünler. Allah'ın sizi bağışlamasını istemez misiniz? Allah, bağışlayandır; merhamet edendir.
Bekir Sadak = Icinizde lutuf ve servet sahibi olanlar, yakinlarina, duskunlere ve Allah yolunda hicret edenlere, vermemek icin yemin etmesinler, affetsinler, gecsinler. Allah'in sizi bagislmasindan hoslanmaz misiniz? Allah bagislayandir, merhametli olandir.
Celal Yıldırım = Sizden fazilet ve varlık sahibi olanlar yakınlarına, düşkünlere, Allah yolunda hicret edenlere (yardımda) bulunmamaya yemin etmesinler (veya vermekte kusur etmesinler); affetsinler, bağışlayıp aldırış etmesinler. Allah'ın sizi bağışlamasını sevip arzu etmez misiniz ? Allah çok bağışlayan ve çok merhamet edendir.
Cemal Külünkoğlu = İçinizden erdemli ve servet sahibi kimseler yakınlarına, düşkünlere ve Allah yolunda hicret edenlere sadaka vermeme hususunda yemin etmesinler. (Onları) affetsinler ve hoş görsünler. Allah'ın sizi bağışlamasını istemez misiniz? Allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Diyanet İşleri (eski) = İçinizde lütuf ve servet sahibi olanlar, yakınlarına, düşkünlere ve Allah yolunda hicret edenlere, vermemek için yemin etmesinler, affetsinler, geçsinler. Allah'ın sizi bağışlamasından hoşlanmaz mısınız? Allah bağışlayandır, merhametli olandır.
Diyanet Vakfi = İçinizden faziletli ve servet sahibi kimseler akrabaya, yoksullara, Allah yolunda göç edenlere (mallarından) vermeyeceklerine yemin etmesinler; bağışlasınlar; feragat göstersinler. Allah'ın sizi bağışlamasını arzulamaz mısınız? Allah çok bağışlayandır, çok merhametlidir.
Edip Yüksel = Sizden mal ve imkana sahip olanlar, akrabalara, yoksullara ve ALLAH yolunda göç edenlere vermemek için yemin etmesinler. Affetsinler, geçsinler. ALLAH'ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? ALLAH Bağışlayandır, Rahimdir.
Elmalılı Hamdi Yazır = Bir de içinizden fadl-ü vüs'at sahibi olanlar karabet sahiblerine, miskînlere ve Allah yolunda muhacirlere vergisini vermekten kusur etmesin ve afvetsin, aldırmasın, Allahın size mağrifet etmesini arzu etmez misiniz? Allah gafurdur rahîmdir
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Bir de içinizden nimet ve varlık sahibi kişiler, yakınlarına, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere vergisini vermekte kusur etmesinler, affetsinler, kusurlarına aldırmasınlar! Allah'ın sizi bağışlamasını arzu etmez misiniz? Allah, bağışlayandır, merhamet sahibidir.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = İçinizden faziletli ve servet sahibi kimseler akrabaya, yoksullara, Allah yolunda göç edenlere (mallarından) vermeyeceklerine yemin etmesinler; bağışlasınlar, feragat göstersinler. Allah'ın sizi bağışlamasını arzulamaz mısınız? Allah çok bağışlayandır, çok merhametlidir.
Gültekin Onan = Sizden, faziletli ve varlıklı olanlar, yakınlara, yoksullara ve Tanrı yolunda hicret edenlere vermekte eksiltme yapmasınlar, affetsinler ve hoşgörsünler. Tanrı'nın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? Tanrı, bağışlayandır, esirgeyendir.
Harun Yıldırım = İçinizden faziletli ve servet sahibi kimseler akrabaya, yoksullara, Allah yolunda göç edenlere vermeyeceklerine yemin etmesinler; bağışlasınlar; feragat göstersinler. Allah'ın sizi bağışlamasını arzulamaz mısınız? Allah çok bağışlayandır, çok merhametlidir.
Hasan Basri Çantay = Sizden (dînde) fazıylet ve (dünyâda) servet saahibi olanlar, akrabaasına, yoksullara, Allah yolunda hicret edenlere vermelerinde kusur etmesin, afvetsin, aldırış etmesin. Allahın sizi yarlığamasını sevmez misiniz? Allah çok yarlığayıcı, çok esirgeyicidir.
Hayrat Neşriyat = İçinizden fazîletli ve servet sâhibi kimseler, akrabâlara, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere bir şey vermemeye yemîn etmesin; affetsinler, aldırmasınlar!Dikkat edin, (sizin onları bağışlamanıza mükâfaten) Allah’ın (da) sizi bağışlamasını arzû etmez misiniz? Çünki Allah, Gafûr (çok bağışlayan)dır, Rahîm (çok merhamet eden)dir.
İbni Kesir = Sizden faziletli ve varlıklı olanlar; yakınlarına, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere vermekte kusur etmesinler, affetsinler, aldırış etmesinler. Allah'ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? Ve Allah; Gafur' dur, Rahim'dir.
