وَجَنَّاتٍ أَلْفَافًا
Ve cennâtin elfâfâ(elfâfen).
ve cennâtin | : ve ağaçlı bahçeler |
elfâfen | : birbirine sarmaş dolaş olmuş, içiçe |
Diyanet İşleri = (14-16) Taneler, bitkiler, sarmaş dolaş bahçeler çıkaralım diye yağmur yüklü yoğun bulutlardan şarıl şarıl yağmur yağdırdık.
Abdulbaki Gölpınarlı = Ve birbirine sarmaş dolaş bahçeleri, bağları meydana getirdik.
Abdullah Parlıyan = Ağaçları; sarmaş dolaş olmuş bağlar ve bahçeleri de meydana getirdik.
Adem Uğur = Ve ağaçları (birbirine) sarmaş dolaş bahçeler.
Ahmed Hulusi = İç içe girmiş bahçeler!
Ahmet Tekin = Ağaçlar, sebzeler, sarmaş dolaş olmuş bağlar bahçeler yetiştirmek için sular indirdik.
Ahmet Varol = Ve birbirine sarmaş dolaş bahçeler.
Ali Bulaç = Ve birbirine sarmaş dolaş bahçeleri de.
Ali Fikri Yavuz = Sarmaş dolaş bağlar, bahçeler...
Ali Ünal = Ve sarmaş dolaş bitkileri ve ağaçlarıyla bahçeler.
Bayraktar Bayraklı = (14-16) Yağmurla taneleri ve bitkileri bitirmek ve sık ağaçlı bahçeler oluşturmak için, yoğunlaşmış bulutlardan bolca yağan yağmur yağdırmadık mı?
Bekir Sadak = (14-16) Taneler, bitkiler, agaclari sarmas dolas bahceler yetistirmek icin, yogunlasmis bulutlardan bol yagmur yagdirdik.
Celal Yıldırım = (14-15-16) (Rüzgârın te'siriyle) sıkışıp yoğunlaşan bulutlardan döne ve (çeşitli) bitki çıkarmak; sarmaşık bahçeler yetiştirmek için bol bol yağmur indirdik.
Cemal Külünkoğlu = (14-16) Size tohumlar, bitkiler, sarmaş dolaş olmuş bağlar bahçeler yetiştirmek için rüzgârların sıkıştırıp yoğunlaştırdığı bulutlardan şarıldayan su indirdik.
Diyanet İşleri (eski) = (14-16) Taneler, bitkiler, ağaçları sarmaş dolaş bahçeler yetiştirmek için, yoğunlaşmış bulutlardan bol yağmur yağdırdık.
Diyanet Vakfi = (14-16) Size tohumlar, bitkiler, (ağaçları) sarmaş dolaş olmuş bağlar bahçeler yetiştirmek için üstüste yığılıp sıkışan bulutlardan şarıl şarıl akan sular indirdik.
Edip Yüksel = Ve çeşit çeşit bahçeler çıkaralım.
Elmalılı Hamdi Yazır = Ve sarmaş dolaş bağlar bağçeler
Elmalılı (sadeleştirilmiş) = Ve sarmaş dolaş bağlar bahçeler.
Elmalılı (sadeleştirilmiş-2) = Ve sarmaş dolaş bağlar bahçeler (çıkaralım diye).
Gültekin Onan = Ve birbirine sarmaş dolaş bahçeleri de.
Harun Yıldırım = Sarmaş dolaş bahçeler.
Hasan Basri Çantay = (15-16) Onunla dâne, nebat ve (ağadan birbirine) sarmaşmış bağçeler çıkaralım diye.
Hayrat Neşriyat = (15-16) Tâ ki onunla dâneler, bitkiler ve sarmaş dolaş olmuş bahçeler çıkaralım.
İbni Kesir = Ve sarmaş dolaş bahçeler yetirelim.
Kadri Çelik = Ve birbirine sarmaş dolaş bahçeleri de.
Muhammed Esed = ve ağaçlarla kaplı bahçeler.
Mustafa İslamoğlu = dahası, salkım saçak bahçeler (yetiştirelim diye).
Ömer Nasuhi Bilmen = (15-16) Onunla daneler ve otlar çıkaralım (diye). Ve sarmaşık bahçeler yetiştirelim diye.
Ömer Öngüt = Ve dalları birbirine geçmiş bahçeler.
Şaban Piriş = Ve birbirine girmiş sarmaş dolaş bahçeler...
Sadık Türkmen = Ve sarmaş dolaş bahçeler...
Seyyid Kutub = (15-16) Onunla taneler, bitkiler ve birbirine sarmaş dolaş olmuş ağaçlı bahçeler çıkaralım.
Suat Yıldırım = (14-16) Size hububat, tohumlar, bitkiler ve ağaçları birbirine sarmaş dolaş bahçeler çıkaralım diye, sıkışıp yoğunlaşmış bulutlardan bol bol yağmur indirdik.
Süleyman Ateş = Ve (ağaçları) birbirine sarmaş dolaş bahçeler.
Tefhim-ul Kuran = Ve birbirine sarmaş dolaş bahçeleri de.
Ümit Şimşek = Gür ağaçlı bahçeler çıkardık.
Yaşar Nuri Öztürk = Ve içiçe girmiş bağlar/bahçeler.
İskender Ali Mihr = Sarmaş dolaş olmuş (içiçe) bağlar ve bahçeler (oluşsun diye).
İlyas Yorulmaz = Dalları birbirine girmiş bahçeler yaptık.