يَا أَيُّهَا النَّاسُ قَدْ جَاءكُم بُرْهَانٌ مِّن رَّبِّكُمْ وَأَنزَلْنَا إِلَيْكُمْ نُورًا مُّبِينًا
Yâ eyyuhân nâsû kad câekum burhânun min rabbikum ve enzelnâ ileykum nûran mubîn(mubînen).
yâ eyyuhâ | : ey |
en nâsû | : insanlar |
kad | : olmuştu |
câe-kum | : size geldi |
burhânun | : kesin delil |
min rabbi-kum | : Rabbiniz’den |
ve enzelnâ | : ve biz indirdik |
ileykum | : size |
nûran | : bir nur |
mubînen | : açık, apaçık |
Diyanet İşleri = Ey insanlar! Size Rabbinizden kesin bir delil (Hz. Muhammed) geldi ve size apaçık bir nur (Kur’an) indirdik.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ey insanlar, size Rabbinizden reddi mümkün olmayan bir delil gelmiştir ve size apaçık bir nur indirmişizdir.
Abdullah Parlıyan = Ey insanlar! Size Rabbinizden kesin bir delil geldi. Size apaçık bir nur olan Kur'ân'ı indirdik.
Adem Uğur = Ey insanlar! Şüphesiz size Rabbinizden kesin bir delil geldi ve size apaçık bir nur indirdik.
Ahmed Hulusi = Ey insanlar! Hakikaten Rabbinizden size bir burhan (hakikatin dillenmişi Hz. Muhammed s. a. v. ) geldi. . . Size apaçık bir Nur (Kur'ân) inzâl ettik.
Ahmet Tekin = Ey insanlar, şüphesiz size, Rabbinizden kesin bir delil geldi.Size, Allah, insan, kâinat ilişkilerini, ilâhî düzeni açıklayan apaçık bir nur, Kur’ân indirdik.
Ahmet Varol = Ey insanlar! Size Rabb'inizden burhan [29] gelmiştir ve size aydınlatıcı bir nur indirdik.
Ali Bulaç = Ey insanlar Rabbinizden size 'kesin bir kanıt (burhan)' geldi ve size apaçık bir nur (Kur'an) indirdik.
Ali Fikri Yavuz = Ey İnsanlar! Size Rabbinizden mucizelerle Peygamber geldi; ve size apaçık bir Nûr (Kur’an) indirdik.
Ali Ünal = Ey insanlar! Hiç şüphesiz Rabbinizden size kesin bir Delil geldi ve size her şeyi olduğu gibi apaydınlık gösteren ve yolunuzu aydınlatan parlak bir Nur indirdik.
Bayraktar Bayraklı = Ey insanlar! Rabbinizden size güçlü bir delil geldi ve size aydınlatıcı bir nur indirdik.[90]
Bekir Sadak = Ey Insanlar! Rabbiniz'den size acik bir delil geldi, size apacik bir nur, Kuran indirdik.
Celal Yıldırım = Ey insanlar! Doğrusu Rabbinizden size bir burhan (kesinliği açık delil ve belge) geldi ve size çok açık bir nûr indirdik.
Cemal Külünkoğlu = Ey insanlar! Rabbinizden size hakikatin bir tezahürü (olarak Muhammed) geldi ve size aydınlatıcı bir ışık (olarak Kur'an) indirdik.
Diyanet İşleri (eski) = Ey İnsanlar! Rabbiniz'den size açık bir delil geldi, size apaçık bir nur, Kuran indirdik.
Diyanet Vakfi = Ey insanlar! Şüphesiz size Rabbinizden kesin bir delil geldi ve size apaçık bir nur indirdik.
Edip Yüksel = İnsanlar! Rabbinizden size bir kanıt geldi ve üzerinize apaçık bir ışık indirdik.
Elmalılı Hamdi Yazır = Ey insanlar! bâkın size rabbınızdan bürhan geldi, size açık bir nur indirdik
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ey insanlar, bakın size Rabbinizden kesin bir delil geldi; size açık bir nur indirdik.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ey insanlar! Size Rabbinizden bir delil (Muhammed) geldi ve size apaçık bir nur indirdik.
Gültekin Onan = Ey insanlar rabbinizden size 'kesin bir kanıt (burhan)' geldi ve size apaçık bir nur (Kuran) indirdik.
Harun Yıldırım = Ey insanlar, muhakkak ki size Rabbinizden bir burhan geldi ve biz size apaçık bir nur indirdik.
Hasan Basri Çantay = Ey insanlar, size Rabbinizden hakıykî bir bürhan gelmişdir. Size apaçık bir nur göndermişizdir.
Hayrat Neşriyat = Ey insanlar! Şübhesiz size Rabbinizden bir delil (peygamber) geldi ve size apaçık bir nûr (olan Kur’ân’ı) indirdik.
İbni Kesir = Ey insanlar; Rabbınızdan size açık bir delil geldi ve size apaçık bir nur indirdik.
Kadri Çelik = Ey insanlar! Rabbinizden size açık bir delil geldi ve size apaçık bir nur indirdik.
Muhammed Esed = Ey insanlar! Rabbinizden size hakikatin bir tezahürü geldi ve size aydınlatıcı bir ışık gönderdik.
Mustafa İslamoğlu = Ey insanlık! Artık Rabbinizden size hakikatin belgesi geldi! Biz de size aydınlatıcı bir ışık gönderdik.
Ömer Nasuhi Bilmen = Ey insanlar! Muhakkak size Rabbinizden bir bürhan geldi ve sizlere bir apaçık nûr indirdik.
Ömer Öngüt = Ey insanlar! Size Rabbinizden kesin bir delil geldi ve size apaçık bir nur (Kur'an) indirdik.
Şaban Piriş = Ey İnsanlar, size Rabbinizden açık bir belge gelmiştir. Size apaçık bir aydınlatıcı (Kur’an) indirdik
Sadık Türkmen = EY İNSANLAR! Size Rabbinizden kesin bir delil (Hz. Muhammed) geldi ve size apaçık bir nur (Kur’an) indirdik.
Seyyid Kutub = Ey insanlar size Rabbinizden kesin kanıt geldi ve size apaçık bir ışık indirdik.
Suat Yıldırım = Ey insanlar! İşte size Rabbinizden kesin bir delil geldi, size açık bir nûr indirdik.
Süleyman Ateş = Ey insanlar, size Rabbinizden delil geldi ve size apaçık bir nur indirdik.
Tefhim-ul Kuran = Ey insanlar, Rabbinizden size 'kesin bir kanıt (burhan) ' geldi ve size apaçık bir nur (Kur'an) indirdik.
Ümit Şimşek = Ey insanlar! Size Rabbinizden bir delil geldi; bir de size apaçık bir nur indirdik.
Yaşar Nuri Öztürk = Ey insanlar! Size Rabbinizden apaçık, çok parlak ve güçlü bir kanıt gelmiştir. Biz size, herşeyi açık seçik gösteren bir ışık gönderdik.
İskender Ali Mihr = Ey insanlar! Rabbinizden size bir burhan (kesin delil) gelmiştir. Ve size, apaçık bir nur indirdik.
İlyas Yorulmaz = Ey İnsanlar! Rabbinizden size apaçık deliller (burhan) gelmiş olup ve size yollarınızı aydınlatacak içeriği anlaşılır (bir kitap) indirmişizdir.