Kadri Çelik = Sizden lütuf ve servet sahibi olanlar; yakınlara, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere vermekte eksiltme yapmasınlar, affetsinler ve hoş görsünler. Allah'ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Muhammed Esed = Bunun içindir ki, (haksız iftiralara uğramış olsalar bile,) içinizden (Allah'ın) bolluk ve genişlik bahşetmiş olduğu kimseler yakınlarına, düşkünlere ve kötülük diyarından Allah için göç eden kimselere yardımdan el çekmesinler; onları affedip geçsinler. (Öyle ya,) Allah'ın da sizi bağışlamasını istemez misiniz; (hem de) Allah'ın çok acıyıp esirgeyen gerçek bağışlayıcı olduğunu (gördüğünüz halde)?
Mustafa İslamoğlu = Şu halde, içinizden (servetçe) bolluk ve rahatlık içinde olan kimseler, yakınlara, muhtaçlara ve Allah davası uğruna hicret edenlere yardım etmekten geri durmasınlar; onları affedip hoş görsünler! Hem Allah'ın sizi bağışlaması hoşunuza gitmez mi? Nitekim Allah tarifsiz bir bağış, eşsiz bir merhamet kaynağıdır.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ve sizden fazilet ve servet sahibi olanlar kariblerine ve yoksullara ve Allah yolunda muhâcerette bulunmuş olanlara bir şey vermemek için yemin etmesin ve affetsinler, bağışlasınlar. Siz sevmez misiniz ki, Allah sizin için mağfiret buyursun ve Allah gafûrdur, rahîmdir.
Ömer Öngüt = İçinizden fazilet ve servet sahibi olanlar akrabalarına, yoksullara, Allah yolunda hicret edenlere bir şey vermemeye yemin etmesinler. Kusurlarını affetsinler, aldırmasınlar. Allah'ın sizi bağışlamasını arzulamaz mısınız? Allah çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.
Şaban Piriş = İçinizden faziletli ve varlıklı olanlar, yakınlarına, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere vermekte kusur etmesinler. İhtiyaçlarından fazla olanı versinler, affetsinler. Allah’ın sizi bağışlamasını istemiyor musunuz? Allah, bağışlayan, merhamet edendir.
Sadık Türkmen = Içinizden varlık ve servet sahibi kimseler; yakınlarına, düşkünlere ve Allah yolunda hicret edenlere, (kendi mallarından bir şey) vermeyeceklerine dair, yemin etmesinler. Onların kusurlarını bağışlasınlar, vazgeçip iyi muamelede bulunsunlar. Allah’ın sizi bağışlamasını arzu etmez misiniz? Allah çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.
Seyyid Kutub = Aranızdaki erdemli ve varlıklı kimseler yakınlarına, yoksullara ve Allah yolunda yurtlarından göçedenlere yardım etmeyeceklerine yemin etmesinler. Allah sizi affetsin istemez misiniz? Allah affedicidir, merhametlidir.
Suat Yıldırım = İçinizden fazilet ve imkân sahibi olanlar, akrabalara, fakirlere, Allah yolunda hicret etmiş olanlara sadaka vermeme hususunda yemin etmesinler! Affedip müsamaha göstersinler. Siz de Allah’ın sizi affedip müsamaha göstermesini arzu etmez misiniz?Allah gerçekten gafurdur, rahîmdir (çok affedicidir, merhamet ve ihsanı boldur).
Süleyman Ateş = Sizden fazilet ve servet sâhibi kimseler, yakınlığı bulunanlara, yoksullara, Allâh yolunda göç edenlere bir şey vermemeğe yemin etmesinler, affetsinler, hoşgörsünler. Allâh'ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? Allâh bağışlayandır, esirgeyendir.
Tefhim-ul Kuran = Sizden, faziletli ve varlıklı olanlar, yakınlara, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere vermekte eksiltme yapmasınlar, affetsinler ve hoşgörsünler. Allah'ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? Allah, bağışlayandır, esirgeyendir.
Ümit Şimşek = Sizden fazilet ve servet sahibi olanlar, akrabaya, yoksullara ve Allah yolunda hicret edenlere birşey vermemek için yemin etmesinler; hoşgörsünler ve bağışlasınlar. Allah'ın da sizi bağışlamasından hoşlanmaz mısınız? Allah ise çok bağışlayıcı, çok merhamet edicidir.
Yaşar Nuri Öztürk = Sizin lütuf ve imkân sahibi olanlarınız; akrabaya, çaresizlere, Allah yolunda hicret edenlere birşey vermemeye yemin etmesinler, affetsinler, hoş görsünler. Allah'ın sizi affetmesini istemez misiniz? Allah Gafûr'dur, Rahîm'dir.
İskender Ali Mihr = Ve sizden (içinizden) fazilet ve servet sahibi olanlar, yakınlarına, miskinlere, Allah yolunda hicret edenlere vermeye karşı (vermemeye) yemin etmesinler. Ve artık affetsinler ve hoşgörsünler. Allah’ın sizi affetmesini sevmez misiniz? Ve Allah, Gafur’dur (mağfiret edendir) Rahîm’dir (rahmet nuru gönderendir).
İlyas Yorulmaz = Allah’ın içinizden bolluk ve zenginlik bahşettiği kimseler, yakın akrabalara, fakirlere, Allah yolunda hicret edenlere yardım etmekten el çekmesinler. Affetsinler ve geçsinler. Allah’ın sizi bağışlamasını sevmez misiniz? Allah bağışlayan ve merhamet edendir